Etiket: 8. sınıf din kültürü kitabı meb cevapları

8. Sınıf Din Kültürü Kitabı “Danışan dağı aşmış, danışmayan düz yolda şaşmış.” atasözünde anlatılmak istenen sizce nedir? konusunu kısaca ele alacağız. 

---

““Danışan dağı aşmış, danışmayan düz yolda şaşmış.” atasözünde anlatılmak istenen sizce nedir?” ile ilgili kısa cevabı ;

---

Cevap :

“Danışan dağı aşmış , danışmayan düz yolda şaşmış .” atasözünde anlatılmak istenen bence kişilerin yapmak istedikleri her işte akıl danışmaları yani istişare etmenin faydasıdır.

---

““Danışan dağı aşmış, danışmayan düz yolda şaşmış.” atasözünde anlatılmak istenen sizce nedir?” ile ilgili uzun cevabı ;

---

Cevap :

“Danışan dağı aşmış , danışmayan düz yolda şaşmış .” atasözünde anlatılmak istenen bence daha sağlıklı kararlar vereceğidir.

İnsan hayatı boyunca küçük ya da büyük kararlar alır ve mutlaka bazı şeyleri düşünerek o şeylerin olması yolunda çaba sarf eder.

Yapacağımız her işte danışmaya önem vermek ve istişareyi ön planda tutmak deneyim sahibi insanlardan fikir almak başarısız olma riskimizi azaltacaktır.

Bazen bir şeyler konusunda çok iyi düşündüğümüzü sansak da daha deneyimli insanlarla konuştuğumuzda onların da haklı olabileceğini ve onların çıkarımlarından yararlanarak onların düşmüş olduğu hataya düşmemiş oluruz.

Ayrıca istişare etmedi insanın kibrini kırması ve hata yapmasını azaltması vardır ki bu da insanın daha başarılı ve daha güçlü yapar.

Peygamber efendimiz sallallahu aleyhi ve sellem kendisine vahiy inmesine rağmen sahabelerle istişare etmiş ve bu konuda ayet-i Kerime inerek istişareye teşvik etmiştir.

---

---

 

8. Sınıf Din Kültürü Kitabı “Kararlılık ve cesaret, hedefe götüren en kestirme yoldur.” sözüyle ne anlatılmak istenmektedir? konusunu kısaca ele alacağız. 

---

““Kararlılık ve cesaret, hedefe götüren en kestirme yoldur.” sözüyle ne anlatılmak istenmektedir?” ile ilgili kısa cevabı ;

---

Cevap :

Bir konuda başarıya ulaşılmak isteniyorsa o konuda kararlı ve cesaret göstermek olmazsa olmaz iki ilkedir.

Kararlılığı olmayan bir kimsenin hangi yoldan ve ne için çalışacağına karar vermemesi ona bir belirsizlik içinde kalıp durmayı öğretir. Onu da başarılı olamaz.

Aynı zamanda yapacağımız şey ne olursa olsun cesaret sahibi yani başarıya giden yol için cesur olmamız gerekir. Yoksa hiçbir adım atmamız mümkün olmaz.

---

““Kararlılık ve cesaret, hedefe götüren en kestirme yoldur.” sözüyle ne anlatılmak istenmektedir?” ile ilgili uzun cevabı ;

---

Cevap :

Bir başarıya giden yol şüphesiz ki kişinin kararlılığından ve cesaretinden dolayı kazanımlarıyla geçilmektedir.

Bir insanın kararlı olması yani öncelikle kendisine bir hedef belirleyerek bu hedefe kalmaya ve bu hedefe ulaşana kadar çalışmak konusunda kararlı olması kendisini gideceği yolda sabit tutacaktır.

Kararlı olmayan bir insan nereye gideceğini veya yapması gereken çalışmalar konusunda sürekli tedirginlik duyacak ve belli bir başarı sağlayamadan yerinde sayacaktır.

Yapacağımız iş ister küçük ister büyük olsun bu konuda bir cesaret göstermek de o işin ilk adımlarından bir tanesidir.

İster bir yemek yapmak isterse de bir iş yeri açmak olsun kişi kendi de cesaret olmadıkça bunu gerçekleştiremez.

Kendisini bulmuş olduğu kararlılık ve cesaret sayesinde ise sakin sakin çalışarak ve sabırlı adımlarla başarılı olan yolda ilerler.

---

---

 

8. Sınıf Din Kültürü Kitabı Hakların gözetilmesi toplum huzuruna ne gibi katkılar sağlar? Yorumlayınız. konusunu kısaca ele alacağız. 

---

“Hakların gözetilmesi toplum huzuruna ne gibi katkılar sağlar? Yorumlayınız.” ile ilgili kısa cevabı ;

---

Cevap :

Hakların gözetilmesi demek zalimin ve zulmünün engellenmesi ve güçsüz olan kişilerin güçlü olan kişilerin elinde haksızlığa uğramaması demektir.

Bu da kötülük potansiyeli olan kişileri engeller ve zulmü uğrayan kişilerin hakkını alarak kurtarılmaları, haklarının ödenmesi ve toplumun bu şekilde huzuru sağlanması sağlanır.

---

“Hakların gözetilmesi toplum huzuruna ne gibi katkılar sağlar? Yorumlayınız.” ile ilgili uzun cevabı ;

---

Cevap :

Hakların gözetilmediği yerde anarşi ve zulüm hat safhada görülür.

Hakların gözetilmediği bir toplumda zalimler fırsat olarak mazlumlara kötülükte bulunurlar.

Maalesef ki kendi çıkarlarından başka bir şey düşünmeyen insanlar hakların gözetilmediği toplumlarda bunu fırsat bilerek insanlara büyük zararlar verebilirler.

Hakların gözetildiği toplumlarda bile caydırıcı cezalar bulunmaması veya emniyetin tam olarak sağlanamadığı bölgelerde kişiler gizlenerek veya bunlara güvenerek türlü türlü çirkinlikler yapabilmektedirler.

İşte bu yüzden hakların gözetilmesi ve buna son derece dikkat edilmesi toplumdaki huzurun sağlanması demektir.

---

---

 

8. Sınıf Din Kültürü Kitabı Hz. Peygamberin katıldığı Erdemliler Birliği hakkında araştırma yapınız. konusunu kısaca ele alacağız. 

---

“Hz. Peygamberin katıldığı Erdemliler Birliği hakkında araştırma yapınız.” ile ilgili kısa cevabı ;

---

Cevap :

Arapça ismi Hılful Fudul veya Hilful Füdul Erdemliler İttifakı manasına gelmektedir. Peygamberimiz sav Cahiliyye Dönemi ‘ nde katılmış olduğu tek cemiyettir. Mekke’ de yaşayan veya buraya ticaret veya Hac yapmak için gelen insanları korumak ve haksızlığa uğradıkları zaman haklarını almak niyetiyle kuruldu.

---

“Hz. Peygamberin katıldığı Erdemliler Birliği hakkında araştırma yapınız.” ile ilgili uzun cevabı ;

---

Cevap :

Hılful Fudul veya Hilful Füdul (Arapça: حلف الفضول, Türkçesi: Erdemliler İttifakı) ; Araplar arasında Harâm aylarda yapılan savaşlara “Ficâr Savaşı” denirdi. Ficâr savaşları dört defa gerçekleşti. Sonuncu savaşta Peygamber Efendimiz de bulunmuştur. hiç kimsenin kanını dökmemiş, yalnız saflarından atılan okları toplamış ve amcalarına vermiştir.

Araplar arasında savaşılması haram görülen haram aylardan biri olan Zilkade ayında, Zübeyd kabilesinden Yemenli bir adam, satmak üzere Mekke’ ye ticaret malı getirmişti. Kureyş ileri gelenlerinden As bin Vail bu malı satın aldı, ancak parasını ödemedi. Adam Mekke ’nin ileri gelen ailelerinin büyüklerine başvurup kendisine yardım etmelerini istedi. Ancak bu adama yardım edecek yerde, As bin VAil’i kayırarak adamı azarlayıp, gönderdiler.

Çaresiz kalan adam, Kureyş ileri gelenlerinin Kabe çevresinde oturdukları bir sırada, Ebu Kubeys dağına çıkarak; “Ey Fihr Hânedânı!” diye bağıra bağıra halini anlatan bir şiir okudu. Uğradığıhaksızlık için yardım istedi. Yardım için ilk harekete geçen kişi, Peygamber Efendimiz’in amcası Zübeyr oldu. Kureyş’in ileri gelenleriyle birlikte Abdullah bin Cüd’an’ın evinde toplandılar.

Abdullah onlara yemek ikram etti. Daha sonra, “kim olursa olsun, Mekke’ de zulme uğramış kimselerin hakkını geri alıncaya kadar, zalime karşı mazlumu savunmak” üzere sözleştiler. Denizlerde, bir kıl parçasını ıslatacak kadar su bulundukça, Hira ve Sebir Dağları yerlerinde durdukça ahitlerine bağlı kalacaklarına yeminde bulundular.

Hılfü’l-Fudûl Cemiyeti, ilk olarak Âs bin Vail’den Zübeydli adamın hakkını alarak başladı. Daha sonra da Mekke’de zulme ve haksızlığa uğrayan pek çok kimsenin yardımına koştu.

Peygamber Efendimiz, “Hılfü’l-Fudûl” hakkında şöyle buyurur;

“Abdullah bin Cüd’an’ın evinde amcalarımla birlikte, Hılfü’l-Fudûl’de hazır bulun­dum. O meclisten o kadar memnun oldum ki, ona bedel bana kızıl develer (yani en kıymetli dünya metâı) verilse, o kadar sevinmezdim. O antlaşmaya şimdi de çağrılsam, yine icabet ede­rim.” (İbn-i Kesîr, el-Bidâye, II, 295)

---

---

 

8. Sınıf Din Kültürü Kitabı Hakkınız gözetildiğinde neler hissedersiniz? konusunu kısaca ele alacağız. 

---

“Hakkınız gözetildiğinde neler hissedersiniz?” ile ilgili kısa cevabı ;

---

Cevap :

Hakkım gözetildiği zaman kendimi mutlu, huzurlu ve iyi hissederim.

---

“Hakkınız gözetildiğinde neler hissedersiniz?” ile ilgili uzun cevabı ;

---

Cevap :

Hakkım gözetildiği zaman, haksızlığa uğramaktan veya bunun cezasız kalmasından emin olduğum için kendimi güçlü ve huzurlu hissederim.

Hakların gözetilmesi yani bir olayda haklının bulunması veya zalimin mazlum’u ezmesine izin verilmemesi adaletin gereğidir.

Hakkın gözetilmediği bir ortamda zulüm, haksızlık ve huzursuzluk ortamı görülür.

Halbuki ister aile kadar küçük isterse de bir ülke kadar büyük bir yerde olsun insanların hakkının gözetilmesi toplum huzuru için olmazsa olmazdır.

---

---

 

8. Sınıf Din Kültürü Kitabı Bir insana değer verildiğini nasıl anlarsınız? konusunu kısaca ele alacağız. 

---

“Bir insana değer verildiğini nasıl anlarsınız?” ile ilgili kısa cevabı ;

---

Cevap :

Bir insana değer verildiğini o insanı sevilip sayılmasından, sözünün önemsenmesinden, fikrinin alınmasından, onunla beraber olmaktan mutluluk duyulmasından ve başına üzücü bir şey geldiği zaman üzünülmesinden anlarım.

---

“Bir insana değer verildiğini nasıl anlarsınız?” ile ilgili uzun cevabı ;

---

Cevap :

Bir insana değer verildiğini o insana güzel sözler söyleyerek gönlünün alınmasından, bir şey istenildiği zaman yapılmasından , kalbi kırıldığı zaman ondan özür dilenilmesinden, iyi ve kötü günlerinde onun yanında olunulmasından, sevgi ve saygının varlığından, fikirlerine değer verilmesinden, onla beraber vakit geçirmekten mutlu olunulmasından anlarım.

Bütün insanlar karşıdaki insanın kendisine değer vermesini ister. Ancak değerli olmak bizim de karşımızdaki insana değer vermemiz, sevgi ve saygı kurallarına ve karşıdaki insanın özgürlük alanlarına dikkat ederek ona da alan açmamıza bağlıdır.

---

---

 

8. Sınıf Din Kültürü Kitabı Nuh Tufanı denilince aklınıza neler geliyor? konusunu kısaca ele alacağız. 

---

“Nuh Tufanı denilince aklınıza neler geliyor?” ile ilgili kısa cevabı ;

---

Cevap :

Nuh tufan denildiği zaman aklıma Nuh Aleyhisselam’ın zamanında yaşamış olduğu kavmin azgınlıkları sebebiyle sular altında kalması, Nuh aleyhisselamım gemisi ve gemide yaşadıkları geliyor.

---

“Nuh Tufanı denilince aklınıza neler geliyor?” ile ilgili uzun cevabı ;

---

Cevap :

Nuh Aleyhisselam ismi kur’an-ı Kerim’de ve hadis-i şeriflerde geçen ulü’l azim peygamberlerden bir tanesidir.

Kur’an-ı Kerim’de 43 yerde ismi zikredilmiştir ve 71 sure Nuh Aleyhisselam’ın ismini taşımaktadır.

Rivayete göre insanlar Nuh aleyhisselama kadar tevhid inancı ile yaşamış putperestlik ilk defa Nuh Aleyhisselam’ın kavminde ortaya çıkmıştır.

Ayeti kerimelerde de Nuh Aleyhisselam’ın kavminin putlara taptığından bahsedilmektedir.

Bu insanlar ilk önce iyi insanlar olarak heykelleştirilmiş daha sonra ise insanlar bunlara tapmaya başlamıştır.

İnsanların putperestlikten vazgeçmeyip Nuh aleyhisselama dil ve el eziyetlerine artırmaları sonucunda allahû Teala Nuh aleyhisselam’a gemi yapılmasını emretmiş insanların onunla dalga geçmesine rağmen gemiyi tamamlamıştır.

Nuh Aleyhisselam Allahu Teala’nın emriyle ağaç diker ve dikmiş olduğu ağaçlardan 40 yıl sonra gemiyi inşa eder.

İnananlar ve hayvanlardan bir çift alarak gemiye bindirir ve ona inananlar kurtulurken eşi ve oğlu inanmayanlarla birlikte bu olur.

Bir rivayete göre Nuh Aleyhisselam 40 yaşında peygamber olmuş 890 yaşındayken Tufan gerçekleşmiş bu süre içerisinde insanları sürekli tevhide davet etmiş ancak az sayıdaki inananlardan başkaişkence eziyet ve dayaktan başka bir tepki görememiştir.

Tufan’dan sonra da 60 yıl daha yaşamıştır. Bu konuda başka rivayetlerde bulunmaktadır.

“O’na şöyle vahyettik: Gözlerimizin önünde (muhâfazamız altında) ve bildir­diğimiz şekilde gemiyi yap! Bizim emrimiz gelip de sular coşup yükselmeye başla­yınca, her cinsten birer çifti ve bir de, içlerinden, daha önce kendisi aleyhinde hüküm verilmiş olanların dışındaki âileni gemiye al! Zulmetmiş olanlar husûsunda Bana hiç yalvarma! Zîrâ onlar, kesinlikle boğulacaklardır.” (el-Mü’minûn, 27)
“Bunun üzerine biz sağanak hâlinde boşalan bir su (yağmur) ile gök kapılarını açtık. Yeri de kaynaklar hâlinde fışkırttık. Derken o sular takdîr edilmiş bir iş (tûfan âfeti) için birleşiverdi.” (el-Kamer, 11-12)
Denildi ki: “Ey yer, suyunu yut ve ey gök, sen de tut.” Su çekildi, iş bitiriliverdi, (gemi de) Cudi (dağı) üstünde durdu ve zalimler topluluğuna da: “Uzak olsunlar” denildi. Hud Suresi, 44. ayet

---

---

 

8. Sınıf Din Kültürü Kitabı Başarılı olmak isteyen iki sporcunun durumlarını irade ve sorumluluk açısından karşılaştırınız. konusunu kısaca ele alacağız. 

---

“Başarılı olmak isteyen iki sporcunun durumlarını irade ve sorumluluk açısından karşılaştırınız.” ile ilgili kısa cevabı ;

---

Cevap :

Başarılı olmak isteyen kendi iradelerini kullanarak çalışmaları, yapmaları gereken antrenmanları aldatmadan yapmaları, sağlıklı beslenme gibi hayat düzenine dikkat etmeleri üzerlerine düşen sorumluluklardır.

---

“Başarılı olmak isteyen iki sporcunun durumlarını irade ve sorumluluk açısından karşılaştırınız.” ile ilgili uzun cevabı ;

---

Cevap :

Şüphesiz ki her sporcu başarılı olmak ister ve başarmak için yarışmalara katılır.

Ancak başarılı olmak kabiliyetle beraber kişinin çalışması, antrenman ve sporunu aksatmaması, sağlıklı beslenme ve uyku düzeni gibi hayat düzenine dikkat edilmesi ile doğrudan alakalıdır.

Başarmak isteyen sporcu antrenmanlarını ve yapması gereken bu sorumlulukları aksatmadan yaparak yarışmaya dikkatle ve hızla çalışır.

Hocasının kendisine öğretmiş olduğu şeyleri ve dikkat etmesi gereken şeyleri dikkat ederek başarısını arttırmayı amaçlayarak yılmadan buna devam eder.

Yarışmaya girdiği zaman ise işin sonucunu Allah’a tevekkül eder ve elinden gelen her şeyi yapar.

Bunlar kişinin iradesinde ve sorumluluğunda olan işlerdir. Tevekkül ise Allah’ adır.

---

---

 

8. Sınıf Din Kültürü Kitabı Çevrenizdeki yanlış kader anlayışıyla ilgili ne gibi davranışlarla karşılaşıyorsunuz? Bu davranışları nedenleriyle birlikte yazınız. konusunu kısaca ele alacağız. 

---

“Çevrenizdeki yanlış kader anlayışıyla ilgili ne gibi davranışlarla karşılaşıyorsunuz? Bu davranışları nedenleriyle birlikte yazınız.” ile ilgili kısa cevabı ;

---

Cevap :

Çevremdeki insanlarda bir işi yaptıkları zaman kesinlikle başarıya ulaşacağını düşünenler ve bunun sonucunun sadece kendi başarılı olduğunu düşünenler var.

Aynı zamanda çevremde hiçbir başarı göstermeden sadece Allah’a tevekkül ettiğini söyleyen insanlar vardır.

Halbuki peygamberimizden aldığımız örnek davranışlarda bu ikisinin ortası yani çalışıp çabaladıktan sonra sonucunu Allahu teala’ya bırakmak vardır.

---

“Çevrenizdeki yanlış kader anlayışıyla ilgili ne gibi davranışlarla karşılaşıyorsunuz? Bu davranışları nedenleriyle birlikte yazınız.” ile ilgili uzun cevabı ;

---

Cevap :

Çevremdeki insanlarda bazı insanlar var ki onlar bir konuda çok çalışıp çabaladıkları halde sonucun sadece kendi çalışmalarıyla olduğunu zannediyor ve o iş olana kadar çok büyük kaygı ve tedirginlik içerisinde oluyorlar.

Bazı kesimde var ki onlar da hiç çabalayıp bir emek göstermeden ve işin arkasına düşmeden o işin olacağını düşünüyorlar.

Halbuki bu iki düşüncenin orta yolunu tutmalı ve çalışıp çabaladıktan, emek verdikten ve gerekli bütün her şeyi yaptıktan sonra işin sonucunun ve başarının Allah’a bırakılması lazımdır.

Mesela bizler okul ödevlerimize çok çalışmak ve verilen bütün görevleri yaptıktan sonra sınav sonucu konusunda tevekkül etmeli ve elimizden geleni yaptıktan sonra olayı akışına bırakmalıyız.

---

---

 

8. Sınıf Din Kültürü Kitabı Kader ile ilgili günlük hayatta duyduğunuz ifadeler nelerdir? konusunu kısaca ele alacağız. 

---

“Kader ile ilgili günlük hayatta duyduğunuz ifadeler nelerdir?” ile ilgili kısa cevabı ;

---

Cevap :

Kader ile ilgili günlük hayatta duyduğunuz ifadeler;

Kaderim böyleymiş

Kaderimde varmış

Kadere meydan okumak
Kaderin buyruğuna boyun eğmek
Kaderine küsmek (talihine küsmek)

İş olacağına varır.

---

“Kader ile ilgili günlük hayatta duyduğunuz ifadeler nelerdir?” ile ilgili uzun cevabı ;

---

Cevap :

Kader ile ilgili günlük hayatta duyduğunuz ifadeler;

Vermeyince Mabud, neylesin Mahmud

Kadersiz
Akacak kan damarda durmaz

Kötü kaderli
İş olacağına varır.
Kazaya rıza gerek.
Sakınılan göze çöp batar.
Takdire yazılan tedbirle bozulmaz.
Kaderde yoksa pişmiş aş yanmaz imiş
Kadere boyun eğmek
Kader mahkumu
Kadere meydan okumak
Kaderin buyruğuna boyun eğmek
Kaderine küsmek (talihine küsmek)
Kadersiz başım

---

---