Ana Sayfa > 8. Sınıf Din Kültürü Kitabı > 8. Sınıf Din Kültürü Anka Yayınevi Kitabı Sayfa 47-48

Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Öğretmeni
Yüzbaşı
Konular1109
Cevaplar0

8. Sınıf Din Kültürü Kitabı 2. Ünite Değerlendirme Çalışmaları Cevapları Sayfa 47, 48


2. Ünite Değerlendirme Çalışmaları Cevapları


8. Sınıf Din Kültürü Kitabı Anka Kuşu Yayınevi Sayfa 47-48


A. Aşağıdaki açık uçlu soruları cevaplandırınız.


1. İslam dininin paylaşma ve yardımlaşmaya verdiği önemi anlatınız.


Kısa Cevap : “İslam dininin paylaşma ve yardımlaşmaya verdiği önemi anlatınız.” ile ilgili kısa cevabı için tıklayınız.

Uzun Cevap :

İslam dininin paylaşma ve yardımlaşmaya verdiği önemini anlatan ayetler ve hadisler

“Şüphesiz ki sadaka veren erkeklerle sadaka veren kadınlar ve Allah’a güzel bir borç verenler var ya, (verdikleri) onlara kat kat ödenir. Ayrıca onlara çok değerli bir mükafat da vardır.” (Hadîd Suresi 18)
“Her meşrû ve güzel iş sadakadır.” (Buhârî, Edeb 33; Müslim, Zekât 53)

– “Güçlü-kuvvetliyken, sıhhatın yerindeyken, cimriliğin üzerinde, fakir düşmekten endişe etmekteyken, daha büyük zengin olmayı düşlerken verdiğin sadakanın sevabı daha büyüktür. (Bu işi) can boğaza gelip de “falana şu kadar”, “filana bu kadar” demeye bırakma. Zaten o mal vârislerden şunun veya bunun olmuştur.” (Buhârî, Zekât 11, Vasâyâ 17; Müslim, Zekât 92)

“Sadaka vermek malı eksiltmez. Kul başkalarının hatalarını bağışladıkca Allah da onun şerefini arttırır. Kim Allah için alçak gönüllü davranırsa, Allah da onu yükseltir.” (Müslim, Birr 69. Ayrıca bk. Tirmizî, Birr 82)

“Bir mümin, aç bir mümini doyurursa, Allah da o kimseyi cennet meyveleriyle doyuracaktır. Yine bir mümin, susuz kalan bir mümine bir şeyler içirip susuzluğunu giderirse, Allah kıyamette ona (misk ile mühürlenmiş lezzetli bir içecek olan) ‘Rahîk-ı Mahtûm’dan içirecektir. Yine bir mümin, elbiseye ihtiyacı olan bir mümini giydirirse, Allah da ona cennetin yemyeşil elbiselerinden giydirecektir.” (Tirmizî, Kıyâme, 18)
“Güneşin doğduğu her gün insanın bütün eklemleri için sadaka vermesi gerekir. İki kişinin arasını düzeltmen sadakadır. Bir kimseyi kaldırarak hayvanına binmesine yardımcı olman ve eşyasını ona yüklemen sadakadır. Güzel söz de sadakadır. Namaza giderken attığın her adım sadakadır. Yoldaki rahatsızlık veren şeyi kaldırman sadakadır.” (Müslim, Zekât, 56)

“Kim helal kazancından bir hurma miktarı sadaka verirse -ki Allah sadece helâl olanı kabul eder- Allah o sadakayı büyük bir hoşnutlukla kabul eder. Sonra onu sahibi için, sizden birinizin tayını yetiştirdiği gibi (özenle) dağ gibi olana kadar büyütür (bereketlendirir). (Buhari, Zekat, 8)

“Allah için size sığınan kimseye sığınak olun. Allah için isteyen kimseye verin. Sizi davet edene icabet edin, size bir iyilik yapana karşılığını verin. Eğer onun karşılığını verecek bir şey bulamazsanız, karşılıkta bulunduğunuzu kanaat getirinceye kadar ona dua edin.” (Ebu Dâvud, Zekat, 38)

Resûlullah(s.a.v.) şöyle buyurdu: “Zalim de olsa mazlum da olsa kardeşine yardım et.” Bunun üzerine birisi, “Ey Allah’ın Resûlü! Eğer mazlum ise yardım ederim, ancak zalimse ona nasıl yardım edeceğim?” dedi. Bunun üzerine Resûlullah şöyle buyurdu: “Onu zulümden uzaklaştırırsın veya onun zulmüne engel olursun. İşte bu ona yapacağın yardımdır.” (Buhari, İkrah, 7)

Hz.Âişe’den rivâyet edildiğine göre, Peygamber hanımları bir koyun kesmişlerdi de Resûlullah(s.a.v): “Koyundan ne kadarı kaldı?” diye sordu. Âişe, dedi ki: “Sadece kürek kemiği bölgesi kaldı! Gerisini dağıttık” deyince; Resûlullah(s.a.v.) şöyle buyurdu: “Küreğinden başka hepsi bize (sevap olarak) kaldı.” (Tırmizi, Kıyame, 33)

“Müslüman Müslümanın (din) kardeşidir. Ona zulmetmez. Onu düşman eline vermez (himaye eder). Her kim Müslüman kardeşinin bir ihtiyacını giderirse Allah da onun bi ihtiyacını giderir. Her kim bir Müslümanın bir sıkıntısını giderirse Allah da onun (bu iyiliği) sayesinde kıyamet sıkıntılarından bir sıkıntısını giderir. Her kim dünyada, bir Müslümanın (ayıbını) örterse Allah da kıyamet günü onun (ayıbını) örter.” (Mülim, Birr, 58)

Resûlullah(s.a.v.), “Ben ve yetime kol kanat geren kimse cennette böyle (yan yana) olacağız.” buyurdu ve aralarını hafifçe açarak işaret parmağıyla orta parmağını gösterdi. (Buhari, Talâk, 25)

“Kim darda kalan borçluya zaman tanırsa yahut (alacağının tamamını veya bir kısmını) borçluya bağışlarsa, Allah onu, başka hiçbir gölgenin (himayenin) olmadığı kıyamet gününde kendi arşının gölgesinde (himayesinde) gölgelendirecektir.” (Tırmizi,Büyü’,67)


2. Muhtaç durumda olanlara neden yardım etmek gerekir? Söyleyiniz.


Kısa Cevap : “Muhtaç durumda olanlara neden yardım etmek gerekir? Söyleyiniz.” ile ilgili kısa cevabı için tıklayınız.

Uzun Cevap :

İnsanların sadece insan oldukları için bile yaşam barınma hayatlarını sağlıklı ve güzel bir şekilde çözüme hakları vardır.

Ancak maddi olarak muhtaç durumunda olan insanlar bu haklarından çoğu zaman mahrum olurlar ve temel haklarını bile karşılamak konusunda zorluk çekerler.

İslamiyet bizleri bu konuda bu insanlara yardım etmeyi teşvik etmiş ve karşılığında büyük mükafatları vaat etmiştir.

Hem bu hayırları düşünerek hem de bizlerin de belki de bir gün bu konuma düşebileceğimiz ihtimalini gözeterek elimizde olduğu kadar az veya çok demeden muhtaç insanlara yardım etmeli ve onların mağduriyetlerini gidermeye çalışmalıyız.

İslamiyet muhtaç durumunda olan insanlara gerek maddi gerek manevi ve duygusal olarak yardımlaşmayı önemsemiş gülümsemenin ve iyi davranmanın bile sadaka olduğunu emrederek insanları muhtaç durumunda olan insanlara meyletmeye ve onlara destek olmaya çağırmıştır

Aslında bu insan ahlakı olarak çok tahsil edilecek ve herkesin takdir edeceği bir ahlak biçimidir.

Ayrıca muhtaç durumda olan insanlara yardım etmek onların ihtiyacını gidererek onların hırsızlık veya zor durumda kaldıkları için başka türlü kötü işlere meyletmesine veya kötü niyetli insanlar tarafından kullanmalarının önüne geçerek toplumsal düzen ve ahlakın korunmasına yardımcı olacaktır.


3. Zekât hangi mallardan verilir? Kısaca açıklayınız.


Kısa Cevap : “Zekât hangi mallardan verilir? Kısaca açıklayınız.” ile ilgili kısa cevabı için tıklayınız.

Uzun Cevap :

Asli ihtiyaçlarından ayrı oturmuş olduğu evi ve binmiş olduğu arabası kıyafetleri gibi kullanmış olduğu eşyalardan başka hakikaten veya hükmen artıcı yani kazanç sağlayan tırnak işaretini hesap miktarını “mala sahip olan kimsenin zekat vermesi gereklidir.

Artıcı maldan kastedilen şey malın sahibine kar ve gelir getiren fayda veren yahut kendiliğinden çoğalma ve artma özelliği olan altın gümüş para gibi şeylerdir.


4. Kimler zekât vermekle yükümlüdür? Söyleyiniz.


Kısa Cevap : “Kimler zekât vermekle yükümlüdür? Söyleyiniz.” ile ilgili kısa cevabı için tıklayınız.

Uzun Cevap :

Bir kişiye zekatın farz olması için o kimsenin Müslüman olması, akıllı olması, ergenliğe girmiş olması, hür olması ve kişinin bir yıllık borcundan ve Aslı ihtiyaçlarından fazla olarak hakikaten veya hükmen artıcı yani kazanç sağlayan nisap miktarı mala sahip olup bu malın üzerinden bir yıl geçmesi gerekmektedir.

Buradaki artıcı olmaktan kastedilen mal malın sahibine gelir, kar fayda vermesi yahut altın gibi kendiliğinden çoğalma ve artma özelliğine sahip olması gereklidir.

Zekatın farz olması için kişinin hesap miktarına sahip olması yetmez bilakis bu mal veya servete sahip olduktan sonra üzerinden kameri olarak bir yılın geçmesi ve yılın sonunda da kişinin nisap miktarını koruması gerekmektedir.

Bir yıl içerisinde malın artış ve düşüşle itibar edilmeyip yıl sonuna itibar edilir. Zekatı yıl dolduktan sonra vermek şart değildir doğmadan da verilebilir Zekatın geçerli olmasının şartlarından biri de kişinin niyetidir.

Zekat bir ibadet olduğu için niyetsiz yerine getirilemez ve kişi bunu karşıdaki fakire söylemese bile içerisinden zekata niyet etmelidir.

Ayrıca zekatta “temlik” şart olduğu için yemek yedirme gibi şeyler zekat verme olarak sayılmaz bilakis eğer yemek verilecekse Bu maddelerin fakire verilmesi veya para verilmesi gibi verilmelerle zekat verilmesi sağlanmalıdır.


5. Şuayb Peygamber (a.s.) hakkında bilgi veriniz.


Kısa Cevap : “Şuayb Peygamber (a.s.) hakkında bilgi veriniz.” ile ilgili kısa cevabı için tıklayınız.

Uzun Cevap :

Şuayb aleyhisselam İbrahim veya Salih Aleyhisselam’ın neslindendir. Anne tarafından soyu Lut Aleyhisselam’ın kızına ve Eyüp aleyhisselam ile teyze oğulları oldukları rivayet edilir. Musa Aleyhisselam’ın kayınpederidir.

Şuayb aleyhisselam medyen’de doğup büyümüştür ve o kavmin asil bir ailesine mensuptur.

Gençliği medya kavminin arasında geçmiş bölge halkı sapıtı p azatınca Şuayb aleyhisselam onları kötülüklerden uzaklaştırmaya çalışmış ve daha sonra kendine onlardan uzak temiz ve Nezih bir hayat sürdürmüştür.

Medyenliler Akabe körfezi’nden humus maddesine kadar uzanan bir bölge olup adını burada yaşayan medel halkından almıştır.

Medyen halkı putlara ve heykellere tapıyor ticarette yaygın olarak hile yapıyor ve insanları mağdur ediyorlardı.

Ayrıca bu kavim insanların yollarını keserek gasp eder onları mağdur ederlerdi.

Şuayb Aleyhisselam’ın ismi kur’an-ı Kerim’de 11 defa geçmekte kendisine müthiş bir hitabet yeteneği verildiği için “hatiül-ül Enbiya” (peygamberlerin hatibi) sıfatı verilmiştir

Şuayb aleyhisselam İbrahim aleyhisselam’a indirilen Hanif dininin hükümlerine göre amel etmiştir.

Şuayb aleyhisselam çok namaz kılar kul hakkına ziyade önem verir ölçü ve tartı aletlerinde hak geçmemesi için elinden geleni yapar ve titizlik gösterirdi.

Medyen halkı bu nasihatlere uymadı ve çok fazla bozgunculuk ve insanları mağduriyetle eziyet ettikleri için korkunç bir ses ve gürültü ile helak olmuştur.

Eyke halkı üzerine ise Ateş ve kıvılcımlar yağarak helak olmuşlardır.

Rivayetin birine göre Şuayb aleyhisselam bu kavimlerin helakından sonra Medine yerleşmiş başka bir rivayete göre ise medyen ve eyke kavmi helak edildikten sonra ömrünü geçirmek üzere iman edenlerle birlikte Mekke’ye gitmiş orada vefat etmiştir.


6. Mâûn suresini ezbere yazınız.


Cevap :

Bismillâhi’r-Rahmâni’r-Rahîm.

1- Eraeytellezî yukezzibu bi’d-dîn.
2- Fezâlike’l-lezî yedu’ul-yetîm.
3- Ve lâ yehuddu alâ ta’âmi’l-miskîn.
4- Feveylun lil-musallîn.
5- Ellezînehum an salâtihim sâhûn.
6- Ellezînehum yurâûn.
7- Ve yemne’ûne’l-mâ’ûn.


B. Aşağıdaki çoktan seçmeli soruların doğru seçeneğini işaretleyiniz. 


1. Aşağıdaki kişilerden hangisine zekât verilmez?


A. Yoksullara B. Düşkünlere C. Borçlulara D. Anne ve babaya


2. Zengin Müslümanların, dinî bir görev olarak her yıl mallarının ya da paralarının yüzde iki buçuğunu Allah (c.c.) rızası için ve ibadet niyetiyle muhtaçlara vermelerine ne ad verilir?


A. Kurban B. Sadaka C. Fitre D. Zekât


3. Mâûn suresinde aşağıdaki konulardan hangisinden söz edilmez?


A. Yetimlerin hor görülmemesi
B. İbadette gösteriş yapılmaması
C. Ramazan ayında oruç tutulması
D. Yoksulun doyurulması


4. Aşağıdakilerden hangisi Mâûn suresinde yer alan bir ifade değildir?


A. Dini yalanlayanların kınanması
B. Yetimi itip kakmanın kötü bir davranış olduğu
C. Ahirete iman etmenin önemi
D. Yoksulu doyurmanın önemi


5. “Bunlardan önce Nuh kavmi, Âd kavmi, kazıklı Firavun, Semûd kavmi, Lût kavmi ve Eyke halkı, bütün bu topluluklar ısrarla gerçeği yalanlamışlardı.”(Sa’d suresi, 12. ayet.)

Hz. Şuayb (a.s.) yukarıdaki ayette sözü edilen topluluklardan hangisine peygamber olarak gönderilmiştir?


A. Âd kavmi B. Semûd kavmi C. Eyke halkı D. Nuh kavmi


8. Sınıf Din Kültürü Kitabı Anka Kuşu Yayınevi Sayfa 48 Cevapları


C. Aşağıdaki cümlelerde boş bırakılan yerleri, verilen sözcüklerden uygun olanlarıyla doldurunuz.


Cevap :

  1. Zekât mal ile yapılan bir ibadettir.
  2. Zekât, akıllı, ergenlik çağına gelmiş ve zengin  Müslümanlara farz kılınmıştır.
  3. Yoksul ve muhtaçlara karşılıksız olarak yapılan her türlü yardım ve iyiliğe sadaka denir.
  4. Toprak ürünlerinin zekâtı onda bir oranında verilir.
  5. İslam dinine göre bir kimsenin zengin sayılabilmesi için temel ihtiyaçlarının dışında 85 gram altın ya da bunun karşılığı kadar mal veya paraya sahip olması gerekir. Buna  nisap denir.

Ç. Aşağıdaki cümlelerden doğru olanların başına “D”, yanlış olanların başına “Y” yazınız.


Cevap :

  1. ( Yanlış ) İnsan bütün ihtiyaçlarını tek başına, başkalarının yardımı olmadan da karşılayabilir.
  2. ( Doğru ) Zekât, İslam’ın beş temel şartından biridir.
  3. ( Yanlış )  Sadakayı yalnızca zenginler verir.
  4. ( Doğru ) Zekât vermeye, öncelikle yoksul akraba ve komşulardan başlanmalıdır.
  5. ( Doğru ) Bir engelliye yardım etmek, düşen bir çocuğu yerden kaldırmak da dinimize göre sadaka sayılır.
  6. ( Yanlış ) Mâûn suresi dört ayetten oluşur.

D. Aşağıdaki şemada boş bırakılan yerlere, zekât verilebilecek kimseleri yazınız.


Kısa Cevap : “Zekât verilebilecek kimseleri yazınız.” ile ilgili kısa cevabı için tıklayınız.

Uzun Cevap :

Zekat yoksul ve muhtaç kimselerin hakkı olduğu için ,kimselere verilmesi gerekmektedir.

Zekat alabilen kişiler hiç malı olmayan kişiler veya zaruri ihtiyaçları dışında nisap miktarının altında malı olan kişilerdir.

Ayeti kerimede belirtilen kişiler Peygamber efendimizin hadis-i şerifleri ve uygulamaları bizlere bu kişileri bildirmektedir.

Zekat alabilecek kişiler fakirler yani yoksullar, düşkünler, Azat edilecek köleler, borçlu olan kişiler, Allah yolunda Cihat edenler ve ilim tahsil edenler, yolda kalmış insanlar ve zeka toplamakla görevli olan kişilerdir.

İnsanların zekat konusunda ilk önce mağdur olan akrabalarını gözetmekle beraber dünyanın dört bir yanında olan hayatını geçirmekte güçlük çeken insanlara ve Allah yolunda ilim tahsil eden din kardeşlerine de zekat bağışını gönderebilir.

Zekat usul ve füru diye tabir edilen kişinin üst soyu ve az suyu şeklinde olan anne, baba, dede, nine, çocuk ve torunlarına verilmez.

Aynı şekilde bakmakla yükümlü olduğu için bir erkek hanımla da zekat veremez. Zekat aynı zamanda nisap miktarı paraya sahip olan kişiye ve gayrime de verilmez.

Zekatın belirli bir zamanı olmayıp istenildiği zaman verilebilir. Sadece zekatın farz olması için nisap miktarı malın üzerinden 1 yılın geçme şartı vardır. Ancak kişi dilerse bir yıl doğmadan da zekatını verebilir.



 

Our Score
Profile Photo
Binbaşı

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

error: Content is protected !!