4. Sınıf Demokrasi ve İnsan Hakları Kitabı Dünya Barışı İçin Metni Etkinlik CevaplarıSayfa 127, 128, 129
4. Sınıf Demokrasi ve İnsan Hakları Kitabı Dünya Barışı İçin Metni Etkinlik Cevapları
4. Sınıf Demokrasi ve İnsan Hakları Kitabı Sayfa 127-128-129
“4. Sınıf Demokrasi ve İnsan Hakları Kitabı Sayfa 127-128-129 ATA Yayıncılık”
Hazırlık Çalışması
Soru: Aşağıda verilen sözlerin anlamları üzerinde düşünerek dünyada barışın tam olarak gerçekleşebilmesi için ülkelerin neler yapması gerektiği hakkında sınıfta arkadaşlarınızla tartışınız.
En kötü barış, en haklı savaştan daha iyidir.- ÇİÇERO (Çiçero)
Savaş ilanlarının gerisinde ekonomik nedenler yatar.- P.J. PROUDHON (Prodın)
İnsanoğlu savaşa son vermelidir. Yoksa savaş insanoğluna son verecektir.- JOHN F. KENNEDY (Con Kenedi)
Bilim, atom bombasını üretti fakat asıl kötülük insanların beyinlerinde ve kalplerindedir.- ALBERT EINSTEIN (Albert Aynştayn)
Kısa Cevap :
Aşağıda verilen sözlerin anlamları üzerinde düşündüğümüzde dünyada barışın tam olarak gerçekleşebilmesi için insanların barışı öncelemesi ekonomik sıkıntılarını başka yollar çözmeyi öğrenmesi, sömürgelerden uzak durmaları, insanlığın yararını düşünmeleri ve bakış açılarını değiştirmeleri gerekmektedir.
Uzun Cevap :
Verilen sözlere baktığımız ve anlamları üzerine düşündüğümüz zaman insanların savaşı kendi elleriyle hazırladığı ve sömürge, ekonomik sebepler gibi sebepler yüzünden birçok insanların canına kıydıkları ifade edilmiştir.
İnsanların insan haklarını içselleştirmedikleri ve kendi çıkarları söz konusu olduğunda başka kişilerin çıkarlarını önemsemeleri büyük savaşlara ve sıkıntılara neden olmuştur.
Dünya barışının tam olarak gerçekleşebilmesi için ülkelerin insan hakları konusunda samimi olarak düşünmeleri e yazılı anlaşmaların dışında aynı zamanda insanlık namına gerçekten bir şeyler yapabilmeyi istemelerine bağlıdır.
4. Sınıf Demokrasi ve İnsan Hakları ATA Yayıncılık Ders Kitabı Sayfa 129 Cevapları
Etkinlik
Soru: Dünya barışı için faaliyette bulunan kuruluşlardan birinde yönetici olsaydınız hangi konulara öncelik verirdiniz? Nedenleriyle birlikte yazınız.
Dünya barışı için faaliyette bulunan kuruluşlardan birinde yönetici olsaydım savaşta mağdur olan çocuk, kadın gibi kişileri incelemek öncelemekle beraber insanları hayata kazandırmak ve güvenli alanlarda hayata katkı sağlamalarını öncelerdim.
Çünkü mülteciler hayata kazandırılmakla beraber hem kendilerini iyi hisseder hem de ülke ekonomisine katkıda bulunurlar.
Güvenliklerini sağladıkları yerlerde hayata kazandırılabilirler.
Ayrıca bu kimselerin mağduriyetini gidermek bütün ülkelere düşen insanlık burcudur.
DEĞERLENDİRME
1.Dünya barışı için çalışan örgütler hangileridir? Bu örgütler daha çok hangi alanlarda faaliyette bulunmaktadır? Kısaca yazınız.
Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Kurumu (UNESCO)
Uluslararası Adalet Divanı .
Birleşmiş Milletler Barış Gücü
Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği.
Avrupa Güvenlik ve İş Birliği Teşkilatı (AGİT)
İslam İş Birliği Teşkilatı (İİT)
Avrupa Konseyi (AK)Kuzey Atlantik Antlaşması Teşkilatı (NATO)
Bu örgütler daha çok insanların emniyetinin sağlanması, ihtilaflı taraflar arasında itimat artırıcı önlemler alınması, insanların huzuruna katkıda bulunulması, yasaların uygulanmasının sağlanması, ekonomik ve sosyal gelişme alanlarında çalışmalar yaparlar.
2.Dünya barışını tehdit eden unsurların neler olduğunu düşünüyorsunuz? Kısaca yazınız.
Dünya barışını tehdit eden unsurların başında milletlerin kendi devletlerinde tam olarak güvenmemeleri, terör örgütlerini tam olarak anlayamamaları, karışıklık ortamında hemen ayaklanmaları ve devletlerinin savunarak desteklemek yerine hemen teslim olmaları gelmektedir.
Ayrıca dünya barışını tehdit eden unsurların en büyük sebeplerinden biri Savaş yanlısı olan savaş ve sömürgeyi destekleyen, kendini güçlü gören liderler olduğunu da düşünüyorum.
Çünkü bir ülkenin savaşa girmesine liderler karar verir. Yapılan oyunları anlayamaz ve olayları yönetemezlerse kendilerini savaşın içerisinde bulurlar.
“4. Sınıf Demokrasi ve İnsan Hakları Kitabı Sayfa 127-128-129 ATA Yayıncılık” konusunu videolu bir şekilde izleyebilir ve dinleyebilirsiniz.
Bizim kanaatimizce milletlerarası siyasi emniyetin gelişmesi için, ilk ve en mühim şart, milletlerin hiç olmazsa barışı muhafaza fikrinde samimi olarak birleşmesidir.
Türkiye’nin güvenini amaç edinen, hiçbir başka ulusun aleyhinde olmayan bir barış yolu, her zaman bizim ilkemiz olacaktır.
Biz barış istiyoruz dediğimiz zaman, tam bağımsızlık dediğimizi herkesin anlaması gerekir.
Dünyada ve dünya ulusları arasında sükun ve iyi geçim olmazsa, bir ulus, kendisi için ne yaparsa yapsın, huzurdan yoksundur.
Her ne kadar milletlerin ve demokrasilerin işbirliği yapmaları lazım ve mümkünse de, işbirliği ancak bir tek gayeye, yani barışa yönelikse mümkün ve yararlı olur.
Balkan birliğini isteyenler ve onu kendilerine şiar edinenler, savaş ile barışın ne olduğunu tecrübe ile bildikten sonra barışsever olmayı tercih edenlerdir. İnsanlığın hakiki saadet ve refahının barış içinde yaşamakla mümkün olacağı inancına kani olanlardır. Bütün barış ve selamet isteyen medeniyet alemi karşısında şüphesiz ki Balkan Anlaşması’nın birleştirdiği çehre, insanlık, barışseverlik, kardeşlik çehresidir. Nurlu çehredir.
Atatürk savaşının birçoğunu savaşta ve asker olarak geçirdiği için barışın önemini en iyi bilen insanlardandır.
Savaşta yapılan fedakarlıkların bir şahidi olarak barışa büyük önem vermiştir.
4. Sınıf Demokrasi ve İnsan Hakları ATA Yayıncılık Ders Kitabı Sayfa 126 Cevapları
Etkinlik
Soru: Günümüzde sürmekte olan savaşlara karşı ülkemizin nasıl bir tutum içinde olması gerektiğini sınıf içinde tartışınız. Tartışmanın bitiminde beğendiğiniz fikirlerden bazılarını beyaz karton üzerine fotoğraflarla destekleyerek yazınız. Çalışmanızı sınıf panosunda sergileyiniz.
Savaşlar, sonuçları bakımından toplumları psikolojik ve maddi yönlerden etkilemektedir.
Birçok insan kaybı, sakat kalma, yaralanma, işsizlik ve ekonominin batmasının yanı sıra insanların Can güvenliğinin olmaması, sevdiklerini kaybetmeleri ve her an ölüm korkusu ile yaşamaları sebebiyle büyük psikolojik sorunlar meydana gelir.
Savaşlar savaşı yapan ülkelere zarar verdiği gibi kendisiyle ithalat ve ihracat halinde bulunan bütün ülkelere de zarar verirler.
Savaş yaşayan toplumlar psikolojilerini ve maddi güçlerine uzun süre toparlayamazlar.
2.Ülkemizde ve dünyada barışı savunmanın önemi nedir? Düşüncelerinizi yazınız.
Ülkemiz siyasal tutumu ve akıllı hareketleriyle Dünya barışına büyük katkılarda bulunmaktadır.
Konum itibariyle önemli bir yerde olan Türkiye barışı destekleyici hareketleri sebebiyle savaşların büyümesi ve kendi üzerinden operasyonlar yapılmasına engel olmuş böylece Dünya barışını desteklemiştir.
Ülkemiz NATO ile yürüttüğü faaliyetlerin yanı sıra Katar ve Somali ‘deki üzeri ile de dünya barışını önemli katkılar sağlamıştır.
“4. Sınıf Demokrasi ve İnsan Hakları Kitabı Sayfa 124-125-126 ATA Yayıncılık” konusunu videolu bir şekilde izleyebilir ve dinleyebilirsiniz.
Yaşadığınız şehirde yeni bir araç gördünüz. Bu araçtan hiç kimsede yok. Rengini çok sevdiniz. Şöyle bir incelediniz ve onu çok beğendiniz. Bir süre sonra o araçtan şehrinizde daha fazla görmeye başladınız, birçok kişiyi o aracı kullanırken gördünüz. Bu araç ilginizi eskisi kadar çeker mi? Yoksa artık sizin için onu trafikte görmek sıradan bir olay mı olmaya başlar? Muhtemelen o araç artık sizin ilginizi eskisi kadar çekmeyecektir. Şiddet de aynı örnek ile açıklanabilir. Diyelim ki yaşadığınız şehir çok sessiz ve sakin bir yer. Bir şiddet olayı ile karşılaştınız. Doğrudan maruz kalmasanız da o olayı gördünüz ya da işittiniz, muhtemelen tepki gösterirsiniz. Bu şiddet olaylarının her geçen gün artış gösterdiğini düşününüz. Bir zamanlar sessizliğini sevdiğiniz o yer artık eskisi gibi olmayacaktır. Bu arada şiddet olayları size artık sıradan olaylarmış gibi gelmeye başlayacaktır. Şiddetin normalleşmesi bu şekilde gerçekleşmektedir. Dünyada her gün binlerce şiddet vakası yaşanıyor ve bunların birçoğuna tanık olmasak da görsel ve yazılı basın aracılığı ile bu olaylardan haberdar olabiliyoruz. Evden her çıkışımızda veya radyoyu, televizyonu, bilgisayarı her açışımızda bu haberleri duyuyoruz. Olayları kabullenip hayatımızın bir parçasıymış gibi koşuşturmaya kaldığımız yerden devam ediyoruz.
Şiddet, yetişkin bireyler üzerinde bile çok fazla etkili olurken bir de bunun çocuklar üzerindeki tahribatını düşünün. Yetişkinler sessiz ve sakin yaşamın ne olduğunu bildikleri için şiddet olaylarının olumsuz yönlerini bilirler. Peki ya çocuklar? Onlar şiddet toplumu içinde dünyaya geldiklerinden bu durum onlar için normal bir hâl almaya başlıyor ve işin kötüsü, bu çocuklar normalleşen şiddetin içinde büyüyor. Sevgili anne babalar, sözüm sizlere… Çocukları bu normalleşen şiddetten olabildiğince uzak tutmaya çalışın. Televizyon ya da internet aracılığı ile bu olayları öğrenmelerini elinizden geldiğince engellemeye çalışın. Şiddet içerikli filmleri ve haberleri onlara izlettirmeyin. İnterneti kontrollü kullanmalarını sağlayın, bu iş kolay değil ama siz en azından elinizden geleni yapın. Önce siz öfkenizi kontrol edebilmeyi öğrenin ve daha sonra da çocuklarınıza öfkelerini nasıl kontrol altında tutmaları gerektiğini öğretin. Çünkü çocuklar ilk önce anne babalarını kendilerine model alırlar.
Psikolojik Danışman Kamil Dayı (Düzenlenmiştir.)
Kısa Cevap :
Metindeki düşüncelere katılıyorum. Ne yazık ki sık duyulan şeyler artık ilgimizi çekmemektedir.
Özellikle hayata yeni gelmiş ve hayatı anlamlandırmayı yeni öğrenen çocuklarda bu durum korkunç yetkiler yaratabilmektedir.
Yetişkinler bilgi sahibi olmaları için gösterdikleri şeyler çocuklarda büyük travmalar yaratabilir ve bu olayla nasıl baş etmeleri gerektiğini bilmediği için gelecekte büyük kaygı problemlerine sebep olabilir.
Uzun Cevap :
Metindeki düşünceleri tamamen katılıyorum.
Çocuklar duymuş oldukları haberler ve aile ortamını bütün dünyaya atfeder ve hayatı bu şekilde bilirler.
Daha çözüm yollarını yeni öğrenen dünyaya yeni gelmiş bir çocuğun şiddet haberleri ve oyunların içerisinde büyümesi çözümü şiddet olarak bilmesine ve ileride belki de büyük bir şiddet yanlısı olarak yetişmesine sebep olacaktır.
Ailelerin çözüm yolu olarak jilete başvurması çocukta doğrunun bu olduğuna olan inancı tetikleyecek ve güçlü olanın zayıfı ezdiği korkunç bir dünya ortaya gelecektir.
Bunun için bu oyun mu haberlerden çocukları uzak tutmalı bizlerin de bilinçlenmek adına ve tepki vererek bu olayları incelememiz gerektiğinin farkındalığı içinde olmalıyız.
4. Sınıf Demokrasi ve İnsan Hakları ATA Yayıncılık Ders Kitabı Sayfa 123 Cevapları
Etkinlik
Soru: Sınıf mevcudunu dikkate alarak gruplar oluşturunuz. Kadınlara ve çocuklara uygulanan, sporda yaşanan, okulda görülen şiddetin ve çalışanlara yapılan psikolojik baskının önlenmesine yönelik bir afiş çalışması yapınız. Başarılı bulunan afişleri okul panosunda sergileyiniz.
Cevap :
“4. Sınıf Demokrasi ve İnsan Hakları ATA Yayıncılık Ders Kitabı Sayfa 123 Cevapları”
DEĞERLENDİRME
1.Toplumda kadınlara ve çocuklara uygulanan şiddetin nedenleri nelerdir? Açıklayınız.
Ne yazık ki ülkemizin ve diğer ülkelerin toplumlarında kadınlara ve çocuklara yüksek oranlarda şiddet uygulanmaktadır.
Şiddet fiziksel veya psikolojik olarak uygulanmakta ve her haliyle de insanları büyük zarara uğratmaktadır.
Ne yazık ki şiddet çözüm yolu olarak öğretilen insanlarda daha yatkın olarak görülmekte ve birçok insan buna hakkı olduğunu düşünmektedir.
İnsanların duygusal onarımlarını sağlamaları ve içlerinden çıkamadıkları durumlarda yardım almak yerine kendileri çözmeye çalışmaları büyük öfke patlamalarına ve ne yazık kişileri sebep olmaktadır.
Bu yüzden insanlar içsel huzuru yakalamalı ve insan haklarına saygıyı öğrenerek içselleştirmelidir.
2.Fanatizm nedir? Hangi durumlarda tehlikeli boyuta ulaşmaktadır? Açıklayınız.
Fanatizm herhangi bir fikri, kişiyi veya bir grubu sevgide aşırılığa gitmek ve yüksek bir sempati duymak demektir.
Fanatizm yaşayan kişilere fanatik ismi verilmektedir.
Fanatizm kime olursa olsun doğru bakış açısını baltalayabilir ve seviyesi kontrol edilmezse insana büyük zararlar getirebilir.
Pratik insanlar bağlamış oldukları şey hakkında mantıklı düşünme yetkisini kaybettiklerinde ve her şeyi göze aldıklarında büyük hatalar yaparak bu durumu tehlikeli boyutlara ulaştırabilirler.
Bunun için bize verilen akıl becerisine doğru kullanmalı sevgide bile belirli seviyelerde olarak doğru ve yanlışı ayırt etmeyecek durumlara gelmemeliyiz.
Terör olaylarının amacı büyük bir kas ortamı yaratarak devleti bölmek ve işgale hazır hale getirmektir.
Terör örgütleri gerçekleştirdikleri faaliyetlerle topluma korku salarak bıkkınlık vermek devlete olan güveni sarsmak ve büyük bir karmaşa ortamı oluşturmayı amaçlarlar.
Devlete karşı güveni yıkılan halk kolaylıkla karışabilir ve oluşan kans ortamı içerisinde başka örgütlerin de karışmasıyla büyük bir savaş ortamı meydana gelebilir.
Bunun için yapmamız gereken devletin yasalarla bu örgütleri tamamen engellemeleri ,desteklerini yıkmaları, bizim ise terörü lanetleyerek ülkemize sahip çıkmamıştır.
4.Mobbing uygulayan yöneticilerin özellikleri nelerdir? Açıklayınız.
Mobbing, bir kısım insanın bir kimseye veya başka bir gruba kaba davranmasıdır.
Bu sözcük latince kökenli olup psikolojik şiddet, baskı, kuşatma, rahatsız etme veya sıkıntı verme anlamlarına gelmektedir.
Mobil uygulayan yöneticiler antipatik özellikler taşıyarak aşırı denetleyen, sinirli, korkak, benmerkezci ve daima güçlü olma isteği içerisinde mükemmeliyetçidirler.
Eğer karşılarında kendilerine karşı gelmeyen ve söylediklerini sorgusuz kabul eden kişiler gördüklerinde uyguladıkları mobbin ki daha da arttırarak işin boyutunu korkunç seviyeleri taşıyabilirler.
Bunun için belirli sınırlarımız olmalı bir gün haklarımıza sahip çıkmalı ve gerektiğinde uygun yollardan şikayette bulunmayı bilmeliyiz.
5.Şiddet olaylarının önlenmesi için bireylere düşen görevleri yazınız.
4. Sınıf Demokrasi ve İnsan Hakları Kitabı Şiddet Olaylarına Çözüm Üretmek Metni Etkinlik CevaplarıSayfa 117, 118, 119
4. Sınıf Demokrasi ve İnsan Hakları Kitabı Şiddet Olaylarına Çözüm Üretmek Metni Etkinlik Cevapları
4. Sınıf Demokrasi ve İnsan Hakları Kitabı Sayfa 117-118-119
“4. Sınıf Demokrasi ve İnsan Hakları Kitabı Sayfa 117-118-119 ATA Yayıncılık”
Hazırlık Çalışması
Soru: Geçmişte arkadaşlarınızdan biriyle tartışma yaşadığınız bir konuyu düşünerek bunu aşağıda verilen yazma alanına yazınız. Bu sorunu hangi davranış şekli ile çözdüğünüzü sınıfınızda arkadaşlarınızla tartışınız.
Geçmişte arkadaşlarımın biriyle benimle alay etme sebebiyle tartışma yaşamıştım.
Öğretmenimizin araya girmesi ve bizimle konuşmasıyla birbirimizle barıştık.
Arkadaşın yapmış olduğu davranıştan dolayı özür diledi ve bir daha benimle alay etmedi.
Etkinlik
Soru: Aşağıdaki haberi okuyunuz. Haberde konu edilen projenin amacına uygun olarak gerçekleşmesi için neler yapılabileceği konusunda arkadaşlarınızla farklı yöntemler geliştiriniz.
Mobbing ile Mücadele Derneği’nden şiddete karşı toplumsal mutabakat çağrısı
Mobbing ile Mücadele Derneği, herkesi toplumsal bir mutabakatla; başta kadına şiddet olmak üzere çocuğa şiddeti, doğaya şiddeti, hayvana şiddeti ve iş yerlerinde yaşanan şiddeti önlemeye çağıran bir duyuru yayımladı. Çağrı metninde şu görüş ve düşüncelere yer verildi: “Mobbing ile Mücadele Derneği olarak nereden gelirse gelsin, kim yaparsa yapsın şiddetin her türlüsüne karşıyız. Dünyada ve ülkemizde yaşanan başta kadına şiddet olmak üzere, çocuğa şiddeti, doğaya şiddeti ve hayvana şiddeti kınıyoruz. Özellikle de iş yerlerinde yaşanan psikolojik şiddetin beşerî sermayemizi kemirip yok ettiğine, birikimli insan kaynağımızı heba ettiğine, onurlu çalışma hakkını zedelediğine, çalışma barışını ortadan kaldırdığına, mağdurlara, çalışma arkadaşlarına, aileye ve topluma onulmaz yaralar açtığına, yaşadığımız acı olaylarla şahit oluyoruz. Pozitif bir bakış açısıyla, ortak akıl ve bilinçle gerçeklerle yüzleşmek; problemlere mantıklı, tutarlı, objektif çözümler üretmek; başta liyakat, ehliyet, adalet sahibi yöneticiler olmak üzere hepimizin toplumsal sorumluluğudur.”
Kısa Cevap :
Haberde konu edilen projenin amacına uygun olarak gerçekleşmesi için bütün insanların bilinçlenmesi, eğitim seminerlerinin düzenlenmesi ve tevhid gibi programlarda kısa da olsa bilgilendirme ile şiddetin kınanması gerekmektedir.
Uzun Cevap :
Haberde konu edilen projenin amacına uygun olarak gerçekleşmesi için şiddete karşı yasal düzenlemeler ve şikayet kolaylığı sağlanabilmeli insanlar bu konuda bilinçlenerek haklarını farkına varmalıdır.
Şiddetin ilk olarak öğrenilmiş olduğu aile kurumlarında çocuğa şiddet uygulanmamalı ve sorun çözme becerisi kazandırılarak bireylerin şiddetsiz bir toplumda yaşamaları sağlanmaya çalışmalıdır.
Öncelikle anne ve babaların kendilerini değiştirmeleri, öğretmenlerin desteği, sağlıklı bireylerin yetişmesine ve böylece şiddetten uzak çözüm yollarını insani yollarla yapabilen insanların çoğalmasına öncülük edecektir.
4. Sınıf Demokrasi ve İnsan Hakları ATA Yayıncılık Ders Kitabı Sayfa 119 Cevapları
Etkinlik
Soru: Aşağıda verilen metni okuyunuz. Duruma uygun ve şiddet içermeyen çözüm önerilerinizi arkadaşlarınızla paylaşınız.
“Ahmet, arkadaşlarıyla teneffüste futbol oynamaktadır. Ahmet’in çektiği sert şut yüzünden top, o sırada arkadaşlarıyla sohbet eden Ali’nin suratına gelir. Ali, Ahmet’in bunu bilinçli yaptığını düşünerek üzerine yürür. Ahmet de Ali’nin tepkisine oldukça sinirlenir ve hışımla ona doğru gider. Ahmet ve Ali’nin arkadaşları da olaya karışınca tartışma büyür.”
Kısa Cevap :
Bu durumda bunu gören arkadaşların şahitliği ve Ahmet’in çocuktan özür dileyerek olayı büyütmemesi şiddet içermeyen çözüm önerisi olabilir.
Uzun Cevap :
Bu durumda öğretmene haber verilmesi ve Ahmet’in sakinleştirerek Ali’ye karşı empati yapması sağlanmalı ve özür dileyerek onun gönlünü alması için ortam oluşturmalıdır.
Olayı gören şahitler durumu izah etmeye çalışmalı ve kavga etmek yerine konuşmaya çalışılmalıdır.
DEĞERLENDİRME
1.Toplumsal yaşamda meydana gelen şiddet olaylarının nedenlerini yazınız.
Toplumsal yaşamda meydana gelen şiddet olaylarının nedenlerinin insanların çözüm yollarını bilmeme, küçüklükten çözüm yolunun şiddet olarak gösterilmesi olduğunu düşünüyorum.
İnsanların duygusal farkındalığa varmaması, empati yeteneğinin gelişmemesi, şiddeti teşvik edici fil, oyun gibi dürtüsel oyunlar oynamaları, öfke kontrolünü başaramamaları neden olabilmektedir.
2.Çatışmalarda hangi çözüm yollarını kullanmak gerekir? Açıklayınız.
4. Sınıf Demokrasi ve İnsan Hakları Kitabı Herkesle Barışık Olmak Metni Etkinlik CevaplarıSayfa 114, 115, 116
4. Sınıf Demokrasi ve İnsan Hakları Kitabı Herkesle Barışık Olmak Metni Etkinlik Cevapları
4. Sınıf Demokrasi ve İnsan Hakları Kitabı Sayfa 114-115-116
“4. Sınıf Demokrasi ve İnsan Hakları Kitabı Sayfa 114-115-116 ATA Yayıncılık”
Hazırlık Çalışması
Soru: Verilen şiirin ana duygusundan hareketle selam vermenin ve almanın toplumsal yaşamda önemiyle ilgili düşüncelerinizi arkadaşlarınızla paylaşınız.
SELAM VER
Yola çıkınca her sabah,
Bulutlara selam ver.
Taşlara, kuşlara,
Atlara, otlara,
İnsanlara selam ver.
Sonra çıkarıp cebinden aynanı,
Bir selam da kendine ver.
Hatırın kalmasın el gün yanında.
Bu dünyada sen de varsın!
Üleştir dostluğunu varlığa,
Bir kısmı seni de sarsın…
Şiir selam vermenin ve almanın toplumsal yaşamda ne kadar önemli olduğuyla ilgili güzel ayrıntılara değinmiştir.
Selamın yakınlık ve güzellik getireceği insanların birbiriyle ilişkilerini kuvvetlendireceği ve mutluluğa yol açacağı ifade edilmek istenmiştir.
Konuşmaya vaktimiz olmadığı zamanlarda bile selam vermek toplumsal ilişkilerimizi kuvvetlendirerek bizi birbirimize bağlar ve ilişkilerimizi kuvvetlendirir.
İnsanlar kendilerine selam verildiği zaman kendilerine daha değerli ve önemli hissederler.
Bizler de bu yüzden selam vermenin önemini bilmeli ve aramızda Güzel Bağlar kurmanın temelini selamla atabiliriz.
Etkinlik
Soru: Aşağıdaki metni okuyunuz. Metinden hareketle kendinizle ne kadar barışık olduğunuzu örneklerle açıklayınız.
KENDİMİZLE BARIŞIK MIYIZ?
Kendisi ile barışık insan kimdir? Kendisini olumlu ve olumsuz özellikleriyle olduğu gibi kabul eden, kendisini seven, değerli bulan ve kendisine güvenen bir kişinin kendisi ile barışık olduğu düşünülebilir. Kendimizi anlayış şeklimizle -ki buna “benlik algısı” diyoruz- başkalarının bizi algılayış şekli arasındaki benzerlik fazla ise kendimizi “gerçekçi” bir biçimde değerlendirdiğimiz, dolayısıyla kendimizle barışık olduğumuz söylenebilir. İnsanın kendisini olduğu gibi kabul etmesi pek kolay bir iş değildir. Başkaları rahat ve öz güveni yüksek biri olduğumuzu düşünse de beğenmediğimiz özelliklerimiz, içimizde fırtınalar koparıyor olabilir. Çevremizde bize yapılan eleştirileri sakince karşılamakta zorlanır, hemen kendimizi savunma ihtiyacı duyarız. Genellikle kendimizi değerli bulmadığımızdan ve bazı özelliklerimizi sevmekte zorlandığımızdan kendimizle barışık yaşayamayız.
Örneğin hatalı davrandığımızı düşündüğümüz, özellikle de karşımızdakine zayıf taraflarımızı gösterdiğimiz anlarda, öfkemizi kendimize yönelttiğimizi fark edip kendimizi affetmeyi deneyebiliriz. Aynı şeyi, öz güvenimizi korumak adına, olmadığımız biri gibi davrandığımız ve kendi kendimizi içinden çıkılmaz durumlara soktuğumuz koşulları gördüğümüzde de yapabiliriz. Kısacası işe, hayal ettiğimiz kişi olmadığımız için kendimizi affederek başlayabiliriz. Bu şekilde herkes bir gün kendi ile barışarak kendine ve karşısındakine daha fazla güven duymayı başarabilecektir.
Psikolog Çiğdem Toksoy (Düzenlenmiştir.).
Kısa Cevap :
Metinden hareketle düşündüğüm zaman kilom, ten rengim hakkında kendimle barışık olduğumu düşünüyorum.
Önceleri belirli bir kalıpta ve vücut şeklinde olmadığım için kendimi suçlasam da asıl güzelliğin üç güzelliğinin olduğu ve becerilerimle hayatta kendim olarak var olabileceğini fark ettim ve bu beni çok daha kuvvetli yaptı.
Uzun Cevap :
Metinden hareketle düşündüğümüzde hepimizin kendimizde sevdiği ve sevmediği birçok huyu olduğunu fark edebiliriz.
Hepimiz kendimizde bulunan birçok fiziksel özelliği de beğenmiyor olabiliriz.
Göz rengim, boyu ve becerilerim hakkında kendimle barışığım.
Çalışma ve disiplin ile elimden gelen başarıyı elde etmeye çalışırım. Ancak her konuda bilgi sahibi olmak hiçbir insan için mümkün değildir.
Bu yüzden zeka çeşidi ve fiziksel özelliklerim de gurur duyuyor kendimle barışmanın içsel huzurunu yaşıyorum.
4. Sınıf Demokrasi ve İnsan Hakları ATA Yayıncılık Ders Kitabı Sayfa 116 Cevapları
Etkinlik
Soru: Çevrenizdeki bireylerin kendileriyle barışık olup olmadıklarını gözlemleyiniz. Sınıfta bu gözlemleri paylaşınız. Ardından toplumsal barış için bireylerin yapmaları gerekenleri arkadaşlarınızla tartışınız. Tartışma sonucunda edindiğiniz bilgileri maddeler hâlinde yazınız.
Ne yazık ki çevremdeki birçok insanın fiziksel özelliklerini sevmediği ve ve kendini başarısız olarak gördüğünü tespit etmekteyim.
İnsanlardan çoğu sadece belirli kalıplar ve vücut tipi içerisinde güzel oldukları kanısındalar.
Belirli şeyler geldiğinde şık olduğunu düşünmek, belirli bir kiloda ve vücut tipinde olanların güzel olduğunu düşünmek bence insanlığa yapılan büyük bir saygısızlıktır.
Hepimiz uzun boylu, zayıf vücutlu veya kaslı olmak zorunda değiliz.
İnsanlara verilen bu güzellik algısı insanların psikolojisini bozmakta ve kendilerine dair özgüvenlerini kırmaktadır.
Bunun yerine herkesin kendi olduğu gibi güzel olabileceği fikrini benimsetmek gerekir.
Toplumsal barış için bireylerin yapmaları gerekenler maddeler halinde
İnsanların barışın önemi hakkında bilinçlenmeleri
Vatanın ve milletin önemini bilmek
Empati, sevgi ve saygı kavramlarını içselleştirmek
Vatan ve millet sevgisini içselleştirmek
İnsanlarla iyi bir iletişim içerisinde olmak
Bizi birbirimize bağlayan değerlere sahip çıkmak
Adaletin kuvvetlenmesi ve yücelmesini sağlamak
İnsan hakları ve ahlaki değerler hakkında dikkatli davranmak
Kaosun getireceği zararları ön görmek ve dikkatli olmak
DEĞERLENDİRME
1.Toplumsal barışın sağlanabilmesi için neler yapılmalıdır? Açıklayınız.
Toplumsal barışın sağlanabilmesi için bütün bireylerin bilinçli hareket etmesi gerekmektedir.
Toplumsal barış hakkında insanların mantıklı ve doğru hareket etmeleri, öğrenmiş oldukları bilgileri ishalleştirmeleri gerekmektedir.
İnsanların birbirleriyle iletişim kurmaları farklı fikirlere karşı önyargılı olmayarak saygı içerisinde hareket etmeleri gerekmektedir.
Kaos ve kavganın sadece bölünmeyi ve vatana zararlı getireceğini bilmeli farklılıklarımızı ve şikayetlerimizi insani yollardan hareket çözmemiz gerektiğini bilincine varmalıyız.
İnsanların farkındalık seviyesine sahip olmaları ve olgun hareket ederek dürüst hareketler sergilemeleri gerekmektedir.
Bu şekilde eğitim ve bilginin içselleştirilmesi sayesinde insanlar saygı çerçevesinde barışla yaşayabilirler.
2.Bireyin kendisiyle barışık olması için hangi duygulara sahip olması gerekir? Açıklayınız.
Bireyin kendisi ile barışık olması için öncelikle özgüven sahibi olması gerekmektedir.
Özgüven kişinin kendine olan güvenidir ki bu sayede kendine önem verir ve kendini tanıyarak kendine karşı samimi, dürüst ve merhametli olur.
Özgüvenli insanlar kendi potansiyelinin ve başarılarının farkına vararak kendini geliştirmeye açık, zayıf yönlerine sahip çıkan ve bunu geliştirmeye çalışan kişiler olurlar.
Özgüvenle beraber kendisine saygı duyması ve kendi haklarının bilincine vararak sevgi, saygı ve anlayış çerçevesinde sınırları olan değerli bir insan olur.
3.Ülkemiz, kendisiyle barışık bireylerin yoğunlukta olduğu bir ülke midir? Nedenleriyle birlikte yazınız.
Ülkemizin kendisi ile barışık bireylerin yoğunlukta olduğu bir ülke olduğunu düşünmüyorum.
Toplumumuzda gerek güzellik gerek başarı alanında tabular ve belirli kriterler belirlenmiş gibidir.
Herkes çocukluğunda kaybetmiş olduğu bu içsel huzur ve barışıklılık sebebiyle hayatında sürekli yapamadıklarına ve olumsuzluklara odaklanmakta içinde bulunmuş olduğu anın tadını çıkarmakta zorlanmaktadır.
Herkesin başarıları ve yetenekleri olmasına rağmen düşünen algıdan çıkılamadığı için insanlar kendi özgüvenini yitirmekte ve mutlu olmak için bile belirli şartlar bulmaya odaklanmaktadır.
Toplumsal sınıf farklılıkları insanlar arasında alan konusu olmaktadır. Bu sıkıntılı durumların yakılarak herkesin olduğu gibi mutlu olması ve özgüven kazanması büyük çabalamalara bağlıdır.
“4. Sınıf Demokrasi ve İnsan Hakları Kitabı Sayfa 114-115-116 ATA Yayıncılık” konusunu videolu bir şekilde izleyebilir ve dinleyebilirsiniz.
Bana göre bireyin kendisiyle barışa olması kendini olduğu gibi sevmesi ve kendine saygı duymasıyladır.
Hepimizin fiziksel ve zihinsel özellikleri birbirinden farklıdır. Başkalarının yeteneklerine ve başarılarına bakmak kendi içimizdeki yetenekleri keşfetmemize engel olabilir.
Başka yetenekleri takdir etmekle beraber kendi ilçemize yolculuk yapmalı kendimizi geliştirmeye çalışmalı ve kendi güzel özelliklerimizin farkına vararak kendimizle barışmalıyız.
Ben kendimle barışık olduğumu düşünüyorum. Zaman zaman kendimi iyi hissetmek için kendimi değiştirmem gerektiğini düşünsem de fiziksel özelliklerin ve becerilerime karşı saygılıyım.
Çok çalışmak ve kötü olan huylarımda kendimi değiştirmem gerektiğini bilmekle beraber diğer özelliklerime saygı duyuyorum ve kendimi olduğum gibi kabul ediyorum.
2.Aşağıda verilen bilgilerin hangi liderlere ait olduğunu araştırınız ve kutucuklardaki noktalı yerlere liderlerin isimlerini yazınız. Bu liderlerin tarihteki önemi hakkında düşüncelerinizi sınıfta arkadaşlarınızla paylaşınız.
Hindistan ve Hindistan Bağımsızlık Hareketi’nin siyasi ve ruhani lideridir. Kötülüğe karşı aktif ama şiddet unsuru içermeyen direniş ile ilgili olan Satyagraha felsefesinin öncüsüdür. Bu felsefe, Hindistan’ı bağımsızlığına kavuşturmuş ve dünya üzerinde insan hakları ve özgürlük savunucularına ilham kaynağı olmuştur.
Cevap :
Mohandas Karamçand Gandi
Ülkesini düşman işgalinden kurtarmak için İstiklal Savaşı’nı başlatmış ve zafer kazanmış Türk devlet adamıdır. “Yurtta barış, dünyada barış.” diyerek ulusal ve evrensel barışın önemini vurgulamıştır. Devleti yönettiği on beş yıl boyunca demokrasinin gelişmesi için yoğun mücadele vermiştir.
Cevap :
Mustafa Kemal Atatürk
Siyahlara yönelik ırkçı politikalara karşı adalet ve özgürlük arayışı hareketlerinin zirveye çıktığı İkinci Dünya Savaşı sonrası özellikle Amerikan tarihine damga vurmuş isimlerin başında gelmiştir. O yıllarda sömürgecilik sonrası, kimliğini arayan İslam dünyası halkları için de bir kahraman olarak öne çıkmış; özgürlük, eşitlik ve adalet için verdiği mücadeleyle dünyada da simge isimlerden biri olmuştur.
Cevap :
Malcolm X
3.Okulunuzda veya sınıfınızda yaşanan çatışmalarda tarafları uzlaştırmak için nasıl bir yol izliyorsunuz? İzlediğiniz yolun başarılı olup olmadığı hakkında arkadaşlarınızla görüş alışverişinde bulununuz.
Kısa Cevap :
Okulumuzda veya sınıfımızda yaşanan çatışmalarda tarafları uzlaştırmak için onlarla konuşuyorum ve gerektiğinde öğretmenimden yardım istiyorum.
İzlediğim yollar bazen başarılı bazen başarısız oluyor.
Uzun Cevap :
Okulumuzda veya sınıfımızda birçok çatışma yaşanabiliyor.
Tarafları uzlaştırmak için onlarla konuşuyor ve orta yolu bulmaya çalışıyorum.
Sıkıntılarını ve şikayetlerini dinleyerek sorunu çözmeye çalışıyor veya öğretmenim, ailem gibi büyüklerimden yardım isteyerek orta yolu bulmaya çalışıyoruz.
İzlediğim yollarda çoğu zaman başarılı olsam da bazen arkadaşlarımın birbirlerini affetmeleri veya olan olayı unutmaları uzun zaman alabiliyor.
4.Dünya barışı için faaliyet yürüten kuruluşlardan bildiklerinizi söyleyiniz.
4.Dünya barışı için faaliyet yürüten kuruluşlardan bildiklerim maddeler halinde
Birleşmiş Milletler
UNESCO
Uluslararası Adalet Divanı
Birleşmiş Milletler Barış Gücü
Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği
AGİT
İslam İş Birliği Teşkilatı (İİT)
Avrupa Konseyi (AK)
Kuzey Atlantik Antlaşması Teşkilatı (NATO)
5.Yanda, İtalya’daki Spilimbergo Ortaöğretim Enstitüsünce düzenlenen “Barış ve Müsamaha” konulu Uluslararası Karikatür Yarışması’nda birincilik kazanan Prof. Dr. Necmettin Erbakan Sosyal Bilimler Lisesi öğrencisi Abdulhakim Orhanoğlu’nun karikatürü verilmiştir. Bu karikatüre jürinin birincilik ödülü vermesinin gerekçeleri ne olabilir? Arkadaşlarınızla tartışınız.
Kısa Cevap :
Bu karikatüre jürinin birincilik ödülü vermesinin gerekçeleri az bir resim ile çok şey ifade etmesi ve çok anlamlı olması olabilir.
Uzun Cevap :
Bu karikatüre jürinin birincilik ödülü vermesinin gerekçeleri bütün dünyanın ortak sorunu olan savaşların ve bu savaşla hem ekonominin hem de Can güvenliğinin tehlikeye girdiğini anlatması sebebiyle olabilir.
Karikatür az bir çizim ile çok büyük manalar ifade etmiştir.
Çok başarılı bir çizim olduğunu düşünüyorum.
“4. Sınıf Demokrasi ve İnsan Hakları Kitabı Sayfa 113 ATA Yayıncılık” konusunu videolu bir şekilde izleyebilir ve dinleyebilirsiniz.
4. Sınıf Demokrasi ve İnsan Hakları Kitabı 4. Ünite Tema Sonu Değerlendirme Çalışmaları CevaplarıSayfa 111
4. Sınıf Demokrasi ve İnsan Hakları Kitabı 4. Ünite Tema Sonu Değerlendirme Çalışmaları Cevapları
4. Sınıf Demokrasi ve İnsan Hakları Kitabı Sayfa 111
“4. Sınıf Demokrasi ve İnsan Hakları Kitabı Sayfa 111 ATA Yayıncılık”
TEMA SONU DEĞERLENDİRME ÇALIŞMALARI
A. Aşağıdaki ifadeler doğru ise ifadelerin başına “D”, yanlış ise “Y” yazınız.
1. Toplumsal çeşitlilik bir orkestraya benzetilebilir. (D)
2. Ülkeler arasında kültürel farklılıkların olması gayet doğaldır ancak bir ülkenin farklı kentlerinde kültürel farklılığın olması ülkenin bütünlüğü açısından oldukça tehlikelidir. (Y)
3. Bireyin toplumda diğer bireylerle dayanışma geliştirmesi, çatışma içinde olmaması, toplumsal ilişkilerde uyumlu olması sosyal kimliği inşa eder. (D)
4. Birey ile toplum arasında çoğu zaman herhangi bir etkileşim olmaz. (Y)
5. İnsanlar arasında biyolojik, fizyolojik, zihinsel farklılıklardan dolayı bir üstünlük durumu oluşamaz. (D)
B. Aşağıdaki sorularda doğru olan seçeneği işaretleyiniz.
1. Ülkemizde kadınların seçme ve seçilme hakkı yoktu. Atatürk’le beraber kadınlar bu hakka sahip oldu. Buna göre, Atatürk ile ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenebilir?
A) Atatürk toplumsal cinsiyet eşitliğine önem veren bir liderdi.
B) Atatürk sadece kadınlara birtakım haklar vermiştir.
C) Ülkemiz demokrasi açısından diğer ülkelere göre ileridedir.
D) Günümüzde kadınlara tanınan haklar geçmişe göre daha sınırlıdır.
E) Ülkemizde kadın yöneticilerin sayısı erkeklerle aynı düzeydedir.
2. Aşağıdakilerden hangisi toplumda dezavantajlı grup olarak görülür?
A) Kadınlar B) Engelliler C) İşçiler
D) Memurlar E) Erkekler
3. Millî kültür bir millete kimlik kazandıran, diğer milletlerle arasındaki farkı gösteren, milletin tarihi boyunca oluşturulan maddi ve manevi değerlerin tümüne denir. Bu tanıma göre millî kültür ögelerimizin aşağıdakilerden hangisini sağladığı söylenemez?
A) Toplumsal birlik ve beraberliği
B) Ortak hedeflere ulaşma bilincini
C) Toplumsal barış içinde yaşamayı D) Etnik topluluklar hâlinde yaşamayı
E) Bireylerin ülke menfaatlerine sahip çıkmasını
4. Aşağıdaki ifadelerden hangisi doğru değildir?
A) Bireyler ister içinde yer aldığı toplumun değer yargılarını, kültürel yapısını benimsesin ister benimsemesin var olan toplumsal değerlerden etkilenmektedir. B) Toplumsal yaşam içerisinde birey, toplumun kalıplaşmış hiçbir değer yargısına karşı çıkamaz.
C) Tek başına bir yaşam, günümüz koşullarında mümkün olmadığına göre birey, ait olduğu toplumun kültürel değerlerine asgari düzeyde de olsa uymak zorundadır.
D) Toplumla ortak değer yargılarına sahip bir birey, sadece kendi gelişimine değil toplumsal kültürün zenginleşmesine ve gelişmesine de katkı sağlar.
E) Toplumsal yapı içerisinde dezavantajlı grupların toplumla uyum içinde yaşaması için çaba sarf edilmelidir.
5. Aşağıdakilerden hangisi insan haklarının özelliklerinden biri değildir?
A) Bireylerin doğuştan sahip olduğu haklarıdır.
B) Dokunulmaz, vazgeçilmez, devredilmez haklardır.
C) Evrensel haklardır. D) Devlet tarafından bireylere tanınan haklardır.
E) Eşitlik ilkesine dayanan haklardır.
“4. Sınıf Demokrasi ve İnsan Hakları Kitabı Sayfa 111 ATA Yayıncılık” konusunu videolu bir şekilde izleyebilir ve dinleyebilirsiniz.
4. Sınıf Demokrasi ve İnsan Hakları Kitabı Toplumsal Yaşam İçerisinde Farklılıklarımız Metni Etkinlik CevaplarıSayfa 108, 109, 110
4. Sınıf Demokrasi ve İnsan Hakları Kitabı Toplumsal Yaşam İçerisinde Farklılıklarımız Metni Etkinlik Cevapları
4. Sınıf Demokrasi ve İnsan Hakları Kitabı Sayfa 108-109-110
“4. Sınıf Demokrasi ve İnsan Hakları Kitabı Sayfa 108-109-110 ATA Yayıncılık”
Hazırlık Çalışması
Soru: Kendinizi, fiziksel veya zihinsel engelli bir birey olarak düşününüz. Engelli bir birey olarak toplumsal yaşamda karşılaşabileceğiniz sorunlar ve bu sorunlar karşısında geliştireceğiniz davranışlar ile ilgili canlandırma yapınız.
Kendimi fiziksel veya zihinsel engelli bir birey olarak düşündüğümde toplumsal yaşamda karşılaşabileceğimiz sorunlardan bir tanesi arkadaşların rahat bir şekilde oyun oynayamamak ve insanlar tarafından bakışları ve davranışları ile rahatsız edilmek olurdu.
Adem görme engeli bulunan yetişkin bir adamdı.
Görme engeli bulunduğu için bir yere gidip gelirken çok zorlanıyordu.
İnsanlar ne yazık ki gerektiği kadar hassas davranmıyor ona bazı konularda öncelik tanımıyordu.
Kaçtan karşıya geçerken veya alışveriş yaparken birçok sorunla karşılaşıyor bu durumdan çok rahatsız oluyordu.
Etkinlik
Soru: Aşağıdaki görselleri inceleyiniz. Engelliler için ülkemizde yapılan çalışmaların nedenleri ve sonuçları üzerinde tartışınız. Toplumdaki engelli bireyler için yapılabilecekler üzerine beyin fırtınası yapınız.
Ülkemizde engeli bulunan vatandaşların daha kolay bir hayat sürebilmeleri, insanlığın vermiş olduğu haklardan yararlanabilmeleri ve iş hayatına katılarak bir şeyler başarabilmeleri örnek olarak gösterilmiştir.
Çalışmalar sonucunda bu insanlar daha rahat haklarından yararlanabilmiş, ulaşımları kolaylaşmış ve iş hayatını atılarak yeteneklerinin farkına varabilmişlerdir.
Bu insanların hayata kazandırılması birçok yeteneğin de topluma kazandırılması demektir.
4. Sınıf Demokrasi ve İnsan Hakları ATA Yayıncılık Ders Kitabı Sayfa 110 Cevapları
Etkinlik
Soru: Kamusal alanların ve mekânların engelliler için erişilebilir olması, bilgi ve iletişim teknolojisinin altyapısının geliştirilmesi “Engelli Haklarına İlişkin Sözleşme” kapsamında devletlerin yükümlülükleri arasında yer almaktadır. Ülkemizde engelli ve yaşlı yurttaşların kamusal alanlardan ve mekânlardan yararlanmaları konusunda sınıf içerisinde fikirler üreterek bir proje geliştiriniz. Bu konuda öğretmenlerinizden, uzman kişilerden yardım alabilirsiniz. Proje çalışmanızı tamamladıktan sonra konuyla ilgili sivil toplum kuruluşları ve yerel yönetimlerle projenin yaşama geçirilmesi için görüşmeler yapınız.
Cevap :
Engellilerin sürüp rahatça içerisinden inebilecekleri araçlar ayrıca özellikle yatalak olan hastaların taşınabilmesini kolaylaştıran taşıma aparatları yapılabilir.
DEĞERLENDİRME
1.Toplumsal yaşamda hangi bireyler dezavantajlı gruplar olarak görülmektedir? Bu gruplardaki insanların özellikleri nelerdir? Yazınız.
Toplumsal yaşamda yaşlılar, fiziksel veya zihinsel engelli olan kişiler, işsizler bir gün mahkumlar ve sabıkası olanlar dezavantajlı gruplar olarak görülmektedir.
Bu kişiler diğer kişilerin sahip olduğu maddi güce sahip olmadıkları ve fiziksel olarak her şeye gücü yetmedikleri için bu şekilde görülürler.
Ayrıca diğer insanların çalışabildiği işlerde çalışamamaları onları dezavantajlı gruplara dahil eder.
Bizlere ve devlete düşen bu insanların imkanlarını artırarak onları hayata dahil etmek ve içlerindeki becerileri ortaya çıkararak hayatı kazandırmaktır.
2.Dezavantajlı grupların toplumsal yaşama etkin şekilde katılımını sağlamak için diğer bireylere ne gibi görevler düşmektedir? Düşüncelerinizi yazınız.
Dezavantajlı olarak görülen grupların toplumsal yaşama etkin bir şekilde katılmaları için hepimize görevler düşmektedir.
Bunun için herkesin yapması gereken bilinçlenmek ve empati yaparak onları hiçbir şekilde incitmemektir.
Fiziksel farklılıkları olan kişilere bakmakla bile incitme yapılmamalı onlara yardım ederken kendi istekleri varsa yardım etmeli ve kalplerini kırmadan öncelik vermeliyiz.
Onlara Saygın bir şekilde yaklaştığımızda ve öncelik tanıdığımızda içlerindeki becerilerin ortaya çıkarak topluma kazandırılmaları mümkün olacaktır.
“4. Sınıf Demokrasi ve İnsan Hakları Kitabı Sayfa 108-109-110 ATA Yayıncılık” konusunu videolu bir şekilde izleyebilir ve dinleyebilirsiniz.
4. Sınıf Demokrasi ve İnsan Hakları Kitabı Barış İçinde Yaşasın Çeşitlilik Metni Etkinlik CevaplarıSayfa 105, 106, 107
4. Sınıf Demokrasi ve İnsan Hakları Kitabı Barış İçinde Yaşasın Çeşitlilik Metni Etkinlik Cevapları
4. Sınıf Demokrasi ve İnsan Hakları Kitabı Sayfa 105-106-107
“4. Sınıf Demokrasi ve İnsan Hakları Kitabı Sayfa 105-106-107 ATA Yayıncılık”
Hazırlık Çalışması
Soru: Aşağıda verilen basın haberini okuyup görseli inceleyiniz. Okuduğunuz metinden ve incelediğiniz görselden ne yönde etkilendiğinizi sınıf içeresinde arkadaşlarınızla tartışınız.
Antakya Medeniyetler Korosu’ndan Başkent’te Konser
Hatay Valiliğinin öncülüğünde Başkent’te düzenlenen “Hatay Günleri” etkinliğinde, üç semavi din ve altı mezhebin mensuplarından oluşan Antakya Medeniyetler Korosu tarafından konser verildi. Antakya Medeniyetler Korosu, farklı meslek gruplarının bir araya gelmesi ile de dikkati çekiyor. Koroda imamlar, hemşireler, kuyumcular, öğretmenler, öğrenciler, emekliler, serbest meslek sahibi sanatçılar ve üç semavi dinin mensupları yer alıyor. Koro Şefi Yılmaz Özfırat, Hatay’ın çok farklı bir şehir olduğunu, üç farklı mezhebe ev sahipliği yaptığını vurgulayarak “Bugün hepiniz konser sonrası bu kapıdan çıkarken Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olduğunuz için bir kez daha kendinizle gurur duyacaksınız.” diye konuştu. Konserde farklı dil ve lehçelerde söylenen ilahi ile türkülerden oluşan bir repertuvar sunan Antakya Medeniyetler Korosu, izleyenlere unutulmaz bir akşam yaşattı.
Kısa Cevap :
Aşağıdaki görsel ve okuduğumuz Metin bana farklılıklara karşı saygıyı ve ve farklılıkları gerektiğinde bir bütün haline gelebileceğini düşündürmüştür.
Uzun Cevap :
Hepimizin insan olmanın gereği olarak farklı din, farklı kültür ve farklı düşünce yapılarına sahibiz.
Milli kültürümüz ve devletimiz bizi bir arada tuttuğu için ortak değerlerimiz sebebiyle gerektiğinde birleşmeli ve farklılıklarımıza saygı duyarak ülkemizi güçlendirmeliyiz.
Farklılıkların insanları böldüğü değil zenginleştirdiği bilincine varırsak çok büyük mesafeler kat edebiliriz.
Aşağıdaki görsel ve metinde bana bu durumu hatırlatmış ve bu bilinci desteklemiştir.
4. Sınıf Demokrasi ve İnsan Hakları ATA Yayıncılık Ders Kitabı Sayfa 106 Cevapları
Etkinlik
Soru: Sınıf mevcudunu dikkate alarak gruplara ayrılınız. Grup olarak toplumda yaşanmış veya yaşanabilecek sosyal dışlama ve ayrımcılıkla ilgili birer senaryo yazınız, yazdığınız senaryoya uygun canlandırmalar yapınız.
Doğuştan yürüme engeli bulunan Ali arkadaşları tarafından dışlanıyor ve hayatın içerisine istediği gibi dahil olamıyordu.
Hayata tutunmaya çalışırken sürekli iteklenmesi ve kabul edilmemesi onda büyük acılar uyandırıyordu.
Engelliler haftasında öğretmenin de teşvikiyle çocuklara büyük bir farkındalık için tiyatro oyunları düzenlendi.
Çocuklar kendilerini de başına böyle bir şey gelebileceğini ve kendilerinin de yürüme engeli bulunabileceğini öğrendiklerinde Büyük bir şaşkınlık geçirdiler.
Çocuklara kendi farklılıkları hakkında bilgiler verildi ve bu farklılıklar da suistimal edilirse nasıl kendilerini kötü hissedecekleri düşündürüldü.
Çocuklar bu hareketlerinden dolayı çok utandılar. Nasıl hareket etmeleri gerektiğini öğrendiler.
Büyük farkındalık hayatlarının her alanında onlara önder oldu.
DEĞERLENDİRME
1.Sosyal dışlamaya ve ayrımcılığa neden olan ön yargılar nelerdir? Bu yargıların toplumsal barışı ve huzuru nasıl etkilediğini yazınız.
Önyargı bir kimse veya bir şeyle ilgili olarak belirli bir şart, olay ve görüntülere dayanarak önceden edinmiş olumlu veya olumsuz yargı peşin fikir demektir.
Ön yargı kişinin taraf tutma biçimidir ve büyük hatalara sebep olabilir.
Sosyal dışlama ve ayrımcılıkta olan ön yargılar da o kişilerin farklı, uğursuz veya kötü olduğu görüşleridir.
Halbuki bu düşüncelerin hiçbir dayanağı ve kanıtı yoktur.
Ne yazık ki bu yargılar toplumsal barışı ve huzuru olumsuz yönde etkilemekte insanlar arasında kavga bir gün nefret ve kötü olayların meydana gelmesini sağlamaktadır.
Dışarı insanlar da ya psikolojileri bozularak hayattan kopmakta ya da işlerinde büyüyen bu nefretle büyük hatalar yapabilmektedir.
Halbuki yapılması gereken bu tür farklılıkları kucaklayarak saygı ve sevgi içerisinde yaşamaktır
2.Toplumsal barışın, millî birlik ve beraberliğin korunması için yapılabilecekleri açıklayınız.
Toplumsal barışın, milli birlik ve beraberliğin korunması için beraber ve Birlik olmanın ne kadar önemli olduğu dikkate alınmalıdır.
Kişi farklı fikirlere karşı saygılı bir birey olarak yetiştirilmeli ve farklılıkları zenginlik olarak görmeye alışmalıdır.
Ayrışmanın sadece zarar getirdiğini ve toplumu yıkmaya sebep olabileceğini göz ardı etmemeli kişi, dini, dili ve kültürel özellikleri sebebiyle aşağılanmamalıdır.
İnsanlar birbirine karşı saygı, sevgi çerçevesinde yaşamalı ve bu bilince gelecek nesillere de aşılamaya çalışmalıdır.
3.Ülkemizde sosyal dışlama ve ayrımcılık en çok hangi konularda olmaktadır? Bunu önlemek için bireylere hangi görevler düşmektedir? Düşüncelerinizi yazınız.
Ülkemizde ne yazık ki sosyal dışlama ve ayrımcılık farklı fiziksel görünüşlere sahip olan, ailesi veya kökeni itibariyle farklı bir ırka mensup olan, farklı bir dine inanan ve ekonomik olarak sıkıntıda olan kişilere karşı olmaktadır.
Bunların hepsi insanlık onurunu zedeleyen ve insanlığa yakışmayan hareketlerdir.
Bu davranışların hepsini önlemek gerekmektedir.
Bunu önlemek için insanların bilinçlenmesi ve empati yeteneğini kazanarak kendilerinin de eksikliklerini görmeleri gerekmektedir.
Ayrışmanın getireceği kötülüklerin farkında olarak birleşmeyi ve insanların elinde olmayan sebeplerle asla yargılamaması gerektiği bilincine varılmalıdır.
4.Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak başka bir ülkede yaşadığınızı düşününüz. O ülke vatandaşlarının size nasıl davranmasını beklerdiniz? Açıklayınız.
Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak başka bir ülkede yaşadığımı düşündüğümde ,kendimi çok yalnız ve farklı hissedeceğimi düşünüyorum.
O insanların belirli kuralları ve kültürleri vardır.
Benim farklı inanış ve kültürlerime karşı saygılı olmalarına, beni benimsemelerini, saygı duymalarını ve onlara göre hata olan bazı davranışlarımı hoşgörü ile karşılamalarını isterdim.
Benim bu şekilde hoşgörü ve saygıyla karşılanmayı beklediğim gibi bizler de başka ülkenin vatandaşı olan insanlara karşı saygı ve hoşgörü ile davranmalı onları benimseyerek adapte olmalarına yardımcı olmalıyız.
“4. Sınıf Demokrasi ve İnsan Hakları Kitabı Sayfa 105-106-107 ATA Yayıncılık” konusunu videolu bir şekilde izleyebilir ve dinleyebilirsiniz.
4. Sınıf Demokrasi ve İnsan Hakları Kitabı Toplumsal Cinsiyet Eşitliğinin Sağlanmasında Sorumluluk Üstlenmek Metni Etkinlik CevaplarıSayfa 102, 103, 104
4. Sınıf Demokrasi ve İnsan Hakları Kitabı Toplumsal Cinsiyet Eşitliğinin Sağlanmasında Sorumluluk Üstlenmek Metni Etkinlik Cevapları Sayfa 102, 103, 104
4. Sınıf Demokrasi ve İnsan Hakları Kitabı Sayfa 102-103-104
“4. Sınıf Demokrasi ve İnsan Hakları Kitabı Sayfa 102-103-104 ATA Yayıncılık”
Hazırlık Çalışması
Soru: Aşağıda, Türkiye İstatistik Kurumunun Mart 2021’de yayımladığı “İstatistiklerle Kadın, 2020” raporundan bazı maddeler verilmiştir. Bu maddelerden hareketle, ülkemizde kadınların yaşadıkları sorunların çözümü için devlet kurumlarının ve sivil toplum kuruluşlarının neler yapmaları gerektiği konusunu arkadaşlarınızla tartışınız.
• 15 ve daha yukarı yaştaki istihdam edilen kadınların oranı %28,7 iken erkeklerde bu oran %63,1 olmuştur.
• 2019 yılında çalışma hayatında kalma süresi kadınlarda 19,1 yıl, erkeklerde 39 yıl olarak gerçekleşmiştir.
• Türkiye Büyük Millet Meclisi verilerine göre; 2020 yılında 584 milletvekili içerisinde kadın milletvekilinin sayısının 101, oran olarak da %17,3 olduğu tespit edilmiştir.
Bu rapora baktığımız zaman Bu maddelerden hareketle ülkemizdeki kadınların iş dünyasında çok fazla aktif olamadıklarını görmekteyiz.
Bunu nedenleri tespit edilmeli çalışmak isteyen ve çalışmak istemeyen kadınlara kolaylıklar sağlanmalıdır.
Çocukları ve eviyle ilgilenip evde belirli zamanlarda iş hayatında olmak isteyen kadınlara kolaylıklar sağlanmalı kendisi çalışmayı teşvik edilmekle beraber üzerindeki yüklerde hafifletilmelidir.
Evde kendisini zorlamayacak kolay işler verilmeli ve çalışmak isteyen kadınlara da destek verilerek çocuk bakımı ev sorumlulukları konusunda yardımda bulunulmalıdır.
Bu şekilde kadının istekleri doğrultusunda yardımda bulunarak mağduriyete giderilmeli ve istekleri doğrultusunda karşılık verilmelidir.
4. Sınıf Demokrasi ve İnsan Hakları ATA Yayıncılık Ders Kitabı Sayfa 104 Cevapları
Etkinlik
Soru: Toplumsal cinsiyet eşitliği ile ilgili verilen bilgilerden hareketle ülkemizde ya da çevrenizde yaşanan bazı olumsuz durumlarda toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanabilmesi için yapılabilecekleri yazınız.
Toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanması için kadınların yükü azaltılmalıdır.
Çalışmak isteyen kadınlara ev, çocuk gibi sorumlulukları konusunda destekler ve kolaylıklar sağlanmalıdır.
Geçim konusunda zorlanan ancak ev hanımı olmak ve çocukları ile ilgilenmek isteyen hanımlara da kolaylıklar sağlanmalı gerekirse maddi destekte bulunulmalıdır.
Şiddetin önlenmesi için annelerin yükü hafifletilerek çocukları ile daha kaliteli ve güzel vakit geçirilmesi sağlanmalı, toplumda çocuklara yönelik şiddetin azaltılarak gelecek nesilleri nesillerin şiddetten uzak bir toplum olması amaçlanmalıdır.
Şiddet görmeden yetişen bireylerin şiddete karşı maillerinin az olduğu ve çözüm yolu olarak konuşulan çocukların ileride de bunu devam ettikleri görülmektedir.
Bu yüzden bir yandan sağlıklı bireyler yetiştirilmeli bir yandan da şiddete karşı önlemler alınarak kadınların güvenliği sağlanmalıdır.
Şiddete karşı caydırıcı cezalar getirilmelidir.
Etkinlik
Soru: Sınıf mevcudunu dikkate alarak gruplar oluşturunuz. Toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanması için çeşitli devlet organları ve sivil toplum kuruluşları tarafından hazırlanan afişleri, bilgi teknolojilerinden yararlanarak araştırınız. Siz de grup hâlinde özgün bir düşünceden yola çıkarak bir afiş çalışması yapınız. Başarılı bulunan afişleri okul panolarında sergileyiniz.
Cevap :
“4. Sınıf Demokrasi ve İnsan Hakları Kitabı Sayfa 102-103-104 Cevapları”
DEĞERLENDİRME
1.Cinsiyet ve toplumsal cinsiyet kavramları arasında nasıl bir fark vardır? Düşüncelerinizi yazınız.
Cinsiyet, Bir canlının doğuştan genetik olarak kazandığı cinsel üremeye yönelik özelliklerinin toplamıdır.
Toplumsal cinsiyet ise kadın veya erkek olmaya toplumun ve kültürün yüklediği anlamlar ve beklentilerdir.
Kadınlık mı erkekliğin toplumsal olarak kurulan, öğrenilen ve beklenilen kalıpları manasına gelmektedir.
Bu yüzden toplumsal cinsiyet kavramı yani kadına ve erkeğe yüklenen görevler zihinlerde değiştirilmeli ve bir adalet sistemine dayandırılarak haksızlıklar giderilmeye çalışılmalıdır.
2.Türkiye’nin de taraf olarak imzalamış olduğu Kadınlara Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Önlenmesi Sözleşmesi’nin amacı hakkında düşüncelerinizi yazınız.
“Kadınlara Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Önlenmesi Sözleşmesi ” sözleşmeyi imzalayan devletlerin kadınları yönelik ayrımcılığının tüm şekillerini önlemek, kadınların toplumsal hayattaki yaşantılarını iyileştirmek, toplumsal cinsiyet ilişkileri ve cinsiyeti dayalı baskıları kaldırmak amacıyla imzalanmıştır.
Bu sözleşme Birleşmiş Milletler düzeyindeki 9 temel insan hakları sözleşmesinden bir tanesidir.
Bu sözleşme 1979 yılında BM genel kurulu tarafından kabul edilmiştir. 1981 yılında 20 ülkenin onaylaması ile yürürlüğe girmiş 1985 yılında Türkiye tarafından imzalanmıştır.
3.Toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanması için toplumdaki bireylere düşen sorumluluklar nelerdir? Maddeler hâlinde yazınız.
