İstiklâl Marşı’nı sınıfta okuyunuz. Marşımızı okurken neler hissettiğinizi açıklayınız.

2. Sınıf Türkçe İstiklâl Marşı’nı sınıfta okuyunuz. Marşımızı okurken neler hissettiğinizi açıklayınız. konusunu kısaca ve uzun ele alacağız.


İstiklâl Marşı’nı sınıfta okuyunuz. Marşımızı okurken neler hissettiğinizi açıklayınız. konusu ile ilgili kısaca bir yazı örneği ;


Cevap :
İstiklal Marşı’nı okurken şehitlerimizin gösterdiği kahramanlıkları, bu ülkenin asıl düşmanların elinden kurtarıldığını düşünerek hem gururlandım hem mutlu oldum hem de hüzünlendim.


Our Score

Anneniz veya babanız için bir şiir yazınız.

2. Sınıf Türkçe Anneniz veya babanız için bir şiir yazınız. konusunu kısaca ve uzun ele alacağız.


Anneniz veya babanız için bir şiir yazınız. konusu ile ilgili kısaca bir yazı örneği ;


Cevap :
KORUYUCULARIMIZ
Hep seversiniz bizi
Bizim sizi sevdiğimiz gibi
Ağlasak  bizle ağlarsınız
Gülsek bizle gülersiniz
Ebeveyn derler size
Bizler ise koruyucu meleklerimiz deriz size


Our Score

Nasreddin Hoca’nın bir fıkrasını öğrenip defterinize yazınız.

2. Sınıf Türkçe Nasreddin Hoca’nın bir fıkrasını öğrenip defterinize yazınız. konusunu kısaca ve uzun ele alacağız.


Nasreddin Hoca’nın bir fıkrasını öğrenip defterinize yazınız. konusu ile ilgili kısaca bir yazı örneği ;


Cevap :

Parayı Veren Düdüğü Çalar

Çocuklar, pazara gelen Nasreddin Hoca’nın etrafını sarmış. “Hoca, bana düdük al!” demiş biri. “Bana da, bana da!” demiş bir diğeri.
Diğerleri de sırayla:
– Ben de düdük isterim!
– Bir tane de bana!, demişler.
İçlerinden sadece biri Nasreddin Hoca’ya düdük parası vermiş. Hoca, parayı alıp pazara gitmiş.
Hoca, akşam pazardan dönünce çocuklar etrafını sarmış. Her biri düdüğünü istemiş. Cebinden bir düdük çıkaran hoca, parayı veren çocuğa vermiş.
Diğer çocuklar hep bir ağızdan bağırmış:
– Hani bizim düdüğümüz?
Nasrettin Hoca gülerek,
– Parayı veren düdüğü çalar, demiş.


Our Score

“Anne hakkı ödenmez.” sözünden ne anlıyorsunuz?

2. Sınıf Türkçe “Anne hakkı ödenmez.” sözünden ne anlıyorsunuz? konusunu kısaca ve uzun ele alacağız.


“Anne hakkı ödenmez.” sözünden ne anlıyorsunuz? konusu ile ilgili kısaca bir yazı örneği ;


Cevap :
Annelerimiz bizi bu dünyaya getirmek için dokuz ay bizi karınların da taşımışlardır. Her zaman bizler için uğraşmışlardır. Sevgilerini eksik etmemişlerdir. Bundan dolayı anne hakkı ödenmez derler.


Our Score

Nasreddin Hoca, denince aklınıza neler geliyor?

2. Sınıf Türkçe Nasreddin Hoca, denince aklınıza neler geliyor? konusunu kısaca ve uzun ele alacağız.


Nasreddin Hoca, denince aklınıza neler geliyor? konusu ile ilgili kısaca bir yazı örneği ;


Cevap :
İnsanları hem güldürüp hem de ders veren biri geliyor. Yaptığı davranışlarla insanlara yanlış bildiklerini veya öğüt vermeyi amaçlamıştır.


Our Score

Çiçeklerin yaşamımızdaki önemini aile büyüklerinizden yardım alarak araştırınız.

2. Sınıf Türkçe Çiçeklerin yaşamımızdaki önemini aile büyüklerinizden yardım alarak araştırınız. konusunu kısaca ve uzun ele alacağız.


Çiçeklerin yaşamımızdaki önemini aile büyüklerinizden yardım alarak araştırınız. konusu ile ilgili kısaca bir yazı örneği ;


Cevap :
Çiçekler bizlerin hayatlarına renk katar aynı zaman da nefes almamızı sağlarlar.
Çiçekler dünyanın en önemli üreticiler olarak tanımlayabiliriz. Hem bizlere oksijen olurlar hem de böceklere besin özelliği taşımaktadırlar. Arıların çiçeklerde ki polenleri alıp bal üretmesi gibi faydaları vardır.


Our Score

7. Sınıf Türkçe Özgün Yayınları Sayfa 126-127

7. Sınıf Türkçe Ders Kitabı Ankara Okuma Metni Cevapları Sayfa 126, 127


Ankara Okuma Metni Cevapları


7. Sınıf Türkçe Özgün Yayınları Ders Kitabı Sayfa 126 Soruları ve Cevapları


Söz yumağının düğümünü Ankara’da açalım ve Ankara’yı konuşalım.

Ankara ve çevresinin tarihi, zamanımızdan üç bin yıl ötelere, tarih öncesi çağlara kadar uzanır. Hititler, Frigler, Galatlar, Bizanslılar, sonunda da Selçuklu ve Osmanlı Türkleri ile Ankara, devir devir yüzyılları
kucaklar. Ankara adı üzerine söylenen efsane ve hikâyeler pek çok. Biz birkaçını sıralayalım: Önce Ankara adının “Anker” yani “gemi çapası”ndan geldiği söylenir ve denir ki…

Bir zamanların bu bölgeye hâkim Frigya Kralı Midas’a rüyasında bir ses “Durma, kalk! Topraklarında
bir gemi çapası ara! Onu bulduğun yerde bir şehir kur. Bu şehir sana mutluluk getirecek…” der. Sevinçle
uyanan Midas, ülkesinin her yönüne adamlar salar, gemi çapasını aramalarını emreder, sonunda bir gün
Ankara Kalesi’nin olduğu tepelerde çapa bulunur. Kısa zamanda burada bir şehir kurarak adını “Anker”
yahut “Ankira” kor. Gemi çapası da uzun yıllar bu şehrin tapınağında saklanır.


Cevap :  7. Sınıf Türkçe Ders Kitabı 126-127. Sayfa Cevapları Özgün Yayınları konusunda siz değerli öğrencilerimiz için soru bulunmamaktadır. Okuma metnini bir iki defa okumanızı öğretmen olarak tavsiye ederiz.


“7. Sınıf Türkçe Özgün Yayınları Ders Kitabı Cevapları”

 

Our Score

7. Sınıf Türkçe Özgün Yayınları Sayfa 98-99

7. Sınıf Türkçe Ders Kitabı Güler Yüz Okuma Metni Cevapları Sayfa 98, 99


Güler Yüz Okuma Metni Cevapları


7. Sınıf Türkçe Özgün Yayınları Ders Kitabı Sayfa 98 Soruları ve Cevapları


Asık suratlı insanlardan hoşlanır mısınız, desem tabii bana gülersiniz. Zaten ben de biraz gülmeniz için söze böyle başladım. Güler yüze ve gülmeye dair olan bu konuşmayı asık suratla dinlemenizi istemem tabii. Konuşurken söze başladığınız sırada karşınızdakinin kaşlarını çattığını, asık bir suratla sizi dinlediğini görürseniz konuşmak hevesiniz kırılır. Lafı kısa kesip bu tatsız sohbeti bir an önce bitirmeye bakarsınız. Bir de karşınızdakinin sizi güler yüzle dinlediğini, hatta araya biraz da tatlı söz karıştırarak sohbete renk verdiğini görecek olsanız konuştukça konuşacağınız gelir

Zaten öyledir. Güler yüz her şeyden önce insana cesaret verir. Çünkü güler yüzlü insanlar her kusuru hoş gören, affeden insanlardır. Dünyada ilk adımlarını yeni atmaya başlamış bir çocuğa herkes güler yüzle bakar. Onun her kusuru yapabileceğini ve bütün bu kusurların affedilmeye layık olduğunu önceden kabul ettiğimiz için çocuk karşısında gülümser bir yüz takınırız. Olgun insanlar yalnız çocuklara değil, herkese affedici, kusura pek aldırmayıcı bir yüzle bakarlar. Bu dünya, öyle çatık kaşla dolaşmaya,şunun bunun kalbini kırmaya değer bir dünya değildir. Onun için güler yüzlü insanlar arasında yaşayanların hayatı daha tatlı geçer. (…)

Hayatı iyi karşılamanın sırrını bulabilmek için her şeyden önce gülümsemeyi öğrenmeli. Belki siz de
bilirsiniz: Her hadiseyi güler yüzle karşılayan bir adama, “Eh… Hayatta muvaffak olduğun için sen tabii
daima gülersin. Ama biz öyle miyiz ya?” demişler. Adam, bir kere daha gülmüş, “Yanılıyorsunuz hem de
çok yanılıyorsunuz. Ben hayatta muvaffak olduğum için gülmüyorum. Tam tersine! Güldüğüm için hayatta muvaffak oluyorum.” demiş. Bu söz, boşuna söylenmiş bir söz değildir. İçinde bilinmesi gereken
bir hakikat saklı.


Cevap :  7. Sınıf Türkçe Ders Kitabı 98-99. Sayfa Cevapları Özgün Yayınları konusunda siz değerli öğrencilerimiz için soru bulunmamaktadır. ancak okuma metnini bir iki defa okumanızı tavsiye ederiz.


“7. Sınıf Türkçe Özgün Yayınları Ders Kitabı Cevapları”

 

Our Score

7. Sınıf Türkçe Özgün Yayınları Sayfa 68-69

7. Sınıf Türkçe Ders Kitabı Muhteşem Kut’ül Amare Zaferi Okuma Metni Cevapları Sayfa 68, 69


Muhteşem Kut’ül Amare Zaferi Okuma Metni Cevapları


7. Sınıf Türkçe Özgün Yayınları Ders Kitabı Sayfa 68 Soruları ve Cevapları


Heyecanlıydı Ali,
Öğretmeni ödev vermişti, Kut’ül Amâre Zaferi’ni anlatacaktı.
Salih Dede’yi buldu kütüphanesinde.
Merakla sorunca o muhteşem zaferi, ihtiyar adam hüzünle gülümsedi, anlatmaya başladı:
Kut’ül Amâre, Dicle Nehri kıyısında kasabaydı o zamanlar. Basra Körfezi’nin kuzeyinde, Bağdat’ın
güneyinde…
İngilizler göz dikmişlerdi Osmanlı topraklarındaki zenginliğe.
Bin türlü bahaneyle savaş çıkapı aldılar yanlarına Hint birliklerini. Büyük bir orduyla işgal ettiler.
Basra’yı, Kut’ül Amâre’ye dayandılar. 1914 sonbaharıydı.
Albay Nureddin Bey’le yiğit askerler Kut’ül Amâre’yi savundular ölümüne.
Ama… Bitti savaş malzemesi.
Şehit oldu Mehmetçikler.
25 Eylül 1915’te düştü Kut’ül Amâre. İngilizlere göre, nazlı Bağdat’ı artık almak kolaydı.
Mağluptu Osmanlı kuvvetleri, işi bitmişti düşmana göre.
Ama hesap edememişlerdi bizim cesaretimizi, yiğitliğimizi.
Selmân-ı Pâk’ta mevzilendi Osmanlı yiğitleri.


Cevap : 7. Sınıf Türkçe Ders Kitabı 68-69. Sayfa Cevapları Özgün Yayınları konusunda siz değerli öğrencilerimiz için soru bulunmamaktadır. İyi dersler dileriz.


“7. Sınıf Türkçe Özgün Yayınları Ders Kitabı Cevapları”

 

Our Score

7. Sınıf Türkçe Özgün Yayınları Sayfa 39-40-41-42-43

7. Sınıf Türkçe Ders Kitabı Sol Ayağım Okuma Metni Cevapları Sayfa 39, 40, 41, 42, 43


Sol Ayağım Okuma Metni Cevapları


7. Sınıf Türkçe Özgün Yayınları Ders Kitabı Sayfa 39 Soruları ve Cevapları

Annem, bana ayağımla A harfini çizmeyi öğrettikten sonra bütün alfabeyi hemen hemen aynı yolla
öğretmeye koyuldu. Kendisine mucizevi bir biçimde sunulan fırsatı değerlendirmeye ve benim, dünyanın geri kalanı ile konuşarak olmuyorsa yazılı olarak iletişim kurmama yardım etmeye karar vermişti.
Onun bu işe koyulması ile ilgili hatırladıklarım gayet net. Ev işleri ile çok meşgul olmadığı günlerde,
beni ön taraftaki yatak odasına götürür ve bana birbiri ardına harfleri öğretmek için saatlerini harcardı.
Bir parça tebeşir ile her harfi yere yazardı. Sonra bir silgi ile onları silerdi ve bu harfleri bana hafızamdan,
ayak parmaklarımın arasında tuttuğum tebeşirle yeniden yazdırırdı. İkimiz için de zor bir işti bu. Genellikle, gelip bir sözcüğü doğru yazıp yazmadığımı görmesi için inlediğimde, o akşam yemeğini hazırlıyor olurdu.

Yanlış yazmışsam unlu elleri ile yere diz çöker, bana doğrusunu gösterirdi. Yazmayı öğrendiğim
ilk şeyin ad ve soyadımın baş harfleri olduğunu hatırlıyorum: “C.B.”. Gerçi sık sık karıştırır, “B”yi “C”den
önce yazardım. Ne zaman biri bana adımı sorsa bir parça tebeşir alıyor ve büyük havayla “C.B.” yazıyordum.
Çok geçmeden yalnızca iki baş harf yerine tam adımı yazmayı öğrendim.

Bunu yapmayı başardığımda kendimle büyük gurur duymuştum. Kendimi oldukça önemli hissetmiştim.
Artık altı yaşındaydım ve sırf kendi adımı yazmaktan sıkılmıştım. Başka bir şey yapmak istedim,
daha büyük bir şey. Ama yapamıyordum çünkü okuyamıyordum. Tek bildiğim Jim’in (Cim) bunu yapabildiğiydi, Tony (Toni) de yapabiliyordu, Mona (Mona) ve Peter (Pitır) da. Sanırım kıskanıyordum.


Cevap : 7. Sınıf Türkçe Ders Kitabı 39-40-41-42-43. Sayfa Cevapları Özgün Yayınları konusunda siz değerli öğrencilerimiz için soru bulunmamaktadır. Ancak çıkabilecek sorulara karşı metni bir iki defa okumanızı tavsiye ederiz.


“7. Sınıf Türkçe Özgün Yayınları Ders Kitabı Cevapları”

 

Our Score
error: Content is protected !!