Ortaokul 8. SınıfTürkçe Hecce Yayıncılık Ders KitabıMetin Etkinlik ve Sayfa Cevapları
Ortaokul 8. Sınıf Türkçe dersi, öğrencilerin dil bilgisi ve metin yorumlama becerilerini geliştirmeyi amaçlayan önemli bir derstir. Bu kapsamda, 8. Sınıf Türkçe Ders Kitabı, öğrencilerin dil zenginliğini artırmak için çeşitli metinler, etkinlikler ve alıştırmalar içerir. Hecce Yayıncılık tarafından hazırlanan Ortaokul 8. Sınıf Türkçe Hecce Yayıncılık kitabı, öğrencilerin dil bilgisi kurallarını öğrenmeleri, kelime dağarcıklarını geliştirmeleri ve metinleri etkili bir şekilde analiz etmeleri için titizlikle hazırlanmıştır.
“8. Sınıf Türkçe Hecce Yayıncılık Ders Kitabı Cevapları”
Kitapta yer alan metinler ve sorular, öğrencilerin eleştirel düşünme becerilerini geliştirmelerine katkıda bulunur. Ancak, kimi zaman 8. Sınıf Türkçe Hecce Yayıncılık Metin Etkinlik Cevapları gibi kaynaklara ihtiyaç duyulabilir. Bu cevaplar, öğrencilerin etkinlikleri doğru bir şekilde yapmalarına ve sorulara uygun cevaplar vermelerine rehberlik eder.
Öğrencilerin kitapta yer alan 8. Sınıf Türkçe Sayfa Cevapları üzerinden eksiklerini gidermesi ve kendilerini değerlendirmesi, onların daha başarılı bir öğrenim süreci geçirmelerini sağlar. Sonuç olarak, 8. Sınıf Türkçe Hecce Yayıncılık Ders Kitabı Cevapları, öğrencilerin anlamadıkları noktalarda yol gösterici bir araç olabilir ve onların Türkçe dil becerilerini daha üst seviyelere taşımasına yardımcı olabilir.
“8. Sınıf Türkçe Hecce Yayıncılık Ders Kitabı”
8. Sınıf Türkçe Hecce Yayıncılık Ders Kitabı Cevapları Sayfa6, 7, 8, 9, 10, 11, 12, 13, 14, 15, 16, 17, 18, 19, 20, 21, 22, 23, 24, 25, 26, 27, 28, 29, 30, 31, 32, 33, 34, 35, 36, 37, 38, 39, 40, 41, 42, 43, 44, 45, 46, 47, 48, 49. Sayfa Cevapları aşağıda yer almaktadır.
Ortaokul 8. Sınıf Türkçe KitabıTürk Plastik Sanatları Metni Etkinlik CevaplarıSayfa 90, 91, 92, 93, 94, 95, 96, 97
8. Sınıf Türkçe Kitabı Türk Plastik Sanatları Metni Etkinlik Cevapları
8. Sınıf Türkçe Kitabı Sayfa 90, 91, 92, 93, 94, 95, 96, 97 arasında yer alan Ortaokul 8. Sınıf Türkçe Kitabı Türk Plastik Sanatları Metni etkinlikleri, öğrencilerin sanatın çeşitli yönlerini keşfetmelerine olanak tanımaktadır. 8. Sınıf Türkçe Hecce Yayıncılık Kitabı içinde yer alan bu metin, Türk plastik sanatlarının tarihsel gelişimini ve toplum üzerindeki etkilerini kapsamlı bir şekilde ele alır. Sayfa 90-91’de öğrencilerden Türk plastik sanatlarıyla ilgili araştırmalar yaparak sunum hazırlamaları istenmektedir. Bu çalışma, sanat tarihi hakkında bilgi edinmelerini sağlarken, sunum becerilerini de geliştirmektedir.
“8. Sınıf Türkçe Kitabı Sayfa 90-94-95-96-97 Hecce Yayıncılık”
Metnin devamında, sayfa 92-97’de yer alan etkinlikler, öğrencilerin sanat eserlerini analiz etmelerini ve yaratıcı düşünmelerini teşvik etmektedir. Forum MEB 8. Sınıf Türkçe Ders Kitabı Cevapları çerçevesinde, sanat eserlerinin incelenmesi, öğrencilerin duygusal ifadelerini yazılı hale getirmeleri açısından önemli bir fırsat sunar. Ayrıca, sayfa 94-95’teki karşılaştırma etkinlikleri, farklı sanat formlarını anlamalarına yardımcı olurken, sayfa 96-97’deki yaratıcı yazma etkinlikleri, öğrencilerin hayal gücünü kullanmalarını desteklemektedir. Böylece, 8. Sınıf Türkçe Kitabı Sayfa 90-94-95-96-97 Hecce Yayıncılık kapsamındaki bu etkinlikler, öğrencilerin sanata olan ilgilerini artırmakta ve yaratıcılıklarını geliştirmektedir.
8. Sınıf Türkçe Kitabı Sayfa 90-94-95-96-97
Soru : Türk sanatları denilince aklınıza hangi sanat türleri geliyor? Bunlarla ilgili
bilgilerinizi sınıfta arkadaşlarınızla paylaşınız.
Kısa Cevap :
Türk sanatları denilince aklıma hat sanatı, minyatür, ebru, çini, halı dokuma ve tezhip gibi sanat türleri geliyor. Hat sanatı, yazının estetik bir biçimde sunulmasıdır ve Osmanlı döneminde oldukça gelişmiştir. Minyatür, kitap süslemelerinde kullanılan küçük boyutlu resimleme sanatıdır.
Ebru, su üzerinde yapılan kağıt süsleme sanatıdır ve renklerin suya dalgalandırılmasıyla oluşturulur. Çini, seramik yüzeylere uygulanan renkli sırlardan oluşan bir sanattır. Halı dokuma, Türk kültürünün önemli bir parçası olup her bölgenin kendine özgü desenleri ile dikkat çeker.
Tezhip ise, altın ve renkli boyalarla yapılan kitap süsleme sanatıdır. Bu sanatlar, Türk kültürünün ve estetik anlayışının önemli örneklerini yansıtır.
Uzun Cevap :
Türk sanatları, zengin kültürel geçmişimizin bir yansımasıdır. Hat sanatı, Arap alfabesinin estetik yazımını içermektedir. Osmanlı döneminde gelişen bu sanat dalı, sanatçının yeteneğini yansıtır.
Minyatür, küçük boyutlu resimleme sanatıdır ve tarihi olayları betimlemek için kullanılır. Ebru, su üzerinde yapılan kağıt süsleme sanatıdır; renkli boyaların dalgalandırılmasıyla oluşur. Çini, seramik üzerine uygulanan, çeşitli renklerdeki sırlardan oluşur ve İznik çinileri ile tanınır. Halı dokuma, her bölgenin kendine özgü desenleriyle dikkat çeker.
Tezhip, el yazması eserlerin süslenmesi için kullanılan altın ve renkli boyalarla yapılan bir sanattır. Bu sanat türleri, Türk kültür ve sanatının derinliğini gösterirken, estetik anlayışımızı da yansıtır.
Soru : Metindeki önemli bilgi, düşünce ve olayları daha sonra hatırlamak amacıyla metni not alarak okuma stratejisine uygun şekilde okuyunuz.
Bunun için metni türünün özelliklerine ve noktalama işaretlerine dikkat ederek sessiz okuyunuz. Sessiz okuma sırasında metinde önemli gördüğünüz bölümleri defterinize not ediniz. Okumanın ardından notlarınızı arkadaşlarınızın notlarıyla karşılaştırınız.
Cevap : Verilen metni dikkatli bir şekilde bir kaç defa okuyunuz.
8. Sınıf Türkçe Hecce Yayıncılık Ders Kitabı Sayfa 94 Cevapları
1. ETKİNLİK
Soru : Okuduğunuz metindeki kullanımlarından hareketle aşağıdaki kelimeleri, anlamları ile eşleştiriniz.
Cevap :
musiki → e. Müzik
ehlîleştirme → ç. Evcilleştirme
hâlis → g. Saf
heybe → a. At, eşek vb. binek hayvanlarının eyeri üzerine geçirilen veya omuzda taşınan, içine öteberi koymaya yarayan, kilim veya halıdan yapılmış iki gözlü torba
figür → f. Resim ve heykel sanatlarında varlıkların biçimi
mabet → h. İçinde ibadet edilen yapı; tapınak, ibadethane
vakıf → b. Bir hizmetin gelecekte de yapılması için belli şartlarla ve resmî bir yolla ayrılarak bir topluluk veya bir kimse tarafından bırakılan mülk
tecessüs → c. Kendini ilgilendirmeyen şeyleri belli etmeden öğrenmeye çalışma
1. ETKİNLİK
Soru : Aşağıdaki soruları metne göre cevaplayınız.
1. Hayvan figürlü eserler hangi adla anılmaktadır?
Cevap : Hayvan figürlü eserler “hayvan üslubu” adıyla anılmaktadır.
2. Türkler yerleşik hayata geçtiklerinde sanat anlayışlarında ne gibi bir değişiklik olmuştur?
Cevap : Türkler yerleşik hayata geçtiklerinde, katı maddeleri, taşı, tahtayı, camı ve çiniyi daha büyük bir zevkle işlemeye başlamışlardır. Bu, sanatın kalitesinin ve çeşitliliğinin artmasına neden olmuştur.
3. Yazar neden tarihî eserleri korumanın vatanı korumak kadar önemli olduğunu söylemektedir?
Cevap : Yazar, tarihî eserlerin bir milletin kültürel mirasını ve kimliğini oluşturduğunu belirtmektedir. Bu eserlerin korunması, geçmişin ve kültürel değerlerin gelecek nesillere aktarılması açısından vatanın korunmasıyla eşdeğer bir öneme sahiptir.
4. Okuduğunuz metinden Türk plastik sanatları ile ilgili neler öğrendiniz? Açıklayınız.
Cevap : Türk plastik sanatları, katı ve yumuşak maddelerin işlenmesiyle ortaya çıkan çeşitli sanat dallarını kapsamaktadır. Halı dokuma, minyatür, ebru, çini gibi sanat türleri, Türk kültürünün zenginliğini ve estetik anlayışını yansıtmaktadır. Ayrıca, yerleşik hayata geçişle birlikte Türkler, sanat anlayışlarını geliştirerek daha çeşitli ve estetik eserler ortaya koymuşlardır.
5. Millî Eğitim Temel Kanunu’nun, Türk kültür eserlerinin mana ve değerinin Türk milletinin bütün fertlerine öğretilmesini istemesinin nedeni ne olabilir? Düşüncelerinizi sözlü olarak ifade ediniz.
Cevap : Millî Eğitim Temel Kanunu’nun bu isteği, kültürel mirasın korunması ve aktarılması amacı taşımaktadır. Türk kültür eserlerinin değeri ve anlamı, ulusun kimliğinin ve birliğinin korunmasına katkı sağlar. Bu nedenle, genç nesillerin bu eserlerin kıymetini bilmesi, toplumsal hafızanın canlı tutulması ve kültürel devamlılık açısından son derece önemlidir.
8. Sınıf Türkçe Hecce Yayıncılık Ders Kitabı Sayfa 95 Cevapları
3. ETKİNLİK
Soru : Okuduğunuz metnin konusunu ve ana fikrini aşağıya yazınız.
Cevap :
Metnin konusu, Türk plastik sanatlarının zenginliği ve tarihî eserlerin korunmasının önemi üzerine odaklanmaktadır.
Ana fikir ise, Türk sanat eserlerinin kültürel değerinin bilinmesi ve korunması gerektiğidir. Sanat eserleri, bir milletin kültürel kimliğini oluşturan önemli unsurlardır ve bu eserlerin gelecek nesillere aktarılması esastır.
4. ETKİNLİK
Soru : Cümlelerin altını çizmek, kelimeleri koyu veya italik yazmak, renklendirmek, farklı punto ya da font kullanmak metindeki önemli bölümleri vurgulamak için başvurulan yöntemlerdir. Okuduğunuz metinde bazı cümleler koyu, bazıları ise altı çizili şekilde yazılmıştır.
Sizce bu bölümler dışında metindeki hangi bölümler koyu ya da altı çizili şekilde yazılmalıydı? Metnin üzerinde işaretleyerek gösteriniz.
Cevap :
İstanbul’da fetihten sonra Türklerin vücuda getirdikleri eski eserleri gören yerli, yabancı herkes, onlara hayran olmaktan kendini alamaz.
Türkler yerleşik medeniyete geçince, bu medeniyetin temeli olan katı maddeyi, taşı, tahtayı, camı, çiniyi daha büyük bir zevkle işlemişlerdir.
5. ETKİNLİK
Soru : Aşağıdaki cümleleri ögelerine ayırınız.
Cevap :
Bu eserlerden pek büyük bir kısmı yanmış, yıkılmış, kaybolmuş, yabancıya gitmiştir.
Özne: Bu eserlerden pek büyük bir kısmı
Yüklem: yanmış, yıkılmış, kaybolmuş, gitmiştir
Belirtili Nesne: yabancıya
Her okulun Türk sanat eserlerinin resimlerini, planlarını, maketlerini gösteren müzeleri olmalıdır.
Özne: Her okulun Türk sanat eserlerinin resimlerini, planlarını, maketlerini gösteren müzeleri
Yüklem: olmalıdır
Bu eserlerden hareket edilerek yeni yeni eserler vücuda getirilebilir.
Özne: Yeni yeni eserler
Yüklem: vücuda getirilebilir
Belirtili Nesne: bu eserlerden hareket edilerek
Avrupalılar bizim eserlerimizdeki motifleri kullanarak modalar icat etmişlerdir.
Özne: Avrupalılar
Yüklem: icat etmişlerdir
Belirtili Nesne: modalar
Belirtili Nesne: motifleri
Zarf Tümleci: kullanarak
Plastik sanat eserlerini incelemenin en pratik yolu onların benzerini yapmaktır.
Özne: Plastik sanat eserlerini incelemenin en pratik yolu
Yüklem: yapmaktır
Belirtili Nesne: onların benzerini
En güzel sanat eseri modellerinin çoğaltılması da bir kültür çalışmasıdır.
Özne: En güzel sanat eseri modellerinin çoğaltılması
Yüklem: bir kültür çalışmasıdır
8. Sınıf Türkçe Hecce Yayıncılık Ders Kitabı Sayfa 96 Cevapları
Bu akşam şehre dönüyormuş. : (Burada nesne bulunmamaktadır.)
Soru : Cümledeki nesnelerin cümlenin anlamını nasıl etkilediğini aşağıya yazınız.
Cevap :
Cümledeki nesneler, cümlenin anlamını derinleştirir ve cümleye özgüllük katar.
Malını vurgulayarak, zenginlik ve züğürtlük arasındaki tezatı belirginleştirir.
Cezasını kullanarak, akılsızlıkla ilişkili bir sonuç ortaya koyar, ceza kavramını somutlaştırır.
Doğru söyleyeni kullanmak, gerçeğin toplumdaki karşılığını ve toplum normlarına meydan okuyan bir durumu ifade eder.
Hesap cümlede bir belirsizliği ifade ederek, genel bir durumu temsil eder.
Yalnızlığıma ifadesi, kişinin duygusal durumunu ifade ederek, yalnızlığın ağırlığını vurgular.
Etkinliği kelimesi, belirli bir görevi veya sorumluluğu ortaya koyarak, cümlenin aciliyetini artırır.
7. ETKİNLİK
Soru : Yukarıdaki cümlelerde bulunan fiillerin altlarını çiziniz. Fiiller arasındaki farkı söyleyiniz. Hangi cümlede işi yapan bellidir? Söyleyiniz.
Cevap :
a) Geziye gitti. cümlesinde, altı çizili fiil gitti’dir. Bu cümlede işi yapan bellidir. “O (gitti)” ifadesi gizli özne olarak düşünülür. Yani, bu cümlede hareketi gerçekleştiren kişi açık ya da gizli olarak bilinir.
b) Geziye gidildi. cümlesinde altı çizili fiil gidildi’dir. Bu cümlede işi yapan belli değildir; edilgen bir yapı vardır. Yani, fiilin kim tarafından yapıldığı belirtilmemiştir.
Soru : Aşağıdaki fiilleri cümle içinde kullanınız.
Cevap :
yaz-: Her sabah günlüğüme bir şeyler yazarım.
sev-: O kitabı çok seviyor.
oku-: Bu hafta sonu yeni bir roman okuyacağım.
bil-: Bu konuyu çok iyi bilir.
bak-: Camdan dışarıya uzun uzun baktı.
başla-: Ders çalışmaya yarın erkenden başlayacağım.
8. Sınıf Türkçe Hecce Yayıncılık Ders Kitabı Sayfa 97 Cevapları
Soru : Aşağıdaki fiillerin kök ya da gövdelerine -(i)l veya -(i)n eklerinden birini ekleyerek cümle içinde kullanınız.
Cevap :
yaz-: Bu metin henüz yazılmadı.
sev-: O şarkı herkes tarafından çok sevildi.
oku-: Kitap kısa sürede okundu.
bil-: Bu konu herkes tarafından bilinir.
bak-: Çanta masanın üstüne dikkatlice bakıldı.
başla-: Projeye dün başlanıldı.
Soru : Fiiller ek aldıktan sonra cümlelerde anlam bakımından nasıl bir farklılık oluşmuştur? Aşağıya yazınız.
Cevap :
Fiiller, -il ve -in eklerini aldıklarında edilgen bir anlam kazanır. Yani, cümlede işin kimin tarafından yapıldığı belirtilmez, işin kendisi önem kazanır. Örneğin:
“yaz-“ fiili, “yazılmak” haline geldiğinde, yazma işini kimin yaptığı belirtilmez, sadece yazma eyleminin gerçekleştiği ifade edilir.
“sev-“ fiili, “sevilmek” haline geldiğinde, işin öznesi pasif duruma geçer ve sevme eyleminin başkası tarafından yapıldığı belirtilir.
Bu ekler, fiillerin anlamını edilgen hale getirir ve işi yapanın önemli olmadığı bir vurgu oluşturur.
8. ETKİNLİK
Soru : Sınıfınızda “tarihî eserlerimizi korumak” konulu bir konuşma yapınız.
Konuşmanızda yaratıcı konuşma stratejisini uygulayınız. Bu stratejiyi uygulayabilmek için bir önceki arkadaşınızın anlattıklarını dikkatlice dinleyiniz. Arkadaşlarınızın söylediklerinden hareketle konuşarak konuya farklı bir bakış açısı geliştirerek konuşmanızı tamamlayınız. Konuşmalarınızda yabancı dillerden alınmış, dilimize henüz yerleşmemiş kelimelerin Türkçelerini kullanmaya özen gösteriniz.
Kısa Cevap :
Tarihî eserlerimiz, milletimizin geçmişini ve kültürünü yansıtan değerli miraslardır. Bu eserleri korumak, gelecek nesillere aktarmak ve kültürel kimliğimizi sürdürebilmek için çok önemlidir.
Yabancı kelimeler yerine Türkçemizi kullanarak kendi dilimize sahip çıkmamız da bu kültürel korunmanın bir parçasıdır.
Uzun Cevap :
Arkadaşlarımın da belirttiği gibi tarihî eserler, sadece taş ve tuğladan yapılmış yapılar değil, aynı zamanda bir milletin geçmişini, kültürünü ve kimliğini yansıtan çok önemli değerlerdir.
Bu eserleri korumak, aslında kendi kimliğimize sahip çıkmaktır. Tarihî eserlerin korunması, sadece fiziksel olarak onların bakımı ve onarımıyla sınırlı değil; aynı zamanda bu eserlerin önemini ve değerini bilmek, farkındalık oluşturmakla da ilgilidir.
Eğer bu eserler yok olursa, köklerimizle olan bağımız da kopar. Ayrıca, dilimiz de bu kültürel mirasın bir parçasıdır. Türkçemizi doğru kullanmak ve yabancı kelimelerden uzak durarak kendi dilimize sahip çıkmak da kültürel mirasımıza katkıda bulunur. Hepimizin bu konuda üzerine düşeni yapması gerekiyor. Gelin, tarihî mirasımızı koruyalım ve dilimizi yaşatalım.
9. ETKİNLİK
Soru : Okuduğunuz metindeki yazarın “Vatan çıplak topraktan ibaret değildir. Bir milletin asıl vatanı yarattığı kültür eserleridir.” sözünden hareketle defterinize “kelime ve kavram havuzundan seçerek yazma” yöntemini kullanarak hikâye edici veya bilgilendirici bir metin yazınız.
Bu amaçla konuyla ilgili aklınıza gelen kelime ve kelime gruplarını kâğıtlara yazınız. Arkadaşlarınızın yazdığı kâğıtlarla kendi kâğıtlarınızı bir masada toplayarak kavram havuzu oluşturunuz. Metninizi oluşturduğunuz kavram havuzundan yararlanarak yazınız. Metninizi gözden geçirirken varsa metninizdeki yazım, noktalama hatalarını ve anlatım bozukluklarını düzeltiniz. Yazdığınız metni sınıfta arkadaşlarınıza okuyunuz.
Kısa Cevap :
Kültür bir milletin en büyük hazinesidir. Bu hazineyi korumak, tarihî eserlerimize sahip çıkmakla mümkündür. Tarihî eserler, bir ülkenin ruhunu ve geçmişini yansıtan aynalardır.
Uzun Cevap :
Vatan sadece toprak değildir; aynı zamanda üzerinde yaşanmışlıkları, hikâyeleri ve kültürüyle bir milletin kalbini taşıyan bir değerdir.
Bir milletin gerçek vatanı, sadece coğrafi sınırları değil, yüzyıllar boyunca oluşturduğu kültürel eserlerdir. Her bir cami, saray, köprü ya da çeşme, geçmişten bugüne taşıdığımız birer hatıradır. Bir gün, tozlu bir şehir sokaklarında yürürken eski bir yapının önünde durdum.
Tarihî dokusuyla zamana meydan okuyan bu yapı, bana bir şeyler fısıldıyordu. Eski zamanların izlerini, yaşanmış hayatları, orada kurulan dostlukları… O anda anladım ki, vatanı sadece taşlardan ibaret görmek büyük bir yanılgıdır. Vatan, milletin kültürel mirasını, anılarını ve değerlerini içinde barındıran bir bütünlüktür.
Bu nedenle, her bir tarihî eser, bizim için korunması gereken kutsal bir emanet gibidir. Eğer bu mirası koruyamazsak, köklerimizden kopmuş oluruz. Bu yüzden, hepimiz bu eserlere sahip çıkmalı ve onları geleceğe taşımalıyız.
Ortaokul 8. Sınıf Türkçe Kitabı2. Ünite Ölçme ve Değerlendirme CevaplarıSayfa 82, 83, 84, 85, 86, 87
8. Sınıf Türkçe Kitabı 2. Ünite Ölçme ve Değerlendirme Cevapları
8. Sınıf Türkçe Kitabı Sayfa 82, 83, 84, 85, 86, 87 Cevapları, öğrencilere bu sayfalarda yer alan soruların çözümleriyle yardımcı olmaktadır. Bu bölümde yer alan sorular, dil bilgisi ve okuma-anlama becerilerini geliştirmeye yönelik etkinlikler içerir. Ortaokul 8. Sınıf Türkçe Kitabı 2. Ünite Ölçme ve Değerlendirme Cevapları, ikinci ünite sonunda öğrencilerin konuyu ne kadar anladığını ölçmek için düzenlenen testlerin cevaplarını sağlar ve böylece öğrencilere sınavlara hazırlık imkanı sunar.
“8. Sınıf Türkçe Kitabı Sayfa 82-83-84-85-86-87 Hecce Yayıncılık”
Forum MEB 8. Sınıf Türkçe Hecce Yayınları Ders Kitabı, Türkçe dersinde kullanılacak önemli bir kaynaktır ve öğrencilerin dil becerilerini geliştirirken aynı zamanda dilin inceliklerini anlamalarına yardımcı olur. 8. Sınıf Türkçe Kitabı Sayfa 82-83-84-85-86-87 Hecce Yayıncılık, Hecce Yayıncılık’ın yayımladığı bu bölümde, metin inceleme ve dil bilgisi soruları ile öğrencilere kapsamlı bir öğrenme süreci sunulmaktadır.
8. Sınıf Türkçe Kitabı Sayfa 82-83-84-85-86-87
KUŞ BAKIŞI
Acıkmış bir martının sana doğru bakışı değil, muhabbet kuşunun bakışı da değil. Iııh, omzuna konmak isteyen bir papağanın bakışından da söz etmiyorum. Yüksek bir yerden aşağıya doğru bütün genişliği içine alabilecek şekilde bakmaya “kuş bakışı” denir. Bir yerin kuş bakışı görünüşünün kâğıt üzerine kabaca çizimine “kroki” adı verilir. Yakın çevremizi kâğıt üzerinde gösterebilmek için kroki ve plandan yararlanırız. Okulumuzun, evimizin, sokağımızın, mahallemizin ya da semtimizin, kuş bakışı görüşünün küçültülerek, ölçüsüz olarak düzlem üzerine çizilmesine, kroki denir.
Krokide geometrik şekiller, semboller ve çizgiler kullanabiliriz. Kroki, günlük yaşantımızda çok sık kullandığımız çizimdir. Bu çizimler, ana hatlarıyla ölçmeden yapılır. Krokiye ölçek konulmaz. Uzunluklar göz kararı belirtilir. Önemli yerler şematik olarak gösterilir. Krokinin çizildiği kâğıdın bir köşesine kuzey- güney doğrultusunu gösteren bir ok konulur. Kroki, okulumuzun çevresini, mahallemizi, köyümüzü tanımada yardımcı olur.
Ayrıca aradığımız bir adresi bulmak için de krokiden yararlanırız. Bir arkadaşımıza evimizin yerini basit bir kroki çizerek tarif edebiliriz. Sınıfımızın, okul bahçesinin, odamızın ve sokağımızın durumunu da kroki ile gösterebiliriz.(…)
Asena MERİÇ
Gökyüzü Şarkı Söyler mi?
(Kısaltılmıştır.)
Soru : Aşağıdaki soruları “Kuş Bakışı” adlı metne göre cevaplayınız.
1. Kuş bakışı ve kroki nedir?
Cevap: Kuş bakışı, yüksek bir yerden aşağıya doğru geniş bir alanı kapsayan bir bakış şeklidir. Kroki ise, bir yerin kuş bakışı görünüşünün ölçüsüz ve kabaca çizimidir. Yakın çevremizi kâğıt üzerinde göstermek için kullanılan bir yöntemdir.
2. Krokilerden nasıl yararlanabiliriz?
Cevap: Krokilerden, çevremizi tanımak, bir adresi bulmak ya da bir yerin basit bir tarifini vermek için yararlanabiliriz. Ayrıca, okul, ev, mahalle gibi yerleri krokiyle gösterebiliriz.
3. Kroki çizerken hangi şekiller kullanılabilir?
Cevap: Kroki çizerken geometrik şekiller, semboller ve çizgiler kullanılabilir. Bu şekiller, ana hatlarıyla göz kararı çizilir ve ölçü kullanılmaz.
8. Sınıf Türkçe Hecce Yayıncılık Ders Kitabı Sayfa 83 Cevapları
Soru : Aşağıdaki cümleleri, harf ile verilen düşünceyi geliştirme yollarıyla eşleştirerek harfleri yay ayraçların içine yazınız.
Cevap :
(d) Tanımlama – İsmin önüne gelerek onu niteleyen veya belirten sözcüklere sıfat denir.
(c) Örnekleme – Türkçemize sahip çıkan birçok şairimiz var: Yunus Emre, Ziya Gökalp, Ömer Seyfettin vb.
(b) Karşılaştırma – Ömer Seyfettin olay hikâyesi, Sait Faik Abasıyanık ise durum hikâyesi yazmıştır.
(a) Sayısal verilerden yararlanma – 2021 yılı verilerine göre Türkiye’nin okuma oranının 180 ülke arasında 140. sırada olduğu açıklandı.
Soru : Aşağıdaki cümlelerde boş bırakılan yerlere uygun geçiş ve bağlantı ifadelerini yazınız.
Cevap :
Dün akşam misafirliğe gitti oysaki bizi sinemaya götürecekti.
Yirmi beş yıllık mesleğim sona erdi başka bir deyişle emekli oldum.
Ankara’dan dönmeden önce son olarak kitapçılara uğrayacağım.
Konuşmama ilk olarak kendimi tanıtmakla başlayacağım.
Çiçekleri severim özellikle kır çiçeklerini.
Soru : Aşağıdaki çoktan seçmeli soruları cevaplayınız.
1. Gözyaşları gibi ulu dağlardan
Enginden engine çağlayan sular
Derin derin derelerden dönerek
Arayıp aslını ağlayan sular.
Altı çizili dizede başvurulan söz sanatı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Abartma B) Benzetme C) KişileştirmeD) Konuşturma
Cevap : C) Kişileştirme
2. Kayalar arasındaki dik ve dar bir patikadan inince Kızılkeçili deresiyle karşılaştık. İki sırtın birleştiği dar boğazda kayadan kayaya atlayarak köpüren sular, kulakları dolduran büyük bir gürültü çıkarıyordu. Suyun kenarındaki dar yolda, çok kere taştan taşa atlayarak yürümeye başladık. Kâh derenin kıyısına iniyor, kâh tekrar sırta tırmanarak beyaz köpüklü çağlayanlara yüksekten bakıyorduk.
Bu parçada kullanılan anlatım biçimleri hangileridir?
A) Açıklama-Tartışma B) Betimleme-Öyküleme C) Tartışma-Betimleme D) Öyküleme-Açıklama
Cevap : B) Betimleme-Öyküleme
8. Sınıf Türkçe Hecce Yayıncılık Ders Kitabı Sayfa 84 Cevapları
3. Dünya üzerinde ne kadar insan varsa o kadar da kişilik vardır. Nasıl her insanın dış görünüşü farklıysa iç dünyası ve kişiliği de farklıdır. Aynı durum iki kardeş arasında da gözlenebilir. Kardeşimde her zaman mantık ön plandadır. Herhangi bir konuda karar vermeden önce uzun uzun düşünür. Ben ise sabırsız yapımdan dolayı hemen karar veririm ve genellikle de hata yaparım.
Bu parçada kullanılan düşünceyi geliştirme yolu aşağıdakilerden hangisidir?
A) Benzetme B) ÖrneklemeC) Tanık gösterme D) Tanımlam
Cevap : B) Örnekleme
4. Sinema da tiyatro gibi sanatın bir türüdür. Ancak sinemanın izleyicisi, tiyatro izleyicisinden daha fazladır. Bunun nedeni sinemanın olanaklarının daha geniş olmasıdır. Sinemada uçsuz bucaksız çöller, balta girmemiş ormanlar, dağ zirveleri… gözünüzün önüne serilir.
Bu parçada karşılaştırılan kavramlar, aşağıdakilerden hangisinde doğru verilmiştir?
A) Göller-ormanlar B) Sinema-görsel sanatlar C) Ormanlar-dağlar D) Sinema-tiyatro
Cevap : D) Sinema-tiyatro
5. Batuhan Öğretmen, cümlenin ögeleri konusunu anlattıktan sonra öğrencilerine bir çalışma kâğıdı hazırlamıştır. Çalışma kâğıdını kontrol ederken bir öğrencisinin yanlış yaptığını belirlemiştir.
1. Bisiklet sürerken kelebeklerle yarışmıştık. ✔
2. Kapadokya gezisine katıldık. ✔
3. Bu sabah seni aradım. ✔
4. Bana ömrüm boyunca
unutamayacağım bir masal anlattı. ✔
Öğrenci, kaç numaralı cümlenin ögesini yanlış bulmuştur?
A) 1 B) 2 C) 3 D) 4
Cevap : D) 4
8. Sınıf Türkçe Hecce Yayıncılık Ders Kitabı Sayfa 85 Cevapları
6. “Ben atımdan inerek bu ihtiyarın elini öptüm.” cümlesinde bulunmayan öge, aşağıdakilerden hangisidir?
A) Dolaylı tümleçB) Nesne C) Özne D) Zarf tümleci
Cevap : A) Dolaylı tümleç
7. “Limana girdiğimiz vakit, şehre çıkmak isteyen yolcuların kâğıtlarına bakmak için birkaç subay geldi.” cümlesinin öznesi, aşağıdakilerden hangisidir?
A) Limana girdiğimiz vakit
B) Kâğıtlarına bakmak için
C) Şehri çıkmak isteyen yolcular D) Birkaç subay
Cevap : D) Birkaç subay
8. Osman Hamdi Bey’in “İstanbul Hanımefendisi” tablosu, Avusturya’nın başkenti Viyana’da açık artırmayla satıldı.
Yukarıdaki cümleyi ögelerine ayıran öğrenciler öge dizilimini labirente yerleştireceklerdir. Öge dizilimini doğru yapan öğrenci kimdir?
A) Ayşe B) Emrah C) Gizem D) İrem
Cevap : D) İrem
8. Sınıf Türkçe Hecce Yayıncılık Ders Kitabı Sayfa 86 Cevapları
9. “Üç tarafı ambarlı büyük kilerin tavanına kancalı büyük çiviler takılmıştı.” cümlesinin ögeleri, aşağıdakilerden hangisinde doğru verilmiştir?
A) Dolaylı tümleç-nesne-yüklem
B) Dolaylı tümleç-özne-yüklem C) Özne-dolaylı tümleç-nesne-yüklem
D) Zarf tümleci-özne-yüklem
Cevap : C) Özne-dolaylı tümleç-nesne-yüklem
DEPREM SONRASINDA YAPILACAKLAR
Güvenli bir yer bulun.
Sağlığınızı kontrol edin.
Bulunduğunuz yerin hasar kontrolünü yaptırın.
Küçük yangınlara müdahale edin.
Acil çıkış yollarının güvenli olup olmadığını kontrol edin.
İhtiyacı olanlara ilk yardım uygulayın.
Afet çantanızı yanınıza alarak bina dışı toplanma alanına gidin.
Artçı sarsıntı olma ihtimaline karşı en az 48 saat eve girmeyin, güvenli bir yerde bekleyin.
10. Verilen broşüre göre deprem sonrasındaki hangi davranışımız yanlış olur?
A) Deprem sonrasında küçük de olsa yangın çıkmışsa müdahale etmem, itfaiyeyi ararım.
B) İhtiyacı olanlara ilk yardım uygularım.
C) Afet çantasını yanıma alarak bina dışı toplanma alanına giderim.
D) Artçı sarsıntı olma ihtimaline karşı en az 48 saat eve girmem, güvenli bir yerde beklerim.
Cevap : A) Deprem sonrasında küçük de olsa yangın çıkmışsa müdahale etmem, itfaiyeyi ararım.
8. Sınıf Türkçe Hecce Yayıncılık Ders Kitabı Sayfa 87 Cevapları
Soru : Âşık Veysel’in “Orman yurdun temelidir / Nesillerin evvelidir / Her sanatın ilkeli’dir / Ormandaki varlığa bak” dörtlüğünden ve bu temada edindiğiniz bilgilerden yararlanarak doğa sevgisi konulu bir bilgilendirici metin yazınız.
Kısa Cevap :
Doğa, insanın yaşam kaynağıdır ve nesiller boyu süregelen varlığımızın temelidir. Âşık Veysel’in dizeleri, ormanın doğa ile insan arasındaki derin bağı simgelediğini vurgular.
Ormanlar, sanatın ve yaşamın ilham kaynağıdır; bu yüzden doğaya sevgiyle yaklaşmak ve onu korumak, geleceğimizin güvencesidir.
Uzun Cevap :
Doğa, insana yaşamını sürdürebilmesi için gerekli olan her şeyi sunar: temiz hava, su, yiyecek ve huzur. Âşık Veysel, “Orman yurdun temelidir” diyerek doğanın, özellikle ormanların hayatımızdaki vazgeçilmez yerini ifade etmiştir. Ormanlar sadece ekolojik dengeyi korumakla kalmaz, aynı zamanda sanatın ve kültürün ilham kaynağıdır. Her yaprak, her ağaç bir sanat eseridir ve doğaya duyduğumuz sevgi, onu koruma sorumluluğunu da beraberinde getirir.
Doğa sevgisi, insanın çevresine duyduğu saygıyı ve bağlılığı gösterir. Doğayı sevmek, ona zarar vermemek ve onu gelecek nesillere miras bırakmak demektir. Ormanlar, nesiller boyunca var olan bu dünyanın en eski tanıklarıdır. Sanatın ilkeli olan ormanlar, her zanaatın ve bilimin temelinde yer alır. Doğaya zarar vermeden yaşamak, hem bireysel hem de toplumsal bir sorumluluktur.
Doğa ile kurduğumuz bu bağ, sadece insana değil, tüm canlılara fayda sağlar. Ormanların korunması, iklim değişikliğiyle mücadelede en etkili yöntemlerden biridir. Bu yüzden doğaya sevgiyle yaklaşmalı, onu sahiplenmeli ve sürdürülebilir bir yaşam için elimizden geleni yapmalıyız.