7. Sınıf Din Kültürü Gün Yayıncılık Kitabı Sayfa 30-31

7. Sınıf Din Kültürü Kitabı Gün Yayıncılık Bir Sure Tanıyorum: Nâs Suresi ve Anlamı Cevapları Sayfa 30, 31


Bir Sure Tanıyorum: Nâs Suresi ve Anlamı Cevapları


7. Sınıf Din Kültürü Gün Yayıncılık Sayfa 30-31


Soru : Nâs suresinin anlamını dikkate alarak yukarıdaki şemayı ve surenin vermek istediği mesajı arkadaşlarınızla değerlendiriniz.


Kısa Cevap : “Nâs suresinin anlamını dikkate alarak yukarıdaki şemayı ve surenin vermek istediği mesajı değerlendiriniz.” ile ilgili kısa cevabı için tıklayınız.

Uzun Cevap :

Yukarıdaki şema nas suresinin Bir nevi maddeler halinde açıklanması olup sıralaması gereken şeyleri ifade etmiş ve insanları büyük zarar veren vesvese ve vesvese vericilerden, insanlara kötülük yapan insan ve cinlerin çevreden Allah’a sığınarak insanların güvende olması amaçlanmış ve bizleri sevmemiz gereken şeyler ifade edilmiştir.

NAS SURESİ TÜRKÇE MEALİ

Rahmân ve Rahîm olan Allah´ın adıyla
De ki: “Cinlerden ve insanlardan; insanların kalplerine vesvese veren sinsi vesvesecinin kötülüğünden, insanların Rabbine, insanların Melik’ine, insanların İlah’ına sığınırım.”



 

Our Score

7. Sınıf Din Kültürü Gün Yayıncılık Kitabı Sayfa 96

7. Sınıf Din Kültürü Kitabı Gün Yayıncılık Okuma Metni Veda Hutbesi Cevapları Sayfa 96


Okuma Metni Veda Hutbesi Cevapları


7. Sınıf Din Kültürü Gün Yayıncılık Sayfa 96 Cevapları


Hz. Peygamber (s.a.v.), Veda Hutbesi’nde Allah’a (c.c.) hamd ve senadan sonra kendisini dinleyen yüz bini aşkın Müslüman’a şöyle seslendi: “Ey insanlar! Bilmiyorum, belki de bugünden sonra burada sizinle bir daha buluşamayacağım. Allah’ın rahmeti, bugün sözümü işitip onu iyice kavrayanların üzerine olsun! Benim bu sözlerimi burada bulunanlar bulunmayanlara bildirsin. Olabilir ki bildirilen kimse burada bulunandan daha iyi anlar ve itaat eder.
Ey insanlar! Biliniz ki Rabb’iniz birdir, atanız da birdir. Bütün insanlar Âdem’den gelmiş, Âdem de topraktan yaratılmıştır. Arap’ın Arap olmayana, Arap olmayanın Arap’a, beyazın siyaha, siyahın da beyaza hiçbir üstünlüğü yoktur. Allah katında üstünlük ancak takva iledir. Biliniz ki bu şehriniz Mekke, bugününüz arefe ve bu ayınız zilhicce nasıl mukaddes ve dokunulmaz ise mallarınız ve canlarınız da aynı şekilde dokunulmazdır. Cahiliye Devri’ndeki her türlü ribâ (faiz) kaldırılmıştır, ayağımın altındadır.
Fakat anaparanız sizindir. Ne haksızlık edin ne de haksızlığa uğrayın. Kaldırdığım ilk faiz, amcam Abbas b. Abdülmuttalib’in faizidir. Cahiliye Devri’nin kan davaları da kaldırılmıştır. Kaldırdığım ilk kan davası, akrabalarımdan Rebîa b. Hâris b. Abdülmuttalib’in oğlu Âmir’in kan davasıdır.
Ey insanlar! Kadınların haklarına riayet etmenizi ve bu hususta Allah’tan korkmanızı tavsiye ederim. Siz kadınları Allah’ın emaneti olarak aldınız. Onların namus ve iffetini Allah adına söz vererek helal edindiniz. Dikkat edin! Sizin kadınlar üzerinde hakkınız olduğu gibi onların da sizin üzerinizde hakları vardır. Sizin onlar üzerindeki hakkınız iffet ve namuslarını korumalarıdır. Kadınların sizin üzerinizdeki hakları geleneklere uygun biçimde yiyecek ve giyeceklerini sağlamanızdır. Kadınlar hususunda Allah’tan korkun ve onlara en iyi şekilde davranın.
Ashabım! Bugün şeytan sizin şu topraklarınızda yeniden hâkimiyet kurma ümidini ebediyen kaybetmiştir. Fakat size yasakladığım şeyler dışında küçük gördüğünüz şeylerde şeytana uyarsanız bu da onu sevindirir ve cesaret verir. Sözümü iyi dinleyin ve muhafaza edin. Müslüman, Müslüman’ın kardeşidir. Bir Müslüman’ın malı, rızası olmadan diğer bir Müslüman’a helal olmaz. Sakın zulmetmeyin…
Kimin yanında bir emanet varsa onu sahibine iade etsin. Rabb’iniz olan Allah’tan sakının, ona kulluk edin. Beş vakit namazınızı kılın. Ramazan ayında oruç tutun, hac ibadetini yerine getirin, mallarınızın zekâtını gönül hoşluğuyla verin. Yöneticilerinize, Allah’ın kitabına uydukları sürece itaat edin ve böylece Rabb’inizin cennetine girin. Benden sonra küfre ve sapkınlığa düşüp birbirinizin boynunu vurmayın. Benden sonra hiçbir peygamber gelmeyecektir. Ey müminler! Size iki emanet bırakıyorum. Onlara sımsıkı sarıldığınız takdirde bir daha asla yolunuzu şaşırmazsınız. Bunlar Allah’ın kitabı Kur’an’la Peygamberi’nin sünnetidir.”
Vâkıdî, Kitabu’l- Meğâzî, C 3, 361-365; İbn-i Hişam, es-Sîretü’n-Nebeviyye, C 4, s. 345-346.
(Özetlenip alınmıştır.)


Cevap : 7. Sınıf Din Kültürü Gün Yayıncılık Sayfa 96 Cevapları konusunda siz değerli ziyaretçilerimiz için soru bulunmamaktadır. Sizlere tavsiyemiz gelebilecek sorulara karşın okuma metnini bir iki defa okumanızdır. İyi  dersler dileriz.



 

Our Score

7. Sınıf Din Kültürü Gün Yayıncılık Kitabı Sayfa 49

7. Sınıf Din Kültürü Kitabı Gün Yayıncılık Okuma Metni Cevapları Sayfa 49


Okuma Metni Cevapları


7. Sınıf Din Kültürü Gün Yayıncılık Sayfa 49 Cevapları


Alevilik-Bektaşilik geleneğinde, Kurban Bayramı başta olmak üzere yılın belli mevsimlerinde çeşitli nedenlerle kurban kesilir. Adak kurbanı, ziyaret yerlerine giderken kesilen ziyaret kurbanı, muharrem ayında kesilen şükür kurbanı, Hakk’a yürüyen (ölen) kişinin affı için kesilen dâr kurbanı, yol kardeşliği (müsahiplik) sözü verilirken kesilen müsahiplik kurbanı bunlardan bazılarıdır.
Alevi-Bektaşi kültürüne mensup olanlar; kurbanlarının etini, ihtiyaç sahiplerine, akraba ve komşulara dağıtırlar. Cemlerde kesilen kurbanların etleri dualandıktan sonra “rıza lokması” olarak dağıtılır. Kurban kesilirken aşağıda yer alan Kurban Tığlama (kesme) duası yapılır:
“Bismillâhi Allâhü ekber, tekbir Allâhü ekber, tekbir Allâhü ekber, kurban-ı Halîl (Bu kurbanı Halil İbrahim Peygamber’in kestiği kurban niyetiyle kesiyorum.), fermân-ı Celîl (Allah’ın emri olduğu için kesiyorum.), tığ-ı Cebrâil (Cebrail’in İbrahim Peygamber’e getirdiği kurban niyetiyle kesiyorum.), itaat-ı İsmail (İsmail’in, babası İbrahim’e ettiği itaati hatırlamak ve ona uymak için kesiyorum.) bismillâhi Allâhü ekber, Allâhü ekber, lâ ilâhe illallâhu vallahu ekber, Allâhü ekber ve lillâhi’l-hamd (Kendisinden başka ilah olmayan,
hamt kendisine mahsus olan Allah’a ibadet etmek niyetiyle kesiyorum.).” Kurban kesildikten sonra şöyle dua edilir:
“Kurbanlarınız kabul, muratlarınız hâsıl ola. Dergâh-ı izzetine yazılmış ola. Dildeki dileklerinize, gönüldeki muratlarınıza vasıl ola. Kurbanlarınız kazaya kalkan, belaya bekçi ola.
Duası bizden, kabulü de Allah’tan ola. Gerçeğe Hu…”
(Mehmet KIZILGÖZ, Gülbank-Alevilikte Dua, s. 70.)


Cevap : 7. Sınıf Din Kültürü Gün Yayıncılık Sayfa 49 Cevapları konusunda siz değerli ziyaretçilerimiz için soru bulunmamaktadır. Sizlere tavsiyemiz gelebilecek sorulara karşın okuma metnini bir iki defa okumanızdır. İyi  dersler dileriz.



 

Our Score

7. Sınıf Din Kültürü Gün Yayıncılık Kitabı Sayfa 53-54

7. Sınıf Din Kültürü Kitabı Gün Yayıncılık Bir Ayet Tanıyorum: En’âm Suresi 162. Ayet ve Anlamı Cevapları Sayfa 53, 54


Bir Ayet Tanıyorum: En’âm Suresi 162. Ayet ve Anlamı Cevapları


7. Sınıf Din Kültürü Gün Yayıncılık Sayfa 53-54


Soru : En’âm suresinin 162. ayetinin metnini ve anlamını Kur’an-ı Kerim mealinden bulup okuyunuz.


Cevap : “En’âm suresinin 162. ayetinin metnini ve anlamını Kur’an-ı Kerim mealinden bulup okuyunuz.” ile ilgili kısa cevabı için tıklayınız.

En’âm sûresi 162. ayetin Türkçe okunuşu, Arapça okunuşu ve meali

قُلْ إِنَّنِي هَدَانِي رَبِّي إِلَى صِرَاطٍ مُّسْتَقِيمٍ دِينًا قِيَمًا مِّلَّةَ إِبْرَاهِيمَ حَنِيفًا وَمَا كَانَ مِنَ الْمُشْرِكِينَ ﴿١٦١﴾

161.Kul innenî hedânî rabbî ilâ sırâtın mustekîm(mustekîmin) dînen kıyamen millete ibrâhîme hanîfâ(hanîfen), ve mâ kâne minel muşrikîn(muşrikîne).


7. Sınıf Din Kültürü Gün Yayıncılık Sayfa 54 Cevapları


Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla (başlarım).
“(Ey Muhammed!) De ki: Şüphesiz benim namazım da diğer ibadetlerim de yaşamım da ölümüm de âlemlerin Rabb’i Allah içindir.” (En’am suresi, 162. ayet.)

Soru : Yukarıdaki ayetin bizlere vermek istediği mesajlar nelerdir? Bu mesajları doğru anlayan kişi, davranışlarında nelere dikkat etmelidir? Arkadaşlarınızla değerlendiriniz.


Cevap :

Yukarıdaki ayetin bizlere vermek istediği mesaj yapmış olduğumuz her şeyi Allah rızası için yapmamız gerektiğidir.

Bu mesajları doğru anlayan kişi davranışlarında kibir, gösteriş, samimiyetsizlik gibi hoş olmayan duygulardan uzak durarak samimi bir kalple her şeyi Allah rızası için yaparak daima iyilikte bulunmaya çalışır.



 

Our Score

7. Sınıf Din Kültürü Gün Yayıncılık Kitabı Sayfa 50-51-52-53

7. Sınıf Din Kültürü Kitabı Gün Yayıncılık Bir Peygamber Tanıyorum: Hz. İsmail (a.s) Cevapları Sayfa 50, 51, 52, 53


Bir Peygamber Tanıyorum: Hz. İsmail (a.s) Cevapları


7. Sınıf Din Kültürü Gün Yayıncılık Sayfa 50-51-52-53


Soru : Kâbe hangi peygamber zamanında yapılmıştır?


Kısa Cevap : “Kâbe hangi peygamber zamanında yapılmıştır?” ile ilgili kısa cevabı için tıklayınız.

Uzun Cevap :

Lügatte “küp şeklinde nesne” anlamında olan Kabe; ayetlerde “el-Beyt, el-Beytü’l-atîk, el-Beytü’l-harâm, el-Beytü’l-muharram, el-Mescidü’l-harâm” gibi farklı isimlerle de anılır. Kâbe’ye halk arasında ekseriyetle “Kâbe-i Muazzama” denilir.

Kabe Hz. İbrahim a.s zamanında yapılmıştır.


7. Sınıf Din Kültürü Gün Yayıncılık Sayfa 53 Cevapları


“İsmail’i, Elyesa‘yı ve Zülkifl’i de an. Hepsi de iyi kimselerdir.” (Sa’d suresi, 48. ayet.)
Hz. İbrahim (a.s.) ve Hz. İsmail’in (a.s.) ettiği bir dua şöyledir:
“Soyumuz içinden, onlara senin ayetlerini okuyacak, kitabı ve hikmeti öğretecek, onları arındıracak bir elçi çıkar Rabb’imiz! Çünkü yalnız sensin kudret ve hikmet sahibi.”
(Bakara suresi, 129. ayet.)

Soru : Yukarıdaki ayetleri arkadaşlarınızla yorumlayınız.


Cevap :

Yukarıdaki ayetlere baktığımız zaman peygamberlerin iyi kimseler olduğundan bahsedilmiştir ki peygamberlerin üstün ve güzel bir ahlaka sahip olduğu bilinmektedir.

Yine İbrahim ve İsmail Aleyhisselam’ın tevhid inancına sahip çıkacak bir peygamber istemeleri ve soylarından hayırlı Bir evladın çıkmasını istemeleri de bizlere hayırlı bir evlat için dua etmenin önemini ve İslamiyet’in devamını istememizi göstermektedir.



 

Our Score

7. Sınıf Din Kültürü Gün Yayıncılık Kitabı Sayfa 35

7. Sınıf Din Kültürü Kitabı Gün Yayıncılık Üniteye Hazırlık Cevapları Sayfa 35


2. Ünite Üniteye Hazırlık Cevapları


7. Sınıf Din Kültürü Gün Yayıncılık Sayfa 35 Cevapları


1. Hac ve umre kavramlarının anlamlarını araştırıp öğreniniz.


Kısa Cevap : “Hac ve umre kavramlarının anlamlarını araştırıp öğreniniz.” ile ilgili kısa cevabı için tıklayınız.

Uzun Cevap :

Hac; Müslümanlığın beş şartından biri olan, Müslümanlarca zilhicce ayında Mekke’de yapılan, Kâbe’yi ziyaret ve tavaf ibadeti.

Hac şartların bulunması ile beraber Müslümanlar üzerine farz olur ve Müslümanlar orada bütün mal ve paralarından soyunarak herkesin ortak giymiş olduğu bir kıyafetle harika bir atmosfer yaşarlar.

Umre; Müslümanlıkta Kâbe’yi ve Mekke’deki öteki kutsal yerleri hac zamanı dışında ziyaret etme.

Hac yapamayan veya Hac yaptığı halde kutsal toprakları bir daha ziyaret etme şerefine nail olmak isteyenler Zilhicce ayı dışında kabe’yi ziyaret ederek umre şartlarını yerine getirirler.


2. Haccın kimlere farz olduğunu ilmihâl kitaplarından araştırınız.


Kısa Cevap : “Haccın kimlere farz olduğunu ilmihâl kitaplarından araştırınız.” ile ilgili kısa cevabı için tıklayınız.

Uzun Cevap :

Maddeler Halinde Haccın Genel Şartları

1. Müslüman Olmak
2. Ergin ve akıllı olmak
3. Hür olmak
4. Vakit
5. Haccı ifaya gücünün yetmesi


3. Kurban ibadetinin önemiyle ilgili bir hadis araştırınız ve bu hadisi defterinize yazınız.


Kısa Cevap : “Kurban ibadetinin önemiyle ilgili bir hadis araştırınız ve bu hadisi yazınız.” ile ilgili kısa cevabı için tıklayınız.

Uzun Cevap :

Kurban ibadetinin önemiyle ilgili hadisler;

  • Ey insanlar! Her sene her bir ev halkına kurban kesmek vâciptir.” (İbn-i Mâce, Edâhî, 2; Tirmizî, Edâhî, 18/1518)
    Efendimiz (s.a.v), vefâtından sonra da kendisi adına kurban kesilmesini istemiştir. Haneş (r.a), Hz. Ali’yi iki tâne koç kurban ederken görmüş ve niçin böyle yaptığını sormuştu. Hz. Ali (r.a) şu cevâbı verdi:
  • “–Rasûlullah (s.a.v), bana (vefâtından sonra) kendisi için de kurban kesmemi vasiyet buyurmuştu. Bunlardan birini onun adına kesiyorum ve bunu da hiçbir zaman terk etmeyeceğim!” dedi. (Ebû Dâvûd, Edâhî, 1-2/2790; Tirmizî, Edâhî, 3/1495; Ahmed, I, 107))
  • Rasûlullah (s.a.v) kurban günlerinin faziletine dâir şöyle buyurur: “Allah indinde günlerin en büyüğü, Kurban Bayramı günüdür, bunu, fazilette yevmü’l-karr (bayramın ikinci günü) takib eder.” (Ebu Davud, Menasık, 18/1765)
  • Yine Efendimiz (s.a.v): “Sâlih amellerin Allah’a en ziyade sevimli olduğu günler, Zilhicce’nin ilk on günüdür!” buyurmuştu.  Cemaatten bazıları:

“–Allah yolundaki cihaddan da mı?” diye sordu.

Allah Rasûlü (s.a.v):

“–Cihaddan da! Ancak canı ve malıyla cihâda çıkıp hiçbir şeyle dönmeyen (yani malı ve canını fedâ ederek şehid düşen) kişi müstesnâ!” karşılığını verdi. (Buhârî, Iydeyn, 11; Ebû Dâvûd, Savm, 61/2438; Tirmizî, Savm, 52/757)

  • Rasûlullah (s.a.v.), koyunu kulağından çekerek kesmeye götüren bir kimseye rastlamıştı. Hemen müdâhale ederek:

“–Hayvanın kulağını bırak, boynunun kenarından tut!” buyurdu. (İbn-i Mâce, Zebâih, 3)


4. Genel Ağ, İslam ansiklopedisi vb. kaynaklardan Kâbe hakkında bir araştırma yapınız. Edindiğiniz bilgileri sunu hâline getiriniz. Hazırladığınız sunuyu sınıfınızda arkadaşlarınızla paylaşınız.


Kısa Cevap : “Kâbe hakkında bir araştırma yapınız.” ile ilgili kısa cevabı için tıklayınız.

Uzun Cevap :

Sözlükte “küp şeklinde nesne” manasıbda olan Kabe; ayetlerde “el-Beyt, el-Beytü’l-atîk, el-Beytü’l-harâm, el-Beytü’l-muharram, el-Mescidü’l-harâm” gibi farklı isimlerle de anılır. Kâbe’ye halk arasında ekseriyetle “Kâbe-i Muazzama” denilir.

Kabe’nin geçmişi hakkında birçok rivayet vardır

Bir rivayette Kabe’nin üzerinde bulunmuş olduğu toprağın manevi değer açısından yüksek olduğu ve onun için Allahu Teala’nın kabe’yi orada yapılmasını emrettiği ifade edilmiştir.

Kabe insanlığın ilk yaratılmasından itibaren bugüne kadar hep hürmet edilmiş ve müslümanlara kıble olarak belirlenmiş mukaddes bir yapıdır.


5. Saffât suresinin, 99-110. ayetlerini okuyunuz. Bu ayetlerde ne anlatıldığını defterinize not ediniz.


Kısa Cevap : “Saffât suresinin, 99-110. ayetlerini okuyunuz. Bu ayetlerde ne anlatıldığını defterinize not ediniz.” ile ilgili kısa cevabı için tıklayınız.

Uzun Cevap :

Saffât suresinin, 99-110. ayetleri;

﴾99﴿ İbrâhim, “Ben rabbime gidiyorum” dedi, “O bana yol gösterecektir.”
﴾100﴿ “Rabbim! Bana iyilerden olacak bir evlât ver!”﴾101﴿ Bunun üzerine kendisine akıllı ve iyi huylu bir erkek çocuğu olacağını müjdeledik.
﴾102﴿ Çocuk, babasıyla beraber iş güç tutacak yaşa gelince babası ona, “Yavrucuğum” dedi, “Rüyamda seni kurban ettiğimi gördüm; düşün bakalım sen bu işe ne diyeceksin?” Dedi ki: “Babacığım! Sana buyurulanı yap; inşaallah beni sabredenlerden biri olarak bulacaksın.”
﴾103﴿ Her ikisi de (ilâhî buyruğa) teslim olunca ve babası onu yüzüstü yatırınca,
﴾104﴿ “Ey İbrâhim!” diye ona seslendik;
﴾105﴿ “Tamam, rüyanı gerçekleştirmiş oldun.” İşte iyileri biz böyle ödüllendiririz.
﴾106﴿ Bu, kesinlikle apaçık bir imtihandı.
﴾107﴿ Biz, (oğlunun canına) bedel olarak ona iri bir kurbanlık verdik.
﴾108-109﴿ Onun hakkında, “İbrâhim’e selâm olsun!” ifadesini sonradan gelen nesiller arasında devam ettirdik.
﴾110﴿ Evet, iyileri işte böyle ödüllendiririz.



 

Our Score

7. Sınıf Din Kültürü Gün Yayıncılık Kitabı Sayfa 79-80

7. Sınıf Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi 3. Ünite Ünitemizi Değerlendirelim Cevapları Sayfa 79, 80


3. Ünite Ünitemizi Değerlendirelim Cevapları


7. Sınıf Din Kültürü Gün Yayıncılık Sayfa 79-80


A. Aşağıdaki açık uçlu soruları cevaplandırınız.


1. İslam dini niçin güzel ahlaklı olmamızı ister? Açıklayınız.


Kısa Cevap : “İslam dini niçin güzel ahlaklı olmamızı ister? Açıklayınız.” ile ilgili kısa cevabı için tıklayınız.

Uzun Cevap :

Güzel ahlak her insanda olmasını istediğimiz ve bize karşı yapılan muamelelerde takınılmasını istediğimiz hareketlerdir.

Güzel ahlaklı insanlarla beraber yaşamak, güzel ahlaklı insanlarla beraber hayatımızın her alanında beraber olmak bizlere güzel bir hayat sunacaktır.

Ahlaki özellikleri dikkat eden insanlar diğer insanların hakkını yemeyecek, onlara zarar vermeyecek , özür dilemek adil olmak gibi her insanın istemiş olduğu muameleyi sunacaklardır.

Güzel ahlaklı insanların olmuş olduğu bir toplumda zayıflar ezilmez adalet olduğu için adalet mutlaka yerini bulur.

İslamiyet insanların güven ve barış içerisinde huzurla, sağlıkla yaşamalarına önem verdiği ve bu ilkeleri 1. sırada tuttuğu için güzel ahlakı emretmiş ve insanları garanti altına almıştır.

Aynı zamanda güzel ahlaklı olmak insanın kendisi için de mutlu ve huzurlu olmasına sebep olacaktır ki bu kişinin kendine de iyi gelecektir.


2. Adalete niçin önem verilmelidir? Anlatınız.


Kısa Cevap : “Adalete niçin önem verilmelidir? Anlatınız.” ile ilgili kısa cevabı için tıklayınız.

Uzun Cevap :

İnsan olarak aramızda birçok sorun çıkabilmekte bazen ne yazık ki nefsimize mağlup olarak zayıfı ezebilmekte ve bizler de kötülük yapabilmekteyiz.

Adalet işte bu durumlarda ortaya çıkar ki zayıf olanın korunması,  güçlü olan eğer güçsüz ezmiş ise hakkının alınması gibi savunmasız olan kişilerin korunarak emniyet ve güven içerisinde yaşamaları için adalet çok önemlidir.

Adaletin olmadığı veya tam olarak sağlanamadığı bir yerde ne yazık ki kötü niyetli insanlar bundan kuvvet almakta ve kötülüklerini arttırarak insanlara zarar vermektedirler.

Adalet tam bu noktada devreye girer ki ötü insanları caydırmak için ve durum ne olursa olsun aklının yanında olmak ve hakkını almak için olmazsa olmazdır.

Adaletsiz bir toplum düşünülemez ki adaletsiz toplumlarda o toplumun yıkılması kaçınılmazdır.


3. Dinimizin dürüstlüğe verdiği önemi ayet ve hadislerle anlatınız.


Kısa Cevap : “Dinimizin dürüstlüğe verdiği önemi ayet ve hadislerle anlatınız.” ile ilgili kısa cevabı için tıklayınız.

Uzun Cevap :

Doğruluk ve Dürüstlük ile İlgili Ayet Ve Hadisler 

“Allah, seni affetsin! Gerçekten dürüst olanlar(sadıklar) sana iyice belli olup, yalancıları bilinceye kadar beklemeden niçin onlara izin verdin?” 9Tevbe suresi, 43

“Andolsun, biz onlardan öncekileri de imtihan etmiştik. Allah, gerçekten dürüst olanları(sadıklar) da mutlaka bilir, yalancıları da mutlaka bilir.” 29Ankebut suresi, 3

“O, dürüstlerin dürüstlüklerini sorgulasın diye. Ve O, hakikati inkar edenlerin tümü için acı bir azap hazırlamıştır!” 33Ahzab suresi, 8
“Rabbinin kelimesi (Kur’an) doğruluk(dürüstlük-sadakat) ve adalet bakımından tamdır. Onun kelimelerini değiştirebilecek yoktur. O, hakkıyla işitendir, hakkıyla bilendir.” 6En’am suresi, 115

“O, âlemler için, içinizden dürüst olmak(istikamet) isteyenler için, ancak bir öğüttür.” 81Tekvir suresi, 28

“Öyle ise emrolunduğun gibi dosdoğru ol(istikamet). Beraberindeki tövbe edenler de dosdoğru olsunlar. Hak ve adalet ölçülerini aşmayın. Şüphesiz O, yaptıklarınızı hakkıyla görür.” 11Hud suresi, 112

Hadisler;

  • Ebû Hüreyre’den (r.a.) nakledildiğine göre, Hz. Peygamber (s.a.v.) şöyle buyurmuştur: “Her duyduğunu söylemesi, kişiye yalan olarak yeter!” (Ebû Dâvûd, Edeb, 80)
  • Ebû Hüreyre (r.a.) tarafından nakledildiğine göre, Resûlullah (s.a.v.) şöyle buyurmuştur: “İman ile küfür, doğruluk ile yalancılık, hıyanet ile emanet bir şahsın kalbinde birlikte bulunamaz.” (İbn Hanbel, II, 349)
  • Ebû Amr(r.a.), yahut Ebû Amre Süfyân b. Abdillâh’tan (r.a.) rivayet edildiğine göre o, şöyle demiştir: “Ya Resûlallah, Müslümanlığa dair bana bir söz söyle ki, o konuda sizden başka hiç kimseye bir şey sorma ihtiyacı hissetmeyeyim” dedim. Bunun üzerine Peygamber şöyle buyurdu:“Allah’a inandım de, sonra da dosdoğru ol.” (Müslim, İman, 6)
  • Ebû Hüreyre (r.a.) anlatıyor: Allah Resûlü (Medine pazarında dolaşırken) bir buğday yığınının yanına geldi. Elini yığının içine daldırınca parmakları ıslandı. Satıcıya, “Bu da nedir buğday sahibi?” diye sordu. O da, “Üzerine yağmur yağmıştı ey Allah’ın Resûlü!” dedi. Bunun üzerine Peygamber şöyle buyurdu: “Öyleyse insanların görmeleri için ıslak olan kısmı üste koyman gerekmez miydi? Kim aldatırsa benden değildir.”(Müslim, İman, 164)
  • Süfyân b. Esîd el-Hadramî (r.a.), Resûlullah’ı (s.a.v.) şöyle derken işittiğini nakletmiştir: “Bir konuda sana inandığı hâlde kardeşine yalan söylemen ne kadar büyük bir ihanettir!” (Ebû Dâvûd, Edeb, 71)
  • Ebu’l-Havrâ’ es-Sa’dî (r.a.) anlatıyor: nHasan b. Ali’ye “Resûlullah’tan ne öğrendin?” diye sordum. Dedi ki:“Resûlullah’tan şunu öğrendim”: “Seni şüphelendireni bırak, şüphelendirmeyene bak. Çünkü doğruluk kalbin huzura ermesidir. Yalan ise şüpheden ibarettir.” (Tirmizî, Sıfatü’l-kıyâme, 60)
  • Abdullah b. Amr’ın (r.a.) rivayet ettiğine göre, Hz. Peygamber (s.a.v.) şöyle buyurdu: “Şu dört özellik kimde bulunursa o, tam bir münafık olur. Kimde bu niteliklerden biri bulunursa onu terk edinceye kadar kendisinde münafıklıktan bir özellik vardır: Kendisine bir şey emanet edildiğinde hıyanet eder. Konuştuğunda yalan söyler. Söz verdiğinde sözünde durmaz. Husumet ettiğinde haddi aşar.” (Buhârî, İman, 24)
  • Ebû Saîd’den (r.a.) nakledildiğine göre, Hz. Peygamber (s.a.v.) şöyle buyurmuştur: “Dürüst ve güvenilir tüccar, peygamberler, sıddıklar (dosdoğru kimseler) ve şehitlerle beraberdir.” (Tirmizî, Büyû’, 4)
  • Hakîm b. Hızâm’ın (r.a.) naklettiğine göre, Resûlullah (s.a.v.) şöyle buyurmuştur: “Alışveriş yapanlar birbirlerinden ayrılmadıkları sürece (alışverişi kabul edip etmeme konusunda) serbesttirler. Eğer dürüst davranırlar ve (malın kusurunu) açıkça söylerlerse, alışverişleri bereketlenir. Fakat kusuru gizler ve yalan söylerlerse, yaptıkları alışverişin bereketi gider.” (Ebû Dâvûd, Büyû’, 51)

4. Vatanımıza ve milletimize karşı ne gibi sorumluluklarımız vardır? Belirtiniz.


Kısa Cevap : “Vatanımıza ve milletimize karşı ne gibi sorumluluklarımız vardır? Belirtiniz.” ile ilgili kısa cevabı için tıklayınız.

Uzun Cevap :

Vergi vermek, askerlik yapmak, yasalara uymak, yasaklardan kaçınmak, ülkemizin bekasını sağlamak ve karışıklık çıkarmak isteyen kimselere kulak asmayarak onlardan uzak durmak eğer bir şeyler yapabiliyorsak bu yaptıklarını engellemek ve devlet güçlerine haber vermek de üzerimize düşen görevlerdendir.

Vatanımız Kurtuluş savaşı gibi birçok var olma mücadelesi vermiş ve o yandan bu yana da iç karışıklık çıkarmak isteyen kimselerle sürekli mücadele etmiştir.

Milletimize bu konuda sahip çıkmak ve gerektiği zaman tek vücut halinde düşmana karşı gelmek vatan ve milletimize karşı olan sorumluluklarımızdandır.


5. Hz. Salih (a.s.), kavmine ne gibi uyarılar yapmıştır? Açıklayınız.


Kısa Cevap : “Hz. Salih (a.s.), kavmine ne gibi uyarılar yapmıştır? Açıklayınız.” ile ilgili kısa cevabı için tıklayınız.

Uzun Cevap :

Salih Aleyhisselam’ın kavmi dini inanç olarak putlara tapmakta ve yapmış oldukları oyma gibi sanatsal işlemlerle kibirlenmiş ve Allah’a asi gelmişlerdir.

Salih Aleyhisselam bu kibri ve israfı bir yana bırakarak Allah’a itaat etmeleri için onları dinine davet etmiş ancak onlar kibirlerine ve büyüklük taslamaya devam etmişlerdir.

Yaptıkları zulümden vazgeçmeyince ise helak olmuşlardır.


B. Aşağıdaki çoktan seçmeli soruların doğru seçeneğini işaretleyiniz.


1. Hoşa gitmeyen olaylar, nefse ağır gelen şeyler ve insanı zorlayan durumlar karşısında ruhsal dengeyi bozmamak için dünya ve ahiret yararlarını düşünerek insanın kalbinde yer tutan sükûnet ve dayanma kuvvetine ne denir?


A) İyimserlik B) Dürüstlük C) Merhamet D) Sabır


2. I. Dinimiz fakirlere ve muhtaçla yiyecek, içecek, giyecek gibi yardımlarda bulunmayı emreder.
II. Yüce Allah (c.c.) müminlere sadaka vermelerini öğütler.
III. İslam dini verdiğimiz sözü yerine getirmemizi ister.
IV. Dinimiz zengin Müslümanlara zekât vermelerini farz kılmıştır.

Yukarıdaki ifadelerden hangileri dinimizin paylaşma ve yardımlaşmaya verdiği önemi ifade eder?


A) III ve IV B) Yalnızca I ve II C) I ve III D) I, II ve IV


3. Aşağıdakilerden hangisi adaletle ilgili yanlış bir yargı içermektedir?


A) İnsanlar arasında hüküm verirken adil olunmalıdır.
B) Hak sahibine hakkını vermek adaletin bir gereğidir.
C) İnsan, yakınlarıyla ilgili kararlarda onları kayırmalıdır.
D) Adaletin hâkim olduğu toplumda barış ve huzur olur.


4. Aşağıdakilerden hangisi Hz. Muhammed’in (s.a.v.) dürüst ve güvenilir olduğunu ifade etmek için kullanılır?


A) Muhammedü’l-Emîn
B) Âlemlere rahmet
C) Allah Resulü
D) Son Peygamber


7. Sınıf Din Kültürü Gün Yayıncılık Sayfa 80 Cevapları


5. İslam kültüründe muavvizeteyn (kendisiyle Allah’a (c.c.) sığınılan) iki sure vardır. Bunlardan biri Felâk diğeri de ……………… suresidir.

Boşluğa hangi surenin adı yazılmalıdır?


A) Fâtiha B) İhlas C) Nâs D) Tebbet


C. Aşağıda verilen cümlelerde boş bırakılan yerleri, yay ayraç içindeki ifadelerden uygun olanlarıyla tamamlayınız.


Cevap :

  1. İş ve davranışlarımızda her zaman doğruluğu ilke edinmeliyiz.
  2. Toplumda insanlarla dostça ve kardeşçe geçinmeliyiz.
  3. Peygamberimizin (s.a.v.) “İman etmedikçe cennete giremezsiniz, birbirimizi sevmedikçe de tam iman etmiş olamazsınız.” buyurmuştur. (Müslim, İman, 95.)
  4. Vatanımız bizlere atalarımızın bir emannettir.
  5. Verdiğimiz sözü yerine getirmeliyiz.
  6. Zorluklar karşısında sabırlı olmalıyız.

Ç. Aşağıda verilen bilgilerden doğru olanların başına “D”, yanlış olanların başına ise “Y” yazınız.


Cevap :

  1. ( Doğru ) Hz. Muhammed (s.a.v.) güzel ahlakı tamamlamak için gönderilmiştir.
  2. ( Doğru )İslam dini Müslümanlardan dürüst ve güvenilir olmalarını ister.
  3. ( Yanlış ) Hz. Salih (a.s.), Mısır halkına peygamber olarak gönderilmiştir.
  4. ( Yanlış ) Felâk suresi, yedi ayetten oluşmaktadır.
  5. ( Doğru )Dinimize göre bir Müslüman, Müslüman’a üç günden fazla küs durmamalıdır.
  6. ( Doğru )Kur’an’a göre Allah (c.c.), sabırlı insanlarla beraberdir.
  7. ( Yanlış ) Sadece bizimle aynı dine inananlara karşı adaletli olmamız gerekir.

D. Aşağıda verilen Felâk suresinde boş bırakılan bölümleri, doğru bir şekilde tamamlayınız.


Cevap :

Kul eûzû birabbil felâk Min şerri mâ halak Ve min şerri ğâsıgin  izâ vekab. Ve min şerrin neffâsâti fil ugad Ve min şerri hâsidin izâ hased



 

Our Score

7. Sınıf Din Kültürü Gün Yayıncılık Kitabı Sayfa 74-75-76-77

7. Sınıf Din Kültürü Kitabı Gün Yayıncılık Bir Peygamber Tanıyorum: Hz. Salih (a.s) Cevapları Sayfa 74, 75, 76, 77


Bir Peygamber Tanıyorum: Hz. Salih (a.s) Cevapları


7. Sınıf Din Kültürü Gün Yayıncılık Sayfa 74-75-76-77


“Sizden öncekiler, Nûh, Âd ve Semûd kavimleriyle onlardan sonra gelenler hakkındaki bilgiler size ulaşmadı mı? Onları (tam olarak) ancak Allah bilir. Peygamberleri onlara mucizeler getirdi de ellerini ağızlarına götürüp getirerek ‘Biz size gönderilene inanmıyoruz, bizi kendisine çağırdığınız şeye karşı derin bir kuşku içindeyiz.’ dediler.” (İbrahim suresi, 9. ayet. )

Soru : Yukarıdaki ayetin anlamı üzerinde düşününüz.


Cevap :

Yukarıdaki ayeti kerimede peygamberlerin ve peygamberlerin yapmış oldukları tebliğ vazifesine karşı kavimlerinin kibirlenerek bundan yüz çevirmeleri ve inanmadıkları ifade edilmektedir.

Peygamberler bu kavimler içerisinde en güzel ahlaka sahip oldukları ve insanlar arasında sevilmelerine rağmen daha sonra peygamberlik vazifesi kendilerine verildiklerinde insanların kibrederek eski düzenlerini bozmak istememeleri ve günahların kendi hoşlarına gitmedikleri için bundan yüz çevirmeleri görülmektedir.

Peygamberlik öncesinde bu peygamberlere karşı oluşan sevgi ve saygı peygamberlikten sonra yerine kibirden dolayı nefrete bırakmaktaydı.

Bu ayeti kerimede de bundan bahsetmektedir.


7. Sınıf Din Kültürü Gün Yayıncılık Sayfa 77 Cevapları


Soru : Hz. Salih (a.s.) kıssasını dikkate alarak aşağıdaki soruları cevaplayınız.

Cevap : “Hz. Salih (a.s.) kıssasını dikkate alarak aşağıdaki soruları cevaplayınız.” ile ilgili kısa cevabı için tıklayınız.


1. Hz. Salih (a.s.) hangi kavme peygamber olarak gönderilmiştir?


Cevap :

Hz. Salih (a.s.) Semud kavmine peygamber olarak gönderilmiştir.


2. Semud kavminin yaşantısı ve inancı nasıldı?


Cevap :

Semud kavminin yaşantısı taşları oyma ve işçilik ve inancı ise putperestlikti.


3. Kavmi, Salih Peygamber’e niçin inanmadı ve sonuç ne oldu?


Cevap :

Kavmi, Salih Peygamber’ e kibirlerinden dolayı bir insanın peygamber olmasını kabul etmediklerini söyleyerek inanmadı.


4. Hz. Salih (a.s.) kıssasından ne gibi sonuçlar çıkarabiliriz?


Cevap :

Hz. Salih (a.s.) kıssasından insanları küçümsememek ve din bakımından üstün olanları üstün görmek, Peygamberlerin emirlerine uymak ve putlara tapmaktan yüz çevirmeyi çıkarabiliriz.



 

Our Score

7. Sınıf Din Kültürü Gün Yayıncılık Kitabı Sayfa 100-101-102

7. Sınıf Din Kültürü Kitabı Gün Yayıncılık Din Anlayışındaki Yorum Farklılıklarının Sebepleri Cevapları Sayfa 100, 101, 102


Din Anlayışındaki Yorum Farklılıklarının Sebepleri Cevapları


7. Sınıf Din Kültürü Gün Yayıncılık Sayfa 100-101-102


Soru : Sizce insan çocukluk, gençlik ve yaşlılık gibi hayatının çeşitli dönemlerinde aynı şeyleri mi düşünür? İnsanlar her konuda aynı şeyi düşünebilir mi? Niçin?


Kısa Cevap :“Sizce insan çocukluk, gençlik ve yaşlılık gibi hayatının çeşitli dönemlerinde aynı şeyleri mi düşünür? İnsanlar her konuda aynı şeyi düşünebilir mi? Niçin?” ile ilgili kısa cevabı için tıklayınız.

Uzun Cevap :

İnsanların çocukluk gençlik ve yaşlılık dönemlerinde hatta yaşamış olduğu zamandan birkaç yıl önceki hayatında bile düşünce farklılıkları mevcuttur.

İnsan almış olduğu bir karara veya yapmış olduğu bir harekete bir yıl hatta bazen birkaç ay sonra bile pişman olabilir veya düşünceleri değişebilir.

Hayat içerisinde birçok karar almaktayız ve birçok almış olduğumuz kararı daha sonra sorgulayarak kendimize deneyimler oluşturmaktayız.

Çocukluk döneminde her şeyi oyunlaştırma ve saf bir kalple hayata bakış açımız vardır.

Gençlik dönemlerinde daha hareketli ve var olma isteği içimizde canlanır ki bu gençliğin daha sonraki evrelerinde yerine oturur ve hayata karşı sorumluluklarımız artarak belli bir bakışımız olur.

Yaşlılık döneminde ise düşüncelerimiz tamamen yerine oturmuş genellikle olgun ve diğer zamanlardan çok daha farklı bir bakış açısı elde etmiş oluruz.


7. Sınıf Din Kültürü Gün Yayıncılık Sayfa 102 Cevapları


Soru : Sizce günümüzde dinî konularda farklı düşünce ve anlayışların ortaya çıkmasının başka ne gibi sebepleri olabilir? Sınıfınızda tartışınız.


Kısa Cevap : “Sizce günümüzde dinî konularda farklı düşünce ve anlayışların ortaya çıkmasının başka ne gibi sebepleri olabilir?” ile ilgili kısa cevabı için tıklayınız.

Uzun Cevap :

Din indirildiği dünden bugüne kadar birçok insanın gönlüne girmiş ve her insan kendi yapısı ve kendi kültürel özelliklerini bilerek veya bilmeyerek dini aktarmıştır.

Dinin esas hükümleri ve gerçekler değişmemekle beraber insanların yapabilme gücü, önemsemesi veya kendi düşüncelerini katması sonucu farklı dini inanışlar ortaya çıkmıştır.

İnsanların aynı zamanda bulmuş oldukları memleketteki insanların yaşayış biçimi ve onlara uyum sağlama istekleri de dini inançları konusunda etkili olmuştur.

İnsanlar ailelerinin veya toplumlarının dini inançlarını gerek alışkanlık gerekse de görerek büyüdüğü için benimsemiş ve bu şekilde farklı din ve inanışlar bu kişiler farklı şehirlere gitseler bile yayılarak devam etmiştir.



 

Our Score

7. Sınıf Din Kültürü Gün Yayıncılık Kitabı Sayfa 111

7. Sınıf Din Kültürü Kitabı Gün Yayıncılık Kadirilik Cevapları Sayfa 111


Kadirilik Cevapları


7. Sınıf Din Kültürü Gün Yayıncılık Sayfa 111 Cevapları


Soru : Kadirilik ve Abdülkadir Geylani hakkında neler biliyorsunuz?


Kısa Cevap : “Kadirilik ve Abdülkadir Geylani hakkında neler biliyorsunuz?” ile ilgili kısa cevabı için tıklayınız.

Uzun Cevap :

Abdülkadir Geylani 1077 yılında Hazar Denizi’nin güneybatısındaki Dilan eyalet merkezine bağlı bir köyde doğdu.

Babasının adı Ebu Salih Musa olup Hz Hasan’ın soyundan geldiği rivayeti vardır

Küçük yaşta babasını kaybeden Abdülkadir Geylani annesini ve dedesinin yanında büyümüş daha sonra 18 yaşına geldiği zaman Bağdat’a ilim öğrenmeye gitmiştir.

İlim tahsilinden sonra tasavvufi yolu da ilerleyerek zikirle meşgul olmuş ve tasavvufi yolunu tamamlayarak büyük mutasavvıflar arasında yer almıştır.

Kadirilik ise Abdülkadir Geylani’nin görüş ve düşünceleri çerçevesinde meydana gelen bu şekilde yaygınlaşmış tasavvufi akımdır. En belirgin özellikleri sesli zikir yapmalarıdır.


Soru : Amelleri güzelleştirmek, azmi artırmak, nimete saygı göstermek ne demektir? Sınıfınızda tartışınız.


Kısa Cevap : “Amelleri güzelleştirmek, azmi artırmak, nimete saygı göstermek ne demektir?” ile ilgili kısa cevabı için tıklayınız.

Uzun Cevap :

Amelleri güzelleştirmek; kişinin hem dini hem sosyal hayata yapmış olduğu bütün ibadet ve davranışları daha iyi hale getirmesi.

Azmi arttırmak; insanın hevesini ve o konudaki rağbetini arttırması

Nimete saygı göstermek; bizleri verilen gerek maddi gerek manevi bütün eldeki şeylerin kıymetini bilmek ve onları gerektiği yerde kullanarak zayi etmemektir.



 

Our Score
error: Content is protected !!