Nakşibendilik hakkında araştırma yapınız.

7. Sınıf Din Kültürü Kitabı Nakşibendilik hakkında araştırma yapınız. konusunu kısaca ele alacağız. 


“Nakşibendilik hakkında araştırma yapınız.” ile ilgili kısa cevabı ;


Cevap :

1389 tarihinde vefat eden Hace Muhammed Bahauddin Nakşibend Hz.lerinin temel usullerini belirlediği ve ismini ondan alarak “Nakşibendilik” denen manevi terbiye yoludur.


“Nakşibendilik hakkında araştırma yapınız.” ile ilgili uzun cevabı ;


Cevap :

Bu terbiye yolu ve usûlü, Şah-ı Nakşibend Hz.leri ile başlamış değildir.  Bu terbiye yolunun adabı, silsile yolu ile Hz. Ebu Bekir Sıddık ’a (r.a) ve ondan Hz. Resulullah (s.a.v) Efendimiz:’ e kadar ulaşmaktadır.
İslami emirler hem ibadetler hemde manevi yolda ilerlemek olduğundan dolayı sadece namaz , oruç gibi islamın beş temel şartı yapmak yeterli olmaz. Aynı zamanda Kuranın emretmiş olduğu ihlas ve devamlı zikirde olma halinin temini amaçlanır. Nakşiler sessiz zikir yaparlar.



 

Our Score

Fıkhi mezheplerin hangileri olduğunu araştırıp öğreniniz.

7. Sınıf Din Kültürü Kitabı Fıkhi mezheplerin hangileri olduğunu araştırıp öğreniniz. konusunu kısaca ele alacağız. 


“Fıkhi mezheplerin hangileri olduğunu araştırıp öğreniniz.” ile ilgili kısa cevabı ;


Cevap :

Fıkhi mezhepler amel bakımından ; Malikî, Hanefî, Şafiî ve Hanbelî mezhepleridir.

İtikat bakımından ise Maturilik ve Eşariliktir.


“Fıkhi mezheplerin hangileri olduğunu araştırıp öğreniniz.” ile ilgili uzun cevabı ;


Cevap :

Fıkhi mezhepler amel bakımından ; Malikî, Hanefî, Şafiî ve Hanbelî mezhepleridir.

Hanefi mezhebi; İmam Ebu Hanife’nin adını taşıyan , Şafii mezhebi; İmam Şafii’nin adını taşıyan , Maliki mezhebi; İmam-ı Malik’nin adını taşıyan , Hanbelî mezhebi; İmam Ahmed İbni Hanbel’nin adını taşıyan ve onların öncülüğünü ettikleri mezheplerdir.

İtikat bakımından ise Maturilik ve Eşariliktir. Bu iki mezhep birbirinden çok az farkları olan mezheplerdir.



 

Our Score

Mezhep, fıkıh, itikat ve tasavvuf kavramlarının anlamlarını öğreniniz.

7. Sınıf Din Kültürü Kitabı Mezhep, fıkıh, itikat ve tasavvuf kavramlarının anlamlarını öğreniniz. konusunu kısaca ele alacağız. 


“Mezhep, fıkıh, itikat ve tasavvuf kavramlarının anlamlarını öğreniniz.” ile ilgili kısa cevabı ;


Cevap :

Mezhepbir dinin, anlayış ve görüş ayrılıkları dolayısıyla ortaya çıkan, belirli kuralları, kendi içinde tutarlı inanç ve davranış bütünlüğü bulunan büyük kollarından her birine verilen isimdir.

Fıkıh: İslam hukuku demektir.

İtikat: İnanmak anlamına gelir. Kişinin inanç şekline verilen isimdir.

Tasavvuf: Allah’ı tamamen tanıyabilme, kendini Allah’ın yoluna adamadır.


“Mezhep, fıkıh, itikat ve tasavvuf kavramlarının anlamlarını öğreniniz.” ile ilgili uzun cevabı ;


Cevap :

MezhepSözlük manası olarak gidilen yol demektir. İnsanların tutmuş oldukları yol manasındadır. Bir müçtehidin belirlemiş olduğu ve dinden çıkardığı hükümlerdir.

Fıkıh: İslam hukuku demek olup İslam’ın gerek ibadet gerekse muamelat yönünü kapsar. Yani hem ibadetin tarifi  hem de devlet hukuku gibi tüm bilgileri içerir.

İtikat: Bağlamak, inanmak manasındadır. İnanç sistemi veya insanların inandıkları şeyler için kullanılır.

Tasavvuf:  Manevi yoldur. Kendini Allah’ın yoluna adamadır.



 

Our Score

Alevilik-Bektaşilikte önem verilen ilkeler içerisinde en çok dikkatinizi çekenler hangileridir?

7. Sınıf Din Kültürü Kitabı Alevilik-Bektaşilikte önem verilen ilkeler içerisinde en çok dikkatinizi çekenler hangileridir? Bunlardan üç tanesini yazınız. konusunu kısaca ele alacağız. 


“Alevilik-Bektaşilikte önem verilen ilkeler içerisinde en çok dikkatinizi çekenler hangileridir? Bunlardan üç tanesini yazınız.” ile ilgili kısa cevabı ;


Cevap :

Alevilik ve Bektaşilik ilkelerini okuduğum zaman en çok dikkatimi çeken alevilik’te bu ahlaki kurallara uymayanlara düşkün denmesidir. Bu bana çok farklı geldi.


“Alevilik-Bektaşilikte önem verilen ilkeler içerisinde en çok dikkatinizi çekenler hangileridir? Bunlardan üç tanesini yazınız.” ile ilgili uzun cevabı ;


Cevap :

Alevilik-Bektaşilikte önem verilen ilkeler;

– Haya, cömertlik, sabır, şükür, ilim, marifet, haya, edep, kendini bilme, tevazu sahibi olmak, insanları ayıplamamak, sır saklamak, insanlara ve diğer varlıklara kötü gözle bakmamak.

– Ehl-i Beyt sevgisi çok önemsenmiş, Hz. Ali, Hz. Fatıma, Hz. Hüseyin, Hz. Hasan’a çok sevilir ve saygı duyulur. – Alevilik ve Bektaşilikte oniki imam sevgisi de önemlidir. Sevmek gerekir.

– Alevilikte misafirperliğin ve dostluğun önemi büyüktür. Küçükler büyüklerine her zaman saygı duyar.

– Alevilikte, iyilik yapmak, sabırlı olmak ve öfkeden kaçınmak, emredilmiş. Bu eline, beline ve diline sahip olmak şeklinde söylenmiştir. Şartlar ne kadar zor olursa olsun bu ilkeye uyulması istenmiştir.

– Alevilik sevgi temelinin üzerine kurulmuştur. Sevgi, saygı, hoşgörü, barış gibi ilklerin yaygınlaşması istenir. İnsana saygı en önemli ilkedir.

– Alevilikte bu ahlaki kurallara uymayanlar düşkün denir. Düşkünler dedelerce uyarılır. iyilikle tenbihlenir.

– Edepli ve insanı kamil olması istenir. Bundan maksat kişinin, eline diline beline sahip olmasıdır.



 

Our Score

Hacı Bektaş Veli hakkında neler biliyorsunuz?

7. Sınıf Din Kültürü Kitabı Hacı Bektaş Veli hakkında neler biliyorsunuz? konusunu kısaca ele alacağız. 


“Hacı Bektaş Veli hakkında neler biliyorsunuz?” ile ilgili kısa cevabı ;


Cevap :

Hacı Bektaş Veli ‘ nin gerçek ismi, Seyyid Muhammed bin İbrahim Ata’ dır. Hacı Bektaş-ı Veli Horasan’ın Nişabûr şehrinde 1281 senesinde doğmuştur.

İlk eğitimini Şeyh Lokman-ı Perende’den almış, Ahmed-i Yesevi’nin halifelerinden olup, zahir ve batın ilimlerinde derin bilgilere sahip biri olmuştur. Hacı Bektaş-ı Veli, eğitimini tamamladıktan sonra Anadolu’ya geldi. Anadolu’da dini, iktisadi, askeri ve sosyal teşekkül olan ve kendisinin de bağlı olduğu “Ahilik Teşkilatı” ile büyük hizmetler yaptı.

1271 yılında Sulucakarahöyük’te öldüğü bilinmektedir.


“Hacı Bektaş Veli hakkında neler biliyorsunuz?” ile ilgili uzun cevabı ;


Cevap :

Hacı Bektaş-ı Veli ve talebeleri, Osmanlı sultanları tarafından da sevildi ve hürmet gördü. O geldiği zaman Osmanlı’ nın yeni kurulma zamanlarıydı.

Sultan Orhan zamanında kurulmuş olan  “Yeniçeri Ordusu”na dua ederek detek vermiştir. Yeniçerilerin; “Allah, Allah! İllallah! Baş uryan, sine püryan, kılıç al kan. Bu meydanda nice başlar kesilir. Kahrımız, kılıcımız düşmana ziyan! Kulluğumuz padişaha ayan! Üçler, yediler, kırklar! Gülbang-i Muhammedi, Nûr-i Nebi, Kerem-i Ali… Pirimiz, sultanımız Hacı Bektaş-ı Veli…” diyerek savaşa başlamaları, bunun sebebiyledir. Onua intisap edenlere “Bektaşi” denildi.



 

Our Score

Mevlana’nın yukarıdaki sözünün anlamını yorumlayınız ve düşüncelerinizi yazınız.

7. Sınıf Din Kültürü Kitabı Mevlana’nın yukarıdaki sözünün anlamını yorumlayınız ve düşüncelerinizi yazınız. konusunu kısaca ele alacağız. 


“Mevlana’nın yukarıdaki sözünün anlamını yorumlayınız ve düşüncelerinizi yazınız.” ile ilgili kısa cevabı ;


Cevap :

Mevlana Celaleddin Rumi çok anlamlı ve kısa olduğu halde çok büyük manalar içeren bir şiir yazmış.

Şefkatli ve merhamette güneş gibi olmak bence insanın şefkatini ve merhametini güneş gibi herkese ve çokça olması demektir

Ayıpları örtmedi gece gibi ol sözünden maksat ise ,gecenin siyahlığı sebebiyle her şeyi gizlediği gibi bizlerin de ayıpları örterken tamemen ortmemiz gerektiğidir.

Kerem’de ve cömertlikte akarsu gibi ol demek; akarsuyun bolca ve bereketli cahildiği gibi bizlerin de eli bol ve her yere yetişiyor olmamız demek olabilir.

Tevazuda ve mahviyette toprak gibi ol sözünden maksat ise toprağın içine gömülen her şeyi kabul ettiği ve gizlediği gibi bizlerin de tevazu sahibi olmamız ve boyun büyüklükleri ile yapılanları sinyalimize çekmemiz vurgulanmış olabilir.

Ya olduğun gibi görün ya da göründüğü gibi ol sözünde ise insanın içini ve dışının bir olması ve yapmacık hareketlerden kaçınılması gerektiği vurgulanmış olabilir.



 

Our Score

İnsanlar arasında ayrım yapmanın zararları nelerdir?

7. Sınıf Din Kültürü Kitabı İnsanlar arasında ayrım yapmanın zararları nelerdir? konusunu kısaca ele alacağız. 


“İnsanlar arasında ayrım yapmanın zararları nelerdir?” ile ilgili kısa cevabı ;


Cevap :

İnsanların arasında ayrım yapmanın zararları haksızlığın yaygınlaşması, fitne fesadın büyümesi ayrım yapılan kişiler arasında kavga savaş ve kıskançlığın olması, bunun bir zulüm olup insanlara zulüm olacağı, insanların arasının bozulup ayrılığa sebep olmasıdır.


“İnsanlar arasında ayrım yapmanın zararları nelerdir?” ile ilgili uzun cevabı ;


Cevap :

İnsanlar arasında ayrım yapılmaması ve herkesin aynı seviyede sayılması hem toplumsal nsanın değerler açısından hem de İslamiyetin bize emrettiği değerler açısından gereklidir.

İnsanlar ayrım yapılmayıp aynı seviyede gördükleri zaman kendilerine değersiz hissetmeyecek e bu içlerinde bir öfke uyandırarak sıkıntılara yol açmayacaktır.

Her insan hayatının her alanda değerli olmak ve diğer insanlarla aynı seviyede olmak ister ki bu herkesin en doğal hakkıdır.

Peygamberimiz sallallahu aleyhi ve sellem bu konuya veda hutbesine değinmiş ve kimsenin kimseye üstünlüğü olmadığı ancak üstünlüğün takva ile olduğu görüşünü çok güzel ifade etmiştir.



 

Our Score

Mevlâna Celaleddin Rumi hakkında neler biliyorsunuz? 

7. Sınıf Din Kültürü Kitabı Mevlâna Celaleddin Rumi hakkında neler biliyorsunuz?  konusunu kısaca ele alacağız. 


“Mevlâna Celaleddin Rumi hakkında neler biliyorsunuz? ” ile ilgili kısa cevabı ;


Cevap :

Mevlana Celaleddin Rumi 1207 yılında günümüzde Afganistan olarak geçen  dönemde ise İran sınırlarında bulunan Horasan’daki Belh şehrinde dünyaya gelmiştir.

Annesi, Belh Emiri Rükneddin’in kızı Mümine Hatun; babaannesi, Harezmşahlar hanedanından Fars Prensesi, Melîke-i Cihan Emetullah Sultan’dır.
Babası, “alimlerin sultânı” unvanı ile tanınmış, Muhammed Bahâeddin Veled; büyükbabası, Ahmed Hatîbî oğlu Hüseyin Hatîbî’dir.
babasının ölümünden bir yıl sonra, 1232 yılında Konya’ya gelen Seyyid Burhaneddin’in mânevi terbiyesi altına girmiş ve dokuz yıl ona hizmet etmiştir. 1273 yılında vefat etmiştir.


“Mevlâna Celaleddin Rumi hakkında neler biliyorsunuz? ” ile ilgili uzun cevabı ;


Cevap :

Mevlânâ Celaleddin Rumi, yazdığı Mesnevî adlı eserinde kendi adını Muhammed bin Muhammed bin Hüseyin el-Belhî şeklinde vermiştir. Burada yer alan Muhammed isimleri baba ve dedesinin ismi, Belhî ise doğduğu şehir olan Belh’e nispettir. Lakabı Celâleddin’dir. “Efendimiz” anlamındaki “Mevlânâ” unvanı onu yüceltmek maksadıyla söylenmiştir.
Yaşamış olduğu Anadolu’ya nispetle kendisine Rûmî , müderrisliği nedeniyle Molla Hünkâr ve Mollâ-yı Rûm da denilmekteydi.

Mevlana’ nın mwşhur olan insanlığa verdiği 7 öğüt;

– Cömertlik ve yardım etme konusunda akarsu gibi ol.

– Şefkat ve merhamette güneş gibi ol.

– Başkalarının kusuru örtme konusunda gece gibi ol.

– Asabiyet ve hiddet göstermede ölü gibi ol.

– Alçak gönüllülük ve tevazu göstermede toprak gibi ol.

– Hoşgörüde deniz gibi ol.

– Ya olduğun gibi görün, ya göründüğün gibi ol.

Mevlana Sevilen Sözleri

Mevlana’nın 7 öğüdü dışında da birçok güzel sözü vardır. Mevlana’nın en güzel sözlerini şöyle sıralayabiliriz.

‘Yarın yaparım deme, bugün de dünün yarınıydı, ne yapabildin?’

‘Her şey, neye layıksa ona dönüşür.’

‘İyiyi ara, güzeli ara, doğruyu ara ama kusur arama.’

‘Aşk nasip işidir, hesap işi değil. Aşk adayıştır, arayış değil.’



 

Our Score

Çevrenizde Şafiilik, Malikilik vb. farklı mezheplere mensup Müslümanlar var mıdır?

7. Sınıf Din Kültürü Kitabı Çevrenizde Şafiilik, Malikilik vb. farklı mezheplere mensup Müslümanlar var mıdır? Varsa bunların, namaz, abdest vb. konularda ne gibi farklı uygulamaları söz konusudur? konusunu kısaca ele alacağız. 


“Çevrenizde Şafiilik, Malikilik vb. farklı mezheplere mensup Müslümanlar var mıdır? Varsa bunların, namaz, abdest vb. konularda ne gibi farklı uygulamaları söz konusudur?” ile ilgili kısa cevabı ;


Cevap :

Çevremde genellikle farklı bir mezhep olarak şafiliği gördüm.

Şafi mezhebinde olan insanların bizden farklı olarak eşlerine dokundukları zaman abdestlerinin bozulduğunu, namaz kılma esnasında sıklıkla tekbir aldıklarını, burunları veya vücutlarına herhangi bir yerin kanadığı zaman adreslerinin bozulmadığını ve vitir namazını sünnet olarak kıldıklarını gördüm.


“Çevrenizde Şafiilik, Malikilik vb. farklı mezheplere mensup Müslümanlar var mıdır? Varsa bunların, namaz, abdest vb. konularda ne gibi farklı uygulamaları söz konusudur?” ile ilgili uzun cevabı ;


Cevap :

Çevremde Hanbeli ve maliki mezhebine mensup olan kişileri çok nadir görsem de yakından çok fazla şafi mezhebine mensup kişileri tanıyorum.

Şafi mezhebine tabi olmuş olan arkadaşların veya aileleri bizlerden farklı olarak bazı şeyleri farklı yapmaktadırlar.

Onlar 4 rekatlık nafileleri ikişer ikişer şekilde kılmakta, eşlerine veya yabancı karşı cinsten birine elleri değdiği Zaman abdestleri bozulmakta, bir yerleri kanadığı zaman abdestleri bozulmamakta ve namazlarda sık sık tekbir almaktadırlar.

Bunlar bana çok değişik gelmiş ve dikkatimi çekmişti.



 

Our Score

Maturidilik ve Eş’ariliğin benzer ve farklı yönlerini karşılaştırınız.

7. Sınıf Din Kültürü Kitabı Maturidilik ve Eş’ariliğin benzer ve farklı yönlerini karşılaştırınız. konusunu kısaca ele alacağız. 


“Maturidilik ve Eş’ariliğin benzer ve farklı yönlerini karşılaştırınız.” ile ilgili kısa cevabı ;


Cevap :

Maturidilik ve eşarilik Bir de hak mezhep olup bu konudaki farklılıkları çok azdır. Bu farklılığın ise her biri tarafından ayanmış oldukları sağlam delilleri vardır ki hepsi büyük İslam alimleridir.


“Maturidilik ve Eş’ariliğin benzer ve farklı yönlerini karşılaştırınız.” ile ilgili uzun cevabı ;


Cevap :

Maddeler halinde maturidilik ve Eş’ariliğin benzer ve farklı yönleri;

  • İkiside hak mezhep olup, ehli sünnetlerdir. Sadece bazı konularda farklı görüşler vardır ki bunlar büyük farklılıklar değildir.
  • Maturidilere göre ise iman artmaz ve eksilmez; ancak güçlenir veya zayıflar. Eş’arilere göre müminin imanı artar ve eksilir.
  • Maturidîlikte kader, eşyanın ezeldeki takdiri, kaza bu kade­re göre eşyanın meydana gelmesidir. Eş’arîlikte kaza takdirdir, takdi­rin meydana çıkmasına kader adı verilir.
  • Maturidilikte Allah’ın Hikmet sıfatı ,Allah’ın ezelî bir sıfatıdır. Eş’arîlikte ise ezelî bir sıfat değildir.
  • Eşariler: Allah kullarını güçlerinin yetmeyeceği bir işle yükümlü tutabilir demişlerdir. Maturidiler ise, Allah’ın hikmet ve adaletiyle uyuşmayacağı düşüncesiyle bunu reddederler.


 

Our Score
error: Content is protected !!