5. Sınıf Sosyal Bilgiler Kitabı Sınıfa çeşitli illerin kültürel özellikleri hakkında, yazılı ve görsel malzeme getiriniz. konusunu kısaca ele alacağız.
“Sınıfa çeşitli illerin kültürel özellikleri hakkında, yazılı ve görsel malzeme getiriniz.” ile ilgili kısa cevabı ;
Cevap:
Seçtiğim il Konya’dır Konya’nın tarihi özelliklerinden bahsetmek istiyorum. Konya Anadolu Selçukluların ve Karamanoğullarına başkentlik yapmıştır. Konya’nın gezilecek birçok tarihi yeri vardır. Çatalhöyük, Alaaddin Camii, Mevlana Camii ve Müzesi, Selçuklu Köşkü, Klistra Antik Kenti, Ak Manastır, İplikçi Cami, Aya Elenina Manastırı, Klistra Antik Kenti bulunmaktadır.
“Sınıfa çeşitli illerin kültürel özellikleri hakkında, yazılı ve görsel malzeme getiriniz.” ile ilgili uzun cevabı ;
Cevap:
Sizlere seçtiğim kültürel özelliklerin aktaracağım şehir Mardin’dir. Mardin’de ilk yerleşim tarihi tam olarak bilinememektedir. Tahmini olarak milattan önce 4.500 yılları arasına dayanmaktadır.
Mardin ilimiz Subari, Sümer, Akad, Babil, Mitanlar, Asur, Pers, Roma, Bizans Araplar, Selçuklu, Artuklu ve Osmanlı belli dönemlerde bu güçlü medeniyetler Mardin’e egemen olmuştur. Mardin’de kültürel özellik arasında Deyrul Zafaran Manastırı, Mardin Kalesi, Mardin taş evleri, Telkari Gümüş işlemeciliği, Dara Harabeleri, Zinciriye Medresesi, Altunboğa Medresesi, Savur Kapı Medresesi, Sabancı Kent Müzesi, Mardin Ulu Camii, Mor gabriel Manastırı, Kasimiye Medresesi yer almaktadır.
“5. Sınıf Sosyal Bilgiler Kitabı Sayfa 44-45-46-47-48 E-Kare Yayınları”
5. Sınıf Sosyal Bilgiler Kitabı Yaşadığınız yerdeki doğal varlıklar, tarihî eserler, estetik veya kültürel değeri olan nesnelerle ilgili fon kartonu üzerine bir poster hazırlayınız. konusunu kısaca ele alacağız.
“Yaşadığınız yerdeki doğal varlıklar, tarihî eserler, estetik veya kültürel değeri olan nesnelerle ilgili fon kartonu üzerine bir poster hazırlayınız.” ile ilgili kısa cevabı ;
Cevap:
“5. Sınıf Sosyal Bilgiler Kitabı Sayfa 44-45-46-47-48 Cevapları”
“Yaşadığınız yerdeki doğal varlıklar, tarihî eserler, estetik veya kültürel değeri olan nesnelerle ilgili fon kartonu üzerine bir poster hazırlayınız.” ile ilgili uzun cevabı ;
Cevap:
“5. Sınıf Sosyal Bilgiler Kitabı Sayfa 44-45-46-47-48 E-Kare Yayınları”
5. Sınıf Sosyal Bilgiler Kitabı Çevrenizdeki doğal varlıklar ve tarihî yerlerden hangilerini gördünüz? Gördüğünüz yerlerde neler hissettiniz? Belirtiniz. konusunu kısaca ele alacağız.
“Çevrenizdeki doğal varlıklar ve tarihî yerlerden hangilerini gördünüz? Gördüğünüz yerlerde neler hissettiniz? Belirtiniz.” ile ilgili kısa cevabı ;
Cevap:
Ben Geçen yaz İzmir’i gezmeye gittim. Orada gezerken çok eğlendim ve mutlu hissettim. Orada Agora, Efes, Kızıl Avlu, Klarus, Teos, Ulucak Köyü’nü gezdim.
“Çevrenizdeki doğal varlıklar ve tarihî yerlerden hangilerini gördünüz? Gördüğünüz yerlerde neler hissettiniz? Belirtiniz.” ile ilgili uzun cevabı ;
Cevap:
Ben Geçen yaz İstanbul’un gezmeye gitmiştim. Orada çok mutlu hissetmiş ve atalarımın hissettiği gibi büyük bir gururla izledim her şeyi. Ayasofya Camisi, Topkapı Sarayı, Kapalı Çarşı, Bozdoğan Su Kemeri, Yerebatan Sarnıcı, Galata Kulesi, Rumeli Hisarı’nı ziyaret ettim.
5. Sınıf Sosyal Bilgiler Kitabı Bu bölümdeki nesnelerden tarihî değeri olan, evinizde veya tanıdıklarınızda bulunanların üzerine işaret koyunuz. Bunlardan birini seçerek defterinize, size veya tanıdığınıza kimden kaldığı, ne işe yaradığı gibi bilgileri içeren kısa bir tanıtım yazısı yazınız. konusunu kısaca ele alacağız.
“Bu bölümdeki nesnelerden tarihî değeri olan, evinizde veya tanıdıklarınızda bulunanların üzerine işaret koyunuz. Bunlardan birini seçerek defterinize, size veya tanıdığınıza kimden kaldığı, ne işe yaradığı gibi bilgileri içeren kısa bir tanıtım yazısı yazınız.” ile ilgili kısa cevabı ;
Cevap:
Bana dedemden sandık kalmıştır. Sandığın içerisine elbise değerli eşya yazılım belge koyup saklayabiliyorum. Hem de üzerindeki desenler çok güzel baktıkça mutlu oluyorum.
“Bu bölümdeki nesnelerden tarihî değeri olan, evinizde veya tanıdıklarınızda bulunanların üzerine işaret koyunuz. Bunlardan birini seçerek defterinize, size veya tanıdığınıza kimden kaldığı, ne işe yaradığı gibi bilgileri içeren kısa bir tanıtım yazısı yazınız.” ile ilgili uzun cevabı ;
Cevap:
Bana babaannemden gaz lambası kalmıştır. Gaz lambaları eski dönemlerde lambalar yerine aydınlatma işlevi görmekteydi. Henüz elektrik üretilmemişti.
Gaz lambasının temel çalışma prensibi içindeki gaz yağının fitille buluşmasıdır. Şu anda gaz lambasını dekor amaçlı kullanmaktayız. Bazen elektrik kesintisi olduğu günlerde gaz lambasını kullanıyoruz.
5. Sınıf Sosyal Bilgiler Kitabı Çevrenizde bulunan bir tarihî mekânı veya yapıtı tanıtan kısa bir yazı yazınız. konusunu kısaca ele alacağız.
“Çevrenizde bulunan bir tarihî mekânı veya yapıtı tanıtan kısa bir yazı yazınız.” ile ilgili kısa cevabı ;
Cevap:
Kız Kulesi milattan önce 410 yılında yapılmıştır. Atinalı Alkiniafes tarafından inşa edilmiştir. Boğazdan geçen gemileri kontrol etmek ve vergi almak amacıyla kurulmuştur.
İstanbul Roma hakimiyetine geçtikten sonra Bizans İmparatoru Manuel Kamenos yapıyı restore etmiştir. Günümüze kadar birçok kez tahribata uğramıştır ama restore edilerek günümüze kadar ulaşmıştır.
“Çevrenizde bulunan bir tarihî mekânı veya yapıtı tanıtan kısa bir yazı yazınız.” ile ilgili uzun cevabı ;
Cevap:
Yere batan Sarnıcı İstanbul’da yer almaktadır. İmparator Justinianus tarafından 532 yılında inşa edilmiştir. Sarnıç uzunluğu 140 metre genişliği 70 metre dikdörtgen biçiminde çok büyük bir yapıdır.
52 basamaklı taş bir merdiven ile Yerebatan Sarnıcı’na inilir. Her biri 9 metre yüksekliğinde 336 tane sütun bulunmaktadır. Yerebatan Sarnıcı’nın inşasında 7.000 köle çalışmıştır. Yerebatan Sarnıcı Bizans’ın su ihtiyacını karşılamıştır. Daha sonra Osmanlı Devleti de bir süre su ihtiyacını Yerebatan Sarnıcı’ndan karşılamıştır.
5. Sınıf Sosyal Bilgiler Kitabı El sanatı yoluyla üretilen bir nesne belirleyiniz. Bunun ne olduğunu ve nasıl üretildiğini açıklayınız. konusunu kısaca ele alacağız.
“El sanatı yoluyla üretilen bir nesne belirleyiniz. Bunun ne olduğunu ve nasıl üretildiğini açıklayınız. ” ile ilgili kısa cevabı ;
Cevap:
Ebru kağıt süsleme sanatıdır. Ebru sanatı Türk süsleme sanatında geleneksel ve uzun zamandır var olan bir sanattır. Türk Sanat tarihinde önemli bir yeri vardır. Bir tekne içinde kıvamı arıtılmış su üzerinde oluşturduğunuz harika desenlerin kağıda almanız ile oluşturur Ebru sanatını yapmak için ilk önce malzemelerden bahsedeceğim.
Kağıt, su, toprak, boya, öd, at kılı, gül dalı, tekne gerekmektedir. İlk başta tekne için kitreli ile su doldurulur. Uygun kıvam elde edilmesi gerekmektedir. Bu karışım 2 gün beklendikten sonra tülbent diye süzülmektedir.
Kitreli su tekneye boşaltılır. Su üzerine boyalar yapılır. Burada yaratıcılığınızı konuşturmanız gerekmektedir. Sonra kağıt teknenin üzerine örtülür. Tek seferde çekilir ve kurumaya bırakılır. Artık sizinle ebru sanatımız hazırdır.
“El sanatı yoluyla üretilen bir nesne belirleyiniz. Bunun ne olduğunu ve nasıl üretildiğini açıklayınız. ” ile ilgili uzun cevabı ;
Cevap:
Ben el sanatıyla yapılan çömleği anlatacağım. İlk önce çömlek malzemeleri ile ilgili bilgi vereceğim. Çömlek hamuru şekil vermek için çevirme standı, su, eldiven, bıçak ve mala gerekir. İlk önce güzel bir çömlek yapmak için çamuru yarım saat kadar az bir miktar ile yoğurması gerekmektedir. Hamurunuz kulak memesi kıvamına geldiğinde çömlek yapımı için uygun demektir.
Sonraki aşama yavaş yavaş çevirip gerekli işlem için elinizi ıslatmaktır. Çevirme standı ile ıslatılan çömlek hamur şeklinde gelmektedir. İstediğiniz çömlek şeklini verdikten sonra artık çömleğiniz kurumaya hazır. Yaklaşık 6 gün boyunca sıcak ve bolca güneşli ortamda bekletilmesi gerekir. Artık çömleğiniz hazır tek yapmanız gereken çömleğinizin güvenilirliğini test etmek olacaktır.
5. Sınıf Sosyal Bilgiler Kitabı Siz de yaşadığınız yerin özelliklerini anlatan bir şiir, tekerleme veya türkü bulunuz. konusunu kısaca ele alacağız.
“Siz de yaşadığınız yerin özelliklerini anlatan bir şiir, tekerleme veya türkü bulunuz.” ile ilgili kısa cevabı ;
Cevap:
GAZİLER CADDESİ
Basmane’de gaziler caddesi’ne
Küçük bir yağmur götürdüm
Siz böyle akşamüstü görmediniz
Gizlice bir şarap tuttum
Yine o şehir korkusu
Ola ki simsiyah sarhoşum
İçimde elektrik uğultusu
Bir kötümserlik sebepsiz
Şurda yeşil gözlü bir çocuk
Naylon geçirmiş şapkasına
Ferid’e benzettim azıcık
Kimbilir belki de başkasına
Yetişkin eli yüzü tertemiz
Basmane’de gaziler caddesi’ne
Kırık çocukluğumu götürdüm
Siz böyle bir akşamüstü görmediniz
Camların rengini beğenmedim
Bütün mor bıyıklar yabancı
Şekersiz çaylar içindeyim
Gece makaslarında bekçi
Sabaha karşı hırsız
Bu afiş sinema tuzağı
Düşme o kızın arkasına
Yemyeşil kolu bacağı
Cigara yapışmış dudağına
Dördünce gecedir uykusuz
Basmane’de gaziler caddesi’ne
Ürkek bir çarşamba götürdüm
Siz böyle bir akşamüstü görmediniz
ATİLLA İLHAN
“Siz de yaşadığınız yerin özelliklerini anlatan bir şiir, tekerleme veya türkü bulunuz.” ile ilgili uzun cevabı ;
Cevap:
Necip Fazıl Kısakürek – Canım İstanbul
Ruhumu eritip de kalıpta dondurmuşlar;
Onu İstanbul diye toprağa kondurmuşlar.
İçimde tüten bir şey; hava, renk, eda, iklim;
O benim, zaman, mekan aşıp geçmiş sevgilim.
Çiçeği altın yaldız, suyu telli pulludur;
Ay ve güneş ezelden iki İstanbulludur.
Denizle toprak, yalnız onda ermiş visale,
Ve kavuşmuş rüyalar, onda, onda misale.
İstanbul benim canım;
Vatanım da vatanım…
İstanbul,
İstanbul…
Tarihin gözleri var, surlarda delik delik;
Servi, endamlı servi, ahirete perdelik…
Bulutta şaha kalkmış Fatih’ten kalma kır at;
Pırlantadan kubbeler, belki bir milyar kırat…
Şahadet parmağıdır göğe doğru minare;
Her nakışta o mana: Öleceğiz ne çare? ..
Hayattan canlı ölüm, günahtan baskın rahmet;
Beyoğlu tepinirken ağlar Karacaahmet…
O manayı bul da bul!
İlle İstanbul’da bul!
İstanbul,
İstanbul…
Boğaz gümüş bir mangal, kaynatır serinliği;
Çamlıca’da, yerdedir göklerin derinliği.
Oynak sular yalının alt katına misafir;
Yeni dünyadan mahzun, resimde eski sefir.
Her akşam camlarında yangın çıkan Üsküdar,
Perili ahşap konak, koca bir şehir kadar…
Bir ses, bilemem tanbur gibi mi, ud gibi mi?
Cumbalı odalarda inletir ‘ Katibim’i…
Kadını keskin bıçak,
Taze kan gibi sıcak.
İstanbul,
İstanbul…
Yedi tepe üstünde zaman bir gergef işler!
Yedi renk, yedi sesten sayısız belirişler…
Eyüp öksüz, Kadıköy süslü, Moda kurumlu,
Adada rüzgar, uçan eteklerden sorumlu.
Her şafak Hisarlarda oklar çıkar yayından
Hala çığlıklar gelir Topkapı Sarayından.
Ana gibi yar olmaz, İstanbul gibi diyar;
Güleni şöyle dursun, ağlayanı bahtiyar…
Gecesi sümbül kokan
Türkçesi bülbül kokan,
İstanbul,
İstanbul…
“Misafir kısmetle gelir; birini yer, dokuzunu bırakır. ” atasözü gelen misafirlerin evdeki yiyecek ve içecekleri, evde bulunan malı azaltmayacağı bilakis eve bereket katacağı anlamını taşır.
“Bereket” kavramı ne yazık ki özellikle günümüzde insanlar tarafından unutulmuş bir kavramdır. Maddeselin artmış olduğu günümüzde eskiden büyüklerimizin inanmış olduğu bereket kavramı ne yazık ki günümüzde de gittikçe azalmış durumdadır.
Gerçekten de eski çocukluk zamanlarımıza veya büyüklerimizin çocukluk zamanlarına baktığımız zaman yoklukta bile az olan bir şeyin çok olduğu ve paylaştıkça bir şeyin herkese yettiğini ifade eden anıları bereketin önemini bizlere göstermektedir.
Paylaşılan bir şey her ne kadar azalıyor gibi görünse de o malın bereketlenmesi durumunda herkese yeteceği ve faydasının ve yetmesinin çoğalacağı doğrudur.
Bizler de sayıya değil bereket kavramını tekrar kazanmalı ve bereket ile az olan malımızı çoğaltmalıyız.
2. “Tanrı misafiri” sözünün size çağrıştırdıklarını söyleyiniz.
Elimizde var olan eserlere ve yapıtlara baktığımız zaman geçmişten bugüne kadar Türk kültüründe misafirin önemini ne kadar büyük olduğunu görmekteyiz.
Misafiri ayrı bir değer verilmiş hiç tanınmayan insanlar bile misafir edilerek onlara kendi evinden biriymiş hatta çok değerli biriymiş gibi muamele edilmiştir.
Osmanlı devleti zamanlarına baktığımız zaman mahallenin orta yere taşlar konulduğunu ve bu taşların her bir eve ait olduğunu görmekteyiz. Böylece gelen misafir hangi taşa oturursa o taşın sahibi olan ev halkı onu davet eder ve hiç tanımadıkları bu insanı hürmet ve hizmetle ağrılar vardı.
Buradan bile misafir kültürüne ne kadar değer verildiği ve misafirin önemini görmekteyiz.
Misafirin aynı zamanda sosyal hayatı da büyük bir katkısı vardır. Misafir ağırlamak ve misafir gitmek insanları birbirine yaklaştırır iyilik ve hürmet gören insanları birbirine karşı daha yakın kılar.
İnsan iyilik ve hürmet görmüş olduğu bir kişiye kendisi de iyilik ve hürmet gösterir. Böylece sosyal hayatta Güzel Bağlar meydana gelir.
ANADOLU’DA KONUKSEVERLİK GELENEKSELDİR
Anadolu’nun geleneksel konukseverliği üzerinde duralım isterseniz. Bu konukseverliğin kökleri tarihin derinliklerine iner. Türklerin kendi ülkelerine ve şehirlerine, köylerine, kasabalarına gelen yabancılara, gariplere, kimsesizlere, yolculara karşı insanca, dostça davranışları, kısacası konukseverlikleri çok eskidir. Bugün de Anadolu’nun birçok köy ve kasabasında, köyün ve kasabanın ortaklaşa malı olan köy odaları, “misafirhane”ler vardır. Bir konuk geldiği zaman bu odalarda ağırlanır, yedirilir, içirilir.
Karşılığında hiçbir şey beklenmez. Bu odaların giderleri, sıra ile ya o köyde oturan varlıklı aileler tarafından ya da köy sandığından karşılanır. Aslolan konuğu hoşnut etmektir. Bunun için yapılması gereken ne varsa yapılır, ayrılırken gideceği yere kadar konuğun azığı düzülür.
Anadolu’daki konukseverlik gelenek ve göreneğinin temelinde eski Ahi gelenekleri yatmaktadır. Anadolu Selçukluları Devri’nden Osmanlıların son yıllarına kadar bir esnaf ve sanatkâr örgütü olarak bilinen Ahiliğin her köyde, her kasaba ve şehirde ocakları, odaları ve tekkeleri vardır. Ahiler, gelen konukları geleneksel kurallarına göre ağırlar, bunu bir toplum görevi sayarlardı. Bir şehirde birkaç Ahi ocağı bulunur, bunlar şehirlerine gelen konukları ağırlamak için birbirleriyle yarış ederlerdi.
5. Sınıf Türkçe Anıttepe Yayıncılık Ders Kitabı Sayfa 24 Cevapları
On dördüncü yüzyılın başlarında Anadolu’da bir gezi yapan tanınmış Arap Seyyahı İbni Batuta, Anadolu’yu karış karış gezerken hep bu Ahi tekkelerinde konaklamış, Türklerin gösterdikleri konukseverliği “Seyahatnamesi”nde anlata anlata bitirememiştir. İbni Batuta, Anadolu için şöyle der:
“Tanrı, güzelliklerini öteki ülkelere ayrı ayrı dağıtırken burada hepsini bir araya getirmiştir. Burada dünyanın en güzel insanları, en temiz giyimli halkı yaşar; en nefis yemekler pişirilir. Tanrı’nın yarattıkları içinde en şefkatli, en konuksever halk Anadolu’dadır.” 650 yıl önce bunları söyleyen Seyyah İbni Batuta, bir Anadolu yolculuğunda Denizli’ye uğrar. Bundan sonrasını İbni Batuta’dan dinleyelim: Konuk sevmek, konuğa ikramda bulunmak, insan sevgisinin başında gelir. Anadolu; yemeğini konuğuna yedirmekten, konuğunu memnun etmekten zevk alır. Bir görevi yapmış olmanın rahatlığını duyar.
Şekerin hemen hiç bulunmadığı yıllarda bir öğretmen, bir köye konuk olur. Akşam yemekten sonra evde bir telaştır başlar. Ev sahibi sandığının anahtarını bir türlü bulamamıştır. Evin her köşesi aranır taranır, anahtar yok. Sonunda sandığı kırmaya karar verirler. Sandık kırılır, öğretmen işin farkına o zaman varır. Ev sahibi kırdığı sandıktan küçük bir çıkın çıkarır, sandığın içerisinde üç şeker vardır. Evet, konuğuna şekerli bir kahve ikram etmek için sakladığı üç şeker. Anadolu’nun konukseverliği üzerine söylenecek çok söz, anlatılacak çok hikâye vardır.
Mehmet ÖNDER
5. Sınıf Türkçe Anıttepe Yayıncılık Ders Kitabı Sayfa 25 Cevapları
1. ETKİNLİK
Soru : Okuduğunuz metinde geçen aşağıdaki kelimelerin anlamlarını sözlükten bulunuz. Öğrendiğiniz anlamıyla bu kelimeleri birer cümlede kullanınız. Anlamını bilmediğiniz diğer kelimeleri ve anlamlarını kendi sözlüğünüze not ediniz.
Cevap :
Geleneksel Kelimesi
Anlamı : gelenekle ilgili, geleneğe değgin, geleneğe dayanan, gelen niteliğinde olan.
Cümlem :
Geleneksel yemeklerimizi yaşatmamız gerektiğini düşünüyorum.
Geleneksel kıyafetlerimizin sergilendiği yer burası.
Geleneksel adetleri yaşatmaya çalışıyorlar.
Geleneksel elbiselerimiz ile karşılama yaptılar.
Geleneksel bir sergi açmayı planlıyoruz.
Ahilik Kelimesi
Anlamı : cömertlik
Cümlem :
Tarih dersinde ahilik teşkilatından konu açıldı.
Eskiden ahilik teşkilatları hakkında bilginiz var mı?
Cömertlik bizim orada ahilik olarak ifade edilir.
Ahilik hakkında bilgi almak istiyorum.
Ahilik hakkında bu bilgileri daha önce hiç duymuş muydun?
Telaş Kelimesi
Anlamı : 1. herhangi bir kaygıdan doğan heyecanla karışık sıkıntılı ivecenlik. 2. kaygı, kuruntu, tasa, sıkıntı. Cümlem :
Evde tatlı bir telaş, koşuşma vardı.
Bu kadar telaş yapacak birşey yok.
Telaş yapmadan sakince gelebilirsin.
Telaşının sebebini şimdi anladım.
Telaşı sevmem, sakin olur musun?
2. ETKİNLİK
Soru : Aşağıdaki görseli inceleyiniz. Görselin size konukseverlik ile ilgili çağrıştırdıklarını yorumlayınız.
“5. Sınıf Türkçe Kitabı Sayfa 23-25-26-27 Anıttepe Yayıncılık”
Cevap :
Aşağıdaki görseli incelediğim zaman görsel bana konukseverlik sayesinde insanların birbirleriyle iletişim kurduğunu ve yakın bağlar sayesinde mutlu ettiğini çağrıştırıyor.
3. ETKİNLİK
Soru : Aşağıdaki soruları cevaplayınız.
1. Konukseverlik hakkında neler biliyordunuz?
Cevap :
Konukseverlik hakkında daha önce bazı teşkilatların kurulduğu ve insanların konuk ağırlamaya çok değer verdiklerini biliyordum.
2. Metni okuduktan sonra konukseverlik hakkında neler öğrendiniz?
Cevap :
Metni okuduktan sonra Türklerin konukseverlik hakkında benim zannettiğimden çok daha çok hassas olduklarını öğrendim.
3. Metne göre konukları sevmenin ve onlara ikramda bulunmanın nedeni nedir?
Cevap :
Metne göre konukları sevmenin ve onları ikramda bulunmanın nedeni insan sevgisidir.
5. Sınıf Türkçe Anıttepe Yayıncılık Ders Kitabı Sayfa 26 Cevapları
4. ETKİNLİK
Soru : Okuduğunuz metnin konusunu ve ana fikrini yazınız. Metni okurken aldığınız notlardan yararlanabilirsiniz.
Metinde ne anlatılıyor?
Cevap :
Metinde Arap seyyahı olan İbni Batuta’ nın Anadolu’yu gezerken yaşadıkları ve seyahatnamesine yazmış oldukları anlatılıyor.
Metinden çıkarılan sonuç nedir?
Cevap :
Metinden çıkarılan sonuç Türklerin diğer yerlere nazaran çok fazla daha konuksever olduklarıdır.
5. ETKİNLİK
Soru : Aşağıdaki metni okuyunuz.
Türk Konukseverliğine Tarihsel Bir Örnek: Köy Odaları
Yakın zamana kadar köylerde yaşamış veya hâlen yaşamakta olan kişilerin anılarında dün gibi yaşayan köy odaları geleneği, Türk konukseverliğinin en iyi örnekleri arasındadır.
Köylerdeki köy odalarının konukları, bir yerden bir yere gitmekte olan yolcular olduğu kadar, köye ticaret amacı ile gelen veya zanaat sahibi insanlar da olabilmekteydi. Çerçiler, testi bardak satanlar, ürettiği malı değiş yoluyla veya para ile ticaret yapanlar, halatçılar, gezici kalaycılar, orakçılar vb. olmak üzere köye bir nedenle gelenler istediği kadar bu köy odalarında konuk olarak kalabiliyorlardı.
Anadolu’nun birçok köyünde neredeyse her sülalenin köy odası vardı. Bu köy odaları ya o sülalelerin ya da önde gelen büyüğünün adıyla anılıyordu. Gelen konukların ihtiyaçları da bu sülalelere mensup aileler tarafından karşılanıyordu. Bu hizmetlerin kesinlikle maddi bir karşılığı yoktu.
Mümtaz BAŞKAYA
a) Bu metin hangi siteden alınmıştır?
Cevap :
Bu metin “www.baae.meb.gov.tr” sitesinden alınmıştır.
b) Araştırmalarınızı yaparken hangi internet sitelerinden yararlanıyorsunuz?
Cevap :
Araştırmalarımı yaparken başında “https://” yazan ve genel olarak “gov.tr ve edu.tr ” uzantılı siteleri tercih ederim. Araştırma yaparken güvenilir olması için “https://” yazan ve genel olarak “gov.tr ve edu.tr ” uzantılı sitelere güvenir ve onları tercih ederim.
c) Hangi internet sitelerinde yer alan bilgilere güvenebilirsiniz? Açıklayınız.
Devlet kanalları gibi resmi kaynaklara ve resmi olan sitelerdeki yer alan bilgilere güvenebilirim.
Devletimizin her alanında bu ister turizm, resmi bilgiler, milli eğitim bakanlığı ve güvenlik bakanlığı gibi kuruluşların resmi web siteleri bulunmaktadır.
Burada bulunan bilgiler resmi kaynaklı ve kesin olduğu için güvenilebilir.
Girdiğim sitelerin güvenilirliği mutlaka sorgularım.
Resim paylaşmak, kimlik bilgileri veya kredi kartı gibi bilgileri asla tek başıma herhangi bir sitede paylaşmam. Tanımadığım insanlarla konuşmam ve güvenliğimi sağlamak için bu konuda ailemden yardım alırım.
Girilen sitelerin güvenilir olmaması kişiyi birçok alanda sıkıntıya sokabilir.
Bu siteler çeteler veya kötü insanlar tarafından yönetiliyor olabilir veya yanlış bilgilerle aklımız bulanabilir.
Bu yüzden her zaman öğretmenlerimizin ve ailelerimizin önermiş olduğu resmi, güvenilir siteleri tercih etmeliyiz.
d) İnternet sitelerinin güvenirliğini nasıl anlarız?
İnternet sitelerinin güvenilir olup olmasını öğretmenlerimiz ve ailemize sorarak öğrenebiliriz.
Öğretmenlerimizin ve ailelerimizin güvenilir olmadığını söylediği sitelerden uzak durmalıyız.
Bilgi almak veya ödev ve alışveriş yapmak için girmiş olduğumuz sitelere özel bilgilerimizi, kredi kartı şifre ve numaramızı paylaşmamalı bu konuda ailemizden destek almalıyız.
Ayrıca genel olarak internet sitelerinin güvenirliğini anlamak tarayıcıyı açıp açmış olduğumuz web adresini sol tarafında bulunan güvenlik durumuna bakmakla da anlaşılabilir.
Kilit işareti varsa o site güvendi Yuvarlak içinde ünlem işareti, kırmızı üçgen içerisinde ünlem işareti varsa bu site güvenli değil veya tehlikelidir.
5. Sınıf Türkçe Anıttepe Yayıncılık Ders Kitabı Sayfa 27 Cevapları
6. ETKİNLİK
Soru : a) Metinden alınan cümlelerde altı çizili kelimelerin anlam özelliğini (gerçek, mecaz) yazınız.
Cevap :
• Anadolu’daki konukseverlik gelenek ve göreneğinin temelinde eski Ahi gelenekleri yatmaktadır. = mecaz anlam
• Anadolu; yemeğini konuğuna yedirmekten, konuğunu memnun etmekten zevk alır. = gerçek anlam
b) Bu kelimeleri cümlelerde kullanılan anlam özelliğinden farklı olacak şekilde birer cümlede kullanınız.
Cevap :
Yatmak :
Dün gece erken yatmıştım.
Erken yatarsan daha erken kalkabilirsin.
Çocuğu yatırmıştım ki birden sese uyandı.
Yedirmek :
Ben bu numaraları yemem bilmeni isterim.
Benim bu sözleri yiyeceğimi sandı.
Bu numaraları yemeyecek kadar gözü açık bence.
c) Aşağıdaki kelimeleri gerçek ve mecaz anlamda birer cümlede kullanınız.
Cevap :
Isınmak Kelimesi
Gerçek Anlam : Sobayı yakınca evin içi bir anda ısındı.
MecazAnlam : Bu adama karşı benim hiç içim ısınmadı.
Soğuk Kelimesi
Gerçek Anlam : Bu kış çok soğuk geçeceği söyleniyor.
MecazAnlam : Bakışları ve davranışlara çok soğuk biriydi.
Acı Kelimesi
Gerçek Anlam : O yemeklerini bol acı ve baharatlı yapar.
MecazAnlam : O kadar çok acı çekiyorum ki.
7. ETKİNLİK
Soru : Dizeleri eksik verilen şiiri, anlam bütünlüğüne dikkat ederek tamamlayınız.
Cevap :
Türkçe, bizim ana dilimiz
Koruyup sevmeliyiz. En güzel en doğal şekli ile
Nesillere armağan etmeliyiz
Türkçe, bizim ana dilimiz Her sözü manası derin
Bir kelimesi ile birçok anlam yükleyebiliriz
Onunla dile gelir sevincimiz, neşemiz. Onunla bütünleşir varlığımız ve hislerimiz
İlk sesimiz, ilk hecemiz
Yüreğimin sesi, Dilime düşer onla, yüreğimdeki sözlerimiz.
BİR SONRAKİ DERSE HAZIRLIK
Soru : Öğretmeninizle bir anınızı konuşma metni hâline getiriniz. Sözlü anlatım yapacağınızdan evde prova yapmayı, prova yaparken beden dilinizi etkili kullanmayı unutmayınız.
Annemin rahatsızlığı sebebiyle birkaç gün şehir dışına gitmek zorunda kalmış ve derslerinden epey geride kalmıştım. Öğretmenim durumu fark etmiş olacak ki yanıma geldi ve aramızda geçen konuşma bana büyük bir ümit ve destek kaynağı oldu.
_Hoş geldin , gerçekten kendini çok özlettin.
_Gerçekten beni özlediniz mi öğretmenim?
_Evet. Sınıfta her biriniz benim için bir vücudun parçaları gibisiniz. Annen nasıl oldu?
_ Annemin tahlillerinin iyi çıktığını söylediler hocam.
_Bu da çok sevindim annen sağlıklı olsun da birkaç gün verilen açık elbette kapanır ancak bir annenin yeri başka hiçbir şeyle doldurulamaz. Benim annem vefat etti biliyor musun?
_ Allah rahmet eylesin öğretmenim
_Amin yavrum. Bir annenin sıcaklığı başka hiçbir şeyle doldurulamaz. Açık alan derslerini tamamlamak için sana yardımcı olabilirim bunu ister misin?
_Çok isterim öğretmenim.
_Ama sen de çok çalışacağına ve sınıfın en başarılı öğrencileri arasında olacağına söz vereceksin.
5. Sınıf Türkçe Kitabı Öğretmeninizle bir anınızı konuşma metni hâline getiriniz. konusunu kısaca ele alacağız.
“Öğretmeninizle bir anınızı konuşma metni hâline getiriniz.” ile ilgili kısa cevabı ;
Cevap:
Okula ilk başlayacağım gün okudum değiştiği için çok heyecanlı ve kaygılıydım. Sınıf öğretmenim saygımı hissederek yanıma yaklaşmış ve bana merhaba demişti. Aramızda geçen şu konuşmayı unutamıyorum.
_ Merhaba, ben sizin sınıf öğretmeninizin benimle konuşmak ister misin.
Evet manasında başımı salladım ancak endişem yüzümden okunuyordu.
_Biliyor musun ben de sık sık okul değiştirdim ve yeni gittiğim okullarda alışana kadar çok zorluk çekerdim. Ancak alıştıktan sonra orası benim bir evim yuvam gibi olurdu. İsmin ne?
_ Öğretmenim ismim Mehmet.
_Ne kadar güzel bir ismin var Mehmet. İleride ne olmak istiyorsun.
_ Ben avukat olmak istiyorum öğretmenim.
_Ooo! desene sınıfımızı savunan bir delikanlımız olacak.
Bu söz beni çok neşelendirmiş ve öğretmenime karşı büyük bir sevgi uyandırmıştı.
“Öğretmeninizle bir anınızı konuşma metni hâline getiriniz.” ile ilgili uzun cevabı ;
Cevap:
Annemin rahatsızlığı sebebiyle birkaç gün şehir dışına gitmek zorunda kalmış ve derslerinden epey geride kalmıştım. Öğretmenim durumu fark etmiş olacak ki yanıma geldi ve aramızda geçen konuşma bana büyük bir ümit ve destek kaynağı oldu.
_Hoş geldin , gerçekten kendini çok özlettin.
_Gerçekten beni özlediniz mi öğretmenim?
_Evet. Sınıfta her biriniz benim için bir vücudun parçaları gibisiniz. Annen nasıl oldu?
_ Annemin tahlillerinin iyi çıktığını söylediler hocam.
_Bu da çok sevindim annen sağlıklı olsun da birkaç gün verilen açık elbette kapanır ancak bir annenin yeri başka hiçbir şeyle doldurulamaz. Benim annem vefat etti biliyor musun?
_ Allah rahmet eylesin öğretmenim
_Amin yavrum. Bir annenin sıcaklığı başka hiçbir şeyle doldurulamaz. Açık alan derslerini tamamlamak için sana yardımcı olabilirim bunu ister misin?
_Çok isterim öğretmenim.
_Ama sen de çok çalışacağına ve sınıfın en başarılı öğrencileri arasında olacağına söz vereceksin.